Öldürüldü tradutor Espanhol
8,909 parallel translation
- Evet, bu kılıcı satın alan herkes öldürüldü.
- Sí, todos los que la compraron fueron asesinados.
- Mesih olduğu iddiasıyla yinelenen küfür yüzünden öldürüldü.
Fue muerto por repetir la blasfemia... de reclamar ser el Mesías.
- Mesih olduğu iddiasıyla yinelenen küfür yüzünden öldürüldü.
Fue asesinado por la repetida blasfemia de asegurar ser el Mesías.
Kudüs Kocam öldürüldü!
¡ Mi esposo ha sido asesinado!
Beraber görev yaptığı kişilerin çoğu öldürüldü.
La mayoría con los que trabajó han sido asesinados también.
Altı adam... Altı rahip, Romalı amirimiz tarafından öldürüldü!
Seis hombres... ¡ seis sacerdotes asesinados por nuestro amo romano!
"Günışığı operasyonu" sırasında Norveçli Nazi işbirlikçileri tarafından vurularak öldürüldü.
Fue muerto a tiros por colaboradores nazis noruegos durante la "Operación Sunshine"
Dün öldürüldü.
Fue asesinada ayer.
Bilgi sızdırma suçundan dolayı suçlu iadesinden kaçarken Cezayir'de öldürüldü.
Miles Chapman... Él fue asesinado a tiros en Algiers mientras evitaba extradición por tráfico de información.
Yani bir komplonun parçasıydın, ve Cruz sana karşı çıkmaya çalıştığında öldürüldü...
Así que era parte de una conspiración, y cuando Cruz trató de ir