Yakaladı tradutor Espanhol
25,093 parallel translation
Tatlım, bir tane yakaladım! Oh. Bu kesinlikle Facebook'a koyulmalı.
Cariño, ¡ atrapé uno! Esa definitivamente va a Facebook.
Bu kez bizi yakaladılar, Ahmet.
Esta vez nos atraparon, Ahmad.
Onu yakaladım.
Yo me encargo.
Annemi öldüren adamı yakaladım. Ama bunu yapınca, dünyamızı yeni tehditlere karşı açık hale getirdim. Bu tehditleri engelleyebilecek kadar hızlı tek kişi ise benim.
Atrapé al hombre que mató a mi madre, pero al hacerlo, abrí nuestro mundo a nuevas amenazas, y soy el único lo suficientemente rápido para detenerlas.
Yakaladık Cisco.
Cisco, lo tenemos.
Onu yakaladık değil mi?
Lo tenemos, ¿ no?
Daha geçen hafta Amerikan özel birimleri Yusuf Al Ahmadi'yi yakaladı ve tutukladı.
La semana pasada, las fuerzas especiales capturaron a Yusuf Al Ahmadi y lo tienen detenido.
Yakaladım seni.
¡ Roar! Te tengo.
Yakaladı kalbimi.
Con una sonrisa robó mi corazón
Aynen o şekilde Ryan ama böyle önemli bir konunun simgesi olma fırsatı yakaladığım için çok heyecanlıyım.
Eso es absolutamente correcto, pero me entusiasma la oportunidad de ser la cara de este tema importante.
Ben birini yakaladım.
Tengo uno.
- İlginizi çekecek kütük siparişi yakaladım.
Sudeste. Rastreé un pedido de madera en el que podrías estar interesados.
Seni bir Quantum katliamının ortasında yakaladık, ve Retro Girl'ün katili olma ihtimalin de yüksek.
Fuiste el responsable de la matanza de los Quantum, y pareces ser el sospechoso de la muerte de Retro Girl.
Birisi onları enselerinden yakaladığı gibi...
Es decir, alguien tiene que tomarlos por la piel del cuello y... y...
Vakayla ilgili önemli bir fırsatı geçen senenin sonunda yakaladık.
Conseguimos un gran avance en el caso a finales del año pasado.
Yakaladım onu!
( GRITA ) ¡ Lo agarré, hijo de puta!
- Seni yakaladım köpek.
- Me has cogido, perro.
Seni yakaladım.
Te atrape.
Yakaladın.
ĄCogiste eso.
Seni yakaladım.
Me marcar con etiqueta.
Seni yakaladığım için mutluyum.
Me alegro de verle.
Kupalarının şekli önemli değildi, onu yakaladık.
No importa cómo se ven los trofeos : lo tenemos.
Sen onu bir günde yakaladın.
Lo atrapaste en un día.
Sonra sokak köpeklerini yakaladılar. Marcus Tate ve Susan Epstein isimli kullanıcıları mesela.
Luego se encargaron de los descarriados... consumidores como Marcus Tate y Susan Epstein.
Pantolonu düşük bir hâlde tuğla fabrikasının orada dolanırken yakaladım.
Lo atrape con los pantalones abajo en un crucero en la fábrica de ladrillos.
- Yanlış adamı yakaladın.
Tienes al tipo equivocado.
Ben ve Ford bunu yapmaya çalıştık ama Bill Ford'u yakaladı.
Yo y Ford lo intentamos, pero Bill lo capturó.
Bill beni yakaladı.
Bill me capturó.
Siz burada ne yapıyorsunuz? Bizi yakaladın sanırım.
¿ Qué estáis haciendo aquí? Creo que nos has pillado.
Joey Mclntyre'nin çorabını yakaladığıma hala inanamıyorum.
¡ Sí! Todavía no puedo creer que cogí la media de Joey McIntyre.
- O çorabı yerde buldun. - Yakaladım.
- La encontrasteis en el suelo.
O bizi tekrar yakalayacak ve yakaladığında buna hazırlıklı olmalıyız.
Él nos va a atrapar de nuevo... y cuando lo haga, tendremos que estar listos para ello.
Ajan Greg Knox, çok büyük bir balık yakaladı.
El agente Greg Knox ha atrapado a un pez gordo.
- O beni yakaladı. Bunu o yaptı.
_
Seni nerede yakaladı?
A dónde te llevó?
Bu adam onlara karşı kendi silahlarını kullanarak izledi, yakaladı ve çoğu Xibalban'ı labirente tıktı.
Este tipo rastreó, capturó, y echó a la mayoría de los Xibalbanos en el Laberinto poniendo sus armas en su contra.
Korkarım ki Cerberus beni yakaladı. Seni yakaladıktan hemen sonra.
Me temo que Cerbero pudo conmigo... justo después de que te venciera.
İyi yakaladın Dr. Bell.
Niza captura, el Dr. Bell.
Onu yakaladık.
Lo tenemos.
Onu yakaladınız mı?
¿ Lo capturarán?
Hepsini yakalayamadım ama yakaladıklarımı da sevmedim pek.
No lo he pillado todo, pero no me entusiasma lo que he pillado.
Bugün davayı düşürecek bir fırsat yakaladık ve işe yaramadı ama Donna'yı bu işten kurtardık ve ilk kez bundan kurtulabileceğimize inanmaya başladım.
Hoy tuvimos la oportunidad de que descartaran el caso y no funcionó, pero logramos ayudar a Donna, y por primera vez, empecé a creer que podemos salir de esta.
- Yakaladılar Louis.
Louis, que llego a mi!
- Şimdiden yalanını yakaladım.
Y te acabo atrapado en una mentira.
Katil hakkında bir şeyler yakaladınız değil mi? Bu yüzden buradasınız.
Tienes una pista del asesino, ¿ verdad?
Yakaladığımız adam eski deniz piyadesi. Bunu biliyor muydunuz?
Los hombres que te llevaron eran antiguos Marines.
İnsanlar bizim soyguncuları yakaladığımızı sanıyor biz ise banka soyuyoruz.
Robamos el banco mientras todo el mundo piensa que estamos buscando a los atracadores.
10K onu yakaladı.
10K lo tiene.
10K onu yakaladı.
Diez Mil se encarga de él.
Yanlış adamı yakaladınız!
¡ Agarraron al hombre equivocado!
Onu yakaladılar, Ranjit Singh!
¿ Cuánta más evidencia necesita su gobierno para mi inocencia?
yakaladım 595
yakaladık 100
yakaladın 24
yakaladılar 18
yakaladım seni 179
yakaladım sizi 16
yakaladım onu 60
yakaladık onu 29
yakaladın mı 38
yakaladınız mı 17
yakaladık 100
yakaladın 24
yakaladılar 18
yakaladım seni 179
yakaladım sizi 16
yakaladım onu 60
yakaladık onu 29
yakaladın mı 38
yakaladınız mı 17
yakalandın 36
yakalayacağız 17
yakalandı 21
yakalayacağım 23
yakalandım 32
yakala 462
yakalandık 16
yakalayalım 28
yakalayın 546
yakalanacağız 19
yakalayacağız 17
yakalandı 21
yakalayacağım 23
yakalandım 32
yakala 462
yakalandık 16
yakalayalım 28
yakalayın 546
yakalanacağız 19