Iyi görünüyordu tradutor Espanhol
535 parallel translation
Bu akşama kadar iyi görünüyordu.
Parecía que estabas bien hasta hoy.
Gayet iyi görünüyordu.
Él se veía bien.
Bu sabah işe giderken çok daha iyi görünüyordu.
Está peor que esta mañana.
Sabah çok iyi görünüyordu ama şimdi felaket duruyor.
Por las mañanas está bien, pero ahora está horrible.
Şey hasta olduğunu söylemiş, ama dün gayet iyi görünüyordu.
Sí, tal vez. Ayer no se lo notaba demasiado el cansancio.
Ama çok iyi görünüyordu.
No, tenía un aspecto amable.
Son birkaç yıldır iyi görünüyordu.
Los últimos años pareció estar bien.
Daha iyi görünüyordu.
Parece encontrarse mucho mejor.
Daire de oldukça iyi görünüyordu.
La habitación no estaba mal, todo lo contario.
Herr Bormann öğleyin iyi görünüyordu.
Herr Bormann parecía estar muy bien esta tarde.
Çok daha iyi görünüyordu, buna inanamıyorum.
Parece que mejoró y apenas puedo creerlo.
Ama her şey iyi görünüyordu!
Si fuiste tú quien empezó.
Harry, Delly geri döndükten sonra çok iyi görünüyordu.
Harry, la realidad es que la niña parecía estar mucho mejor cuando volvió.
Fiziksel olarak çok iyi görünüyordu!
¡ Aquel hombre tenía una salud de hierro!
O gerçekten iyi görünüyordu.
Dios, ¡ qué bueno estaba!
Don ve Fenetch iyi görünüyordu.
- Danoff y Edge lo han hecho bien.
Ama daha iyi görünüyordu.
Lo he visto en mejores condiciones.
- Şey, en azından iyi görünüyordu.
- Pero estoy segura que era el mas guapo.
Bu anlaşma karşıma çıktı ve iyi görünüyordu. Hesapları karşılayamıyordum, Semaye payımı ödeyemiyordum.
Se me presentó esta oportunidad, se veía buena, me extendí demasiado... no pude satisfacer mis llamadas, y perdí ml lugar en la Bolsa.
Annem çok iyi görünüyordu.
¿ Mamá se veía bien? ¿ Verdad?
Oldukça iyi görünüyordu.
" Parecía muy bien.
Burton çok iyi görünüyordu.
Debo decir que tengo una buena impresión de Burton.
Uzaktan gayet iyi görünüyordu. İzin verirseniz, üç dört noktaya değineceğim.
- Sería más extraordinario colgado de un penol!
Onları giydim, her şey iyi görünüyordu ama sonra ben...
Me los puse, todo parecía ir bien, pero luego...
Suzujiro umduğumuzdan daha iyi görünüyordu.
" Suzujiro lucía mejor de Io que esperábamos.
Çok iyi gidiyordu ve bu işte çok mutlu görünüyordu.
Le iba muy bien y parecía contento con su trabajo.
Keith en iyi grup komutanımız gibi görünüyordu kağıtta.
Keith me parecía el mejor comandante de escuadrilla que hemos tenido.
Elbette bu iyi bir şey. Bu gece çok güzel görünüyordu.
Eso está bien, estaba preciosa.
İyi görünüyordu bu akşama dek.
Parecía estar bien, hasta esta noche.
En iyi kıyafetleriyle, ebeveynler garip bir şekilde yürüyor vücutları, ağır çalışmanın sıkıntılarına daha yatkın gibi görünüyordu.
Los padres embutidos en sus trajes de fiesta, con la cabeza inclinada... y los movimientos torpes de unos cuerpos siempre curvados por el trabajo, salían emocionados.
Biliyorsun, o barda 2000 oldukça iyi bir para gibi görünüyordu ama burada hızlıca eriyor.
Sabe, es el bar 2.000 parecía una buena cifra, pero aquí baja su valor rápidamente.
