English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ G ] / Götür şunu

Götür şunu tradutor Espanhol

284 parallel translation
Götür şunu hücresine.
¡ Andando! ¡ Metedlo en su celda!
MacGregor, götür şunu buradan.
¡ MacGregor! ¡ Llévatelo de aquí!
Götür şunu.
Arriba.
Götür şunu.
Arriba. Súbelo.
- Götür şunu!
¡ Llévatela!
Götür şunu.
¡ Llévenselo!
Götür şunu buradan.
¡ LLévatela!
- Götür şunu buradan.
- LLévate ésto también, anda.
- Götür şunu.
- Lléveselo.
- Al götür şunu. - Hayır! hayır!
- Llévensela.
İldegarda, götür şunu.
Cinderella, llévatelo.
Götür şunu.
Lléveselo.
Götür şunu eve, Oriville.
- ¡ No me des órdenes! - ¡ Ya me oíste!
Humphrey, götür şunu buradan.
Humphrey, llévatela.
Götür şunu buradan.
Quita el estofado.
Götür şunu.
- Ya he tomado una.
Götür şunu.
Por este lado.
- Götür şunu.
Llévatelo.
Götür şunu. Götür dedim!
Ella está muy cansada. ¡ Llévatela!
Şunu götür Tina.
Llévate eso, Tina.
Götür şunu. Ama Bay Ziegfeld, bunlar sizin tasarımcının çizimlerinden.
Mejor hazlo bien.
Şunu götür, Bob.
Llévatelo, Bob.
- Götür şunu çavuş.
Lléveselo, sargento.
Şunu gözlükçü Gilby'ye götür.
Dele esto al óptico.
Götür şunu.
Llévese esto.
- Mario, şunu yukarı götür.
- Mario, acompáñalo arriba.
Şimdi, şunu sileyim de Dr. Parry'e götür.
Bueno, voy a limpiarla y llévasela al Dr. Parry.
"Vezneye geç." "Sus." Beni eve götür. " "Şunu yap, bunu yap."
"Regresa a tu caja", "Cállate", "Llévame a casa"... haz esto, lo otro.
Dosumukan, al şunu götür.
Nugal, llévaselo al curtidor.
Larry, şunu yatmaya götür.
Larry, llevalo a la cama.
Şunu al, şunu götür, mobilyaların yerlerini değiştir..
Corre los muebles, ponlos aquí ponlos allá...
Hazır toplanıyorken, şunu da yanında götür.
Cuando salgas, llévate esto.
Al şunu gazetedeki Olsen'e götür.
a Olsen. ¡ Corre!
Billy, şunu eczaneye götür.
Billy. Ve a la farmacia.
Drago şunu götür...
Drago, haz aquello ".
Doğru nereye gittiğin umurumda değil şunu ve o adamlarını da beraberinde götür yeter.
Me da igual adonde vaya... mientras se vaya y se lleve esa cosa y a ellos con Ud.
Şunu iç ya da yanında ahırlara götür.
Termínate el té, vamos a los establos.
Şunu Radyolojiye götür, sonra da Peanuts'ı ameliyata hazırla.
Envía esto a radiología y prepara a Peanuts para la operación.
İstersen kutsal kasenin peşine düş.. Şunu da yanında götür.
Pues ve a buscar el Santo Grial y llévate a ésa contigo.
Şunu odaya götür.
Llévate ésta a la habitación.
Şunu da Büyükanneye götür.
Llévaselo a la abuela.
Şöyleydi, "Şunu aşağı götür, bunu kaldır!"
Me decían : "¡ Apoya esto, levanta eso!"
Aslında, şunu ağabeyine götür.
¿ Sabes qué? Llévale esto a tu hermano.
Şunu odaya götür aşkım.
Llévala a la habitación, querida.
Götür sunu karsïmdan!
¡ Quítale de mi vista!
Götür sunu.
¡ Quítale!
Onu bul ve şunu alt kata götür.
Encuéntralo y bajen esto.
Çok teşekkür ederim canım. Götür şunu.
¿ El niño?
- Şunu götür. Anladın mı?
- Llévate esto. ¿ Entendiste?
Şunu mutfağa götür, lütfen.
Lleva esto a la cocina, por favor.
Vic, nezaket göster, şunu mutfağa götür ve sofrayı kur.
Vic, sé amable y pon la mesa.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]