Nasıl geçti tradutor Espanhol
4,158 parallel translation
Video eline nasıl geçti?
¿ Cómo conseguiste el vídeo?
Günün nasıl geçti?
¿ Cómo te fue hoy?
Nasıl geçti?
¿ Cómo ha ido?
Sağ ol canımın içi. Günün nasıl geçti?
Gracias, querida. ¿ Cómo fue tu día?
Bu yılım nasıl geçti hiçbir fikrin yok.
No tienen idea de como he pasado el último año.
Günün nasıl geçti?
¿ Cómo estuvo tu día?
Randevun nasıl geçti?
¿ Cómo te fue en la cita?
Nasıl geçti?
Hola, ¿ cómo estás?
Nasıl geçti?
¿ Cómo fue?
- Merhaba. İş nasıl geçti?
Hola. ¿ Cómo ha ido el trabajo?
- Nasıl geçti?
- ¿ Cómo ha ido?
Eline nasıl geçti?
¿ Cómo la has conseguido?
Peki Nolan, gecen nasıl geçti?
Nolan, ¿ cómo estuvo tu noche?
Nasıl geçti- - görüşme miydi?
¿ Cómo fue tu... qué fue eso... una reunión?
Peki, Marion ile nasıl geçti?
Entonces, ¿ cómo te fue con Marion?
Gecen nasıl geçti?
¿ Qué tal anoche?
- Sınavların nasıl geçti? - İyi.
- ¿ Qué tal los exámenes?
- Nasıl geçti?
¿ Cómo fue?
- Nasıl geçti?
¿ Cómo te fue?
Bugünün nasıl geçti mesela?
Por ejemplo, ¿ cómo estuvo tu día hoy?
Nasıl geçti, Jet-sosyete Bey?
¿ Cómo le fue, Sr. Viajero Internacional?
Şimdi uslu bir kız ol menüyü aç ve siparişini ver ve günün nasıl geçti bana anlat.
Ahora ya está en mi moneda de diez centavos. Recoge tu menú, pedir su comida, y me dicen acerca de su día.
Şef Taylor ve Komiser Provenza'yla görüşmen nasıl geçti?
¿ Cómo te fue en la reunión con el jefe Taylor y el Tte.
- Nasıl geçti?
- ¿ Cómo te fue?
Annenin görüşmesi nasıl geçti?
¿ Cómo fue todo con tu madre?
Yarım saat nasıl geçti?
¿ Qué le pasó a la media hora?
Lafa tuttular, zaman nasıl geçti anlamadım.
Me he distraído hablando y perdí totalmente la noción del tiempo.
Gecen nasıl geçti Laskey?
¿ Cómo estuvo tu noche, Laskey?
- Hafta sonun nasıl geçti?
- ¿ Cómo estuvo tu fin de semana?
Rehber öğretmenle nasıl geçti?
¿ Como fue el consejero escolar?
Dans nasıl geçti?
Y, ¿ cómo estuvo el baile?
Oraya nasıl geçti zannediyorsun?
¿ Cómo crees que llegó allí?
Edna'yla hafta sonu nasıl geçti?
¿ Qué tal el fin de semana con Edna?
Bu sefer nasıl geçti?
¿ Cómo ha ido esta vez?
- Nasıl geçti?
- ¿ Cómo nos fue?
Ameliyat nasıl geçti?
¿ Cómo fue la cirugía?
Olay nasıl geçti?
¿ Cómo ha ido tu caso?
- Günün nasıl geçti?
¿ Cómo ha ido tu día?
Nasıl geçti?
Sí, hola. ¿ Cómo ha ido?
Selam şirin yüzlü. Günün nasıl geçti? Bak, bunun kulağa nasıl geleceğini biliyorum, tamam.
Hola, cuchi chuchi. ¿ Qué tal el día? Mira, sé cómo va a sonar esto, ¿ vale?
Affedersin hayatım, günün nasıl geçti diyordun?
Lo siento, amor, ¿ qué estabas diciendo sobre cómo te había ido el día?
Selam. İş nasıl geçti?
Hola. ¿ Qué tal el trabajo?
Hastanede Hoffman'la nasıl geçti?
¿ Qué pasó con Hoffman en el hospital?
- Oyunculuk dersin nasıl geçti?
¿ Cómo te fue en la clase de actuación?
Nasıl geçti?
¡ Eh, Denise!
Günün nasıl geçti?
¿ Cómo fue tu día?
Mycroft'la akşam yemeği nasıl geçti?
¿ Qué tal tu cena con Mycroft?
Avukatla görüşmen nasıl geçti?
¿ Cómo te fue con tu abogado?
Başkan vekiliyle buluşman nasıl geçti?
Así que, ¿ cómo te fue en la reunión con el vicepresidente?
Başkan vekiliyle buluşman nasıl geçti?
¿ Cómo fue tu encuentro con el vicepresidente?
- Nasıl ellerine geçti? - Bilmiyorum ama sorun ellerinde olması.
- No lo sé, pero el caso es que lo hicieron.
geçti 458
geçtim 30
geçtik 21
geçti artık 123
nasılsın 5362
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasılsınız 3074
nasıl gidiyor 2080
geçtim 30
geçtik 21
geçti artık 123
nasılsın 5362
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasılsınız 3074
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasıl yani 1497
nasıl olmuş 116
nasıl ölmüş 19
nasılsın canım 26
nasılsın tatlım 38
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasıl yani 1497
nasıl olmuş 116
nasıl ölmüş 19
nasılsın canım 26
nasılsın tatlım 38
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41