English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ N ] / Nasıl oldun

Nasıl oldun tradutor Espanhol

670 parallel translation
Şimdi nasıl oldun?
¿ Aún le duele?
Nasıl oldun? Aynı, zehirlenmiş gibiyim.
Yo estoy como si hubiera sido envenenado.
- Sana bir şey soracak. - Nasıl oldun?
- Ha preguntado por Ud. - ¿ Cómo se encuentra?
Nasıl oldun?
¿ Cómo has estado?
- Sen nasıl oldun?
- ¿ Cómo te sientes?
Şimdi nasıl oldun?
¿ Cómo se siente eso?
Nasıl oldun?
¿ Cómo estás?
Nasıl oldun?
¿ Cómo te sientes?
- Nasıl oldun?
- ¿ Cómo te sientes?
Nasıl oldun?
¿ Qué tal te ha ido?
Nasıl oldun, evlat?
¿ Cómo se siente?
Nasıl oldun, Bob?
¿ Qué pasa, Bob?
- Nasıl oldun, Cabbar oğlum? - Eh, ellerinden öperim Hoca'm.
- ¿ Cómo estás, hijo?
Nasıl oldun, daha iyi?
¿ Cómo estás? ¿ Te sientes mejor?
- Nasıl oldun?
- ¿ Cómo has estado?
Nasıl oldun, Cliff?
- ¿ Cómo te va, Cliff?
- Nasıl oldun? - Sağol.
Hoy no, hijo.
Bayan Tibbs'e bakıyorum Basil. Nasıl oldun canım?
Estoy con la señora Tibbs.
Bu arada sen nasıl özel dedektif oldun?
Le pagaré luego. No la pierda.
Jeff'le nasıl bu kadar birlikte oldun ve iyi yönlerini almadın anlayamıyorum.
¿ Estuviste asociado con Jeff tanto tiempo y no tomaste sus grandes cualidades?
Nasıl, memnun oldun mu bari? Ne?
Ya veo. ¿ Esto le satisface?
- Sen nasıl dost oldun?
- ¿ Cómo es que eran tan amigos?
- Nasıl böyle oldun birden?
- ¿ Cómo te has dejado liar?
Nasıl oldu da bir yankesici oldun?
¿ Por qué se hizo carterista?
Şimdi nasıl emin oldun?
¿ Y ahora está seguro?
Nasıl oldu bilmiyorum ama sen kişisel olarak bu evliliği desteklemiş oldun.
Claro que sí. Sin embargo, Ud. parece haber aprobado personalmente tal matrimonio...
- Nasıl bir cadı oldun?
¿ Cómo te hiciste bruja?
Buraya gelmelerine nasıl razı oldun?
- ¿ Cómo pudiste permitir que vinieran?
Nasıl şey oldun...
¿ Cómo acabaste siendo una...?
Sen nasıl Aim'in damadı oldun...
No lo entiendo. Usted es...
O halde nasıl oldu da, ona aşık oldun?
¿ Y por qué te enamoraste de ella?
Bir aptalla nasıl birlikte oldun?
¿ Por qué salías con un idiota?
Nasıl böyle yakışıklı bir adam oldun!
¡ Estás hecho todo un hombre!
Onlarla nasıl samimi oldun?
- ¿ Cómo se involucró con ellos?
Cresnic'inkini nasıl alacağımızı açıklamış oldun.
Sabes bien cómo entrar en casa de Cresnic.
Sen nasıl bu kadar geveze oldun?
¿ Por qué estás tan conversador?
Sen bu casus örgütü hakkında nasıl bilgi sahibi oldun?
¿ Cómo te enteraste de este círculo de espías?
Nasıl hain oldun?
¿ Cómo se hizo desertor?
Mücevherlerden nasıl haberdar oldun?
¿ Cómo se enteró de lo de las joyas?
Buna nasıl razı oldun?
¿ Le parece a usted lógico?
Nasıl böyle birden psikiyatrist oldun.
¿ De pronto te convertiste en psiquiatra?
Davis, bu gelişmeden nasıl haberdar oldun?
Davis, ¿ cómo se ha enterado?
Nasıl olaya dahil oldun?
¿ Cómo entraste en esa cámara?
Peki nasıl kral oldun?
¿ ; Cömo lo conseguisteis? ¡ ;
- O zaman sen nasıl kral oldun?
- ¿ GEntonces cömo Ilegasteis a ser rey?
Sen nasıl Kabine bakanı oldun, hayret!
¿ Cómo conseguiste que te hicieran ministro?
Nasıl böyle kadın uzmanı oldun?
¿ Qué sabes de mujeres?
Nasıl romatizma oldun?
¿ Y de qué tienes reuma?
Nasıl madenci oldun?
¿ Cómo te convertiste en minero?
Aşık oldun... Birgün sadece nasıl dans edeceğini değil, nasıl yürüyeceğini de öğrenirsin.
Al final aprenderás a andar, no sólo a bailar.
Nasıl oldu da bu hayvanlarla yoldaş oldun?
¿ Por qué te haces acompañar por estos animales?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]