English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ K ] / Kabul etmelisin

Kabul etmelisin tradutor Espanhol

1,017 parallel translation
Kabul etmelisin, bu her an olabilir.
La verdad es que esto es serio.
Senin hatan olmayabilir ama sonunda kabul etmelisin - ve sen, nafakamı ödüyor musun?
Quizá no sea culpa tuya, pero de un tiempo a esta parte... Y tú, ¿ vas a pagarme la pensión?
Çünkü insanlar sana hediyeler getirmiş. Önce kabul etmelisin.
Porque pueblo traer regalos, tú deber aceptar regalos.
Ona kesinlikle hayran olamazsın. Fakat zeki olduğunu kabul etmelisin.
No se Ie puede admirar... pero hay que reconocer que es listo.
Kabul etmelisin ki, senle Oliver bu güne değin gerçek bir evlilik yapmadınız.
Tienes que admitir que usted y Oliver no han tenido un verdadero matrimonio desde hace algún tiempo.
Öte yandan, merhemlerinin mucizeler yarattığını kabul etmelisin.
Por otro lado, tienes que admitir que sus ungüentos han hecho maravillas.
Çok doğurgan olduğunu kabul etmelisin.
Admitirás que es fecunda.
Kabul etmelisin ki, Gaston gibi eski bir dostun yanında insan tamamen değişmez.
No hace falta que me deshaga pidiendo disculpas a un amigo como Gaston.
Senden kötülerini de gördüm, benim yardımımı kabul etmelisin, arkanda olmalıyım, sheriff.
Sería un honor que aceptases mi ayuda, sólo para cubrirte.
- Bunu kabul etmelisin.
- Tiene que admitirlo.
George, kabul etmelisin ki, sana dürüst cevaplar veriyor kurnaz değil, dürüst cevaplar.
Kwimper, el banco debe tener seguridad ahora. Bien, es decir tenemos que estar seguros... que nos regresarán el dinero.
Parasını ödeyen herkesi kabul etmelisin.
Debes aceptar a todo el que pague.
Kötü olduğunu kabul etmelisin.
Triste, ¿ no?
Kabul etmelisin. Hiçbir şey yok. Kendin de görebilirsin.
Nevenka, era solamente un mal sueño.
Kabul etmelisin ki, en iyisi de sende. Kondur bir tane.
Y reconocerás que has conseguido lo mejor.
Kabul etmelisin ki seni epey iyi bilgilendirdim.
Bueno, debes admitir que te instruí muy bien.
binlerce siyah yada kahve renkli çocukları kabul etmelisin, siyah gözlü çocukları
Tenemos que admitir la idea de miles de niños negros o marrones, niños con los ojos negros
Onunla ilgili ne düşünürsen düşün o şeytan Stark'a karşı koyabilecek tek yürekli kişinin o olduğunu kabul etmelisin!
... y aparte de lo que pienses de él, ¡ Tienes que admitir que es el único hombre de este pueblo que tiene la suficiente chispa para enfrentar al malvado Sr. Stark!
Patron, kabul etmelisin, büyük, ama onu iyi sallıyor.
Debe admitirlo, jefe, es grande, pero lo mueve bien.
Kabul etmelisin bir çok kişinin keyfini kaçırdın.
Has molestado a mucha gente.
Kabul etmelisin, çok düşünceliyiz.
Debe admitir que somos muy concienzudos.
Ama beni, buna mecbur bıraktığını kabul etmelisin.
Pero reconocerás que tu conducta me obligó.
Hem birisi sana iş teklif ederse akıllı olup kabul etmelisin.
acéptalo.
- Komik olduğunu kabul etmelisin.
Bueno, debes admitir que tuvo gracia.
Haklısın ama komik olduğunu kabul etmelisin.
Hay motivos de excusa, pero debes Admitir que es divertido.
Nimetleri kabul etmelisin, külfetleri zaten kabul ettiriyorlar.
Ya sabes, hay que aceptar lo bueno, amigo porque te obligan a aceptar lo malo.
Bunu kabul etmelisin beyefendi karısına değer verdiğini gösteren bir adam her zaman bulunur.
Sí, señor, hay que reconocerlo. Ése sí que es un hombre que demostró cuánto le importa su esposa.
- Bir gerileme olduğunu kabul etmelisin.
- Pero sí un retroceso. Reconócelo.
Sana çok müşteri getirdiğimi kabul etmelisin.
Admite que te traigo muchos clientes.
Değiştiğimizi kabul etmelisin.
- Debes reconocer que cambiamos. - Reconozco que cambiamos.
Kabul etmelisin, bu senin saçmalıklarından daha iyi, ha?
Admítelo, esto es mejor que esa porquería tuya.
Altını buraya saklamanın iyi bir fikir olduğunu kabul etmelisin.
Debe admitir que es una buena idea esconder el oro aquí.
Seni yine de bir süre serbest bıraktığımı kabul etmelisin, değil mi?
Tiene que admitir que lo engañé un tiempo, ¿ no?
Kabul etmelisin ki işi de sallamaya başladın.
En serio, estuviste rehuyendo tus responsabilidades.
Seni buraya getirttiğim için özür dilerim, ancak, bu genelevin harika bir kılıf olduğunu da kabul etmelisin.
Siento mucho que haya tenido que venir aquí, pero reconozca que es un lugar muy discreto para esconderse.
Bunu kabul etmelisin.
Eso tienes que reconocerlo.
Başına bela açmakta yetenekli olduğunu kabul etmelisin.
Debe admitir que tiene talento para atraer problemas.
Harika bir vücudu var kabul etmelisin.
Qué cuerpo tiene, ¿ eh? Hay que admitirlo.
Etkilendiğini kabul etmelisin.
Pero reconoce que eres muy ambicioso.
Eğer kendine karşı dürüst olursan, benim yanımdayken, başkasının, hatta Marguerite'nin bile, yanında yaşadığından daha fazla şey yaşadığını kabul etmelisin.
Tendrá que admitir que ha vivido más intensamente conmigo que con ninguna otra persona. Incluyendo a Marguerite.
Bunu kabul etmelisin.
Acostúmbrate a la idea.
Kabul etmelisin. Daha iyiye gidiyorlar.
Hay que reconocerlo, cada vez mejor.
Budala, kendini beğenmiş ve patavatsız olduğunu kabul etmelisin.
Admite que estás más ordinario que de costumbre.
Kabul etmelisin ki bu tip şeylerin modası çoktan geçti.
Debes admitir que es bastante increíble.
Achilles rolündeki performansını en çok beğenenin ben olduğumu kabul etmelisin.
Has de admitir que me entusiasmó tu interpretación de Aquiles.
- Kabul etmelisin ki, daha güzel görünüyor. Ama mobilyaların yerini değiştirmişsin!
Cielo, debes admitir que luce mejor.
- Beni böyle kabul etmelisin, soru ve açıklamalar olmaksızın.
- Pero así debo ser aceptada. Sin preguntas y sin explicaciones.
Pekala, şans yıldızına teyzen seni kabul ettiği için teşekkür etmelisin.
Agradece a tu buena estrella que tu tía te haya recogido.
Madem ki büyük okulumuza kabul edildin, sen de artık Aizu ruhuyla hareket etmelisin.
Ha sido aceptado su acceso a nuestra escuela
Kaptan, sen bile dahi olduğumu kabul etmelisin.
Incluso usted debe admitir que soy un genio.
Kabul edip teşekkür etmelisin.
Tómalo y darte las gracias.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]