Dışarıdan Hayvan Çiftliği başarılı görünüyordu. Ama domuzların ve muhteşem liderleri Napolyon'un haricindeki diğer hayvanlar iyi durumda değillerdi.
Aparentemente, la Granja Animal era próspera, pero los animales no vivían mejor, a excepción de los cerdos y su líder supremo :
Babam, paranın satın alabileceği en iyi tıbbi bakıma tabiydi ve her şeye rağmen mutlu görünüyordu.
Mi padre recibía los mejores cuidados del mundo, y parecía feliz pese a todo.
- Evet, iyi görünüyordu.
Está muy bien a pesar de lo mucho que está trabajando. - Sí.
Çılgınca göründüğünü kabulediyorum, fakat o sırada iyi bir fikir gibi görünüyordu.
Admito que no se entienda... pero parecía una buena idea.
İyi bir fikir gibi görünüyordu.
Me pareció una buena idea.
Yanlızca bir eskizini görmüştüm bay Brown. Oldukça iyi görünüyordu.
Los esbozos parecían atractivos.
Buraya taşındığında çok iyi bir çocuk gibi görünüyordu.
Cuando se mudó a esta casa, parecía un buen muchacho.
- İyi bir fikir gibi görünüyordu.
Me pareció una buena idea.
İyi görünüyordu, ayaklarını sallıyordu... sakin görünüyordu... ve ayrıca ağlıyordu.
Parecía estar bien, pataleaba... aunque nevaba y hacía frío.
İyi çalamıyordu ama harika görünüyordu.
No la tocó muy bien, pero oírla fue una delicia...
İyi bir fikir gibi görünüyordu.
Me pareció buena idea.
- İyi görünüyordu.
- Muy bien.
İyi biri gibi görünüyordu.
Parecía un hombre honesto.
İyi görünüyordu.
Tiene un buen aspecto.
Şirkette işleri yoluna koymaya çalışıyorum. Çok çaba harcıyorum. Ve her şey iyi gidiyor gibi görünüyordu ve sonra bilmiyorum.
Hago todo lo que puedo y a veces me parece que todo va bien pero, no sé por qué de repente me pasa algo y todo se estropea.
Birlikte zaman geçirmek iyi fikir gibi görünüyordu, ama bu kadarı bana yeter.
Creí que era una buena idea pasar un tiempo juntos... pero no esperaba esto.
İyi mi? - İyi görünüyordu.
- Sí, se ve bien.
Kane iyi gibi görünüyordu.
Kane parecía estar bien.
Silahı Dallas'taki duruşmada gördüğümde bile bataklıktan çıkardığımdaki gibi iyi durumda görünüyordu.
Aun cuando vi el arma en el juicio en Dallas... se veía tan bien como cuando la sacamos del pantano.
İyi bir plan gibi görünüyordu.
Parecía un buen plan cuando lo hicimos.
iyi geceler canım 50
iyi geceler sevgilim 30
iyi günler dilerim 40
iyi günler 2648
iyi geceler tatlım 84
iyi geceler 8675
iyi geceler millet 19
iyi günler hanımefendi 25
iyi geceler de 23
iyi geceler hayatım 33
iyi geceler sevgilim 30
iyi günler dilerim 40
iyi günler 2648
iyi geceler tatlım 84
iyi geceler 8675
iyi geceler millet 19
iyi günler hanımefendi 25
iyi geceler de 23
iyi geceler hayatım 33
iyi geceler baba 101
iyi günler efendim 95
iyi geceler anne 79
iyi gidiyor 141
iyi geceler hanımefendi 18
iyi geldi 39
iyi geceler evlat 22
iyi geceler beyler 29
iyi geceler efendim 122
iyi gelir 75
iyi günler efendim 95
iyi geceler anne 79
iyi gidiyor 141
iyi geceler hanımefendi 18
iyi geldi 39
iyi geceler evlat 22
iyi geceler beyler 29
iyi geceler efendim 122
iyi gelir 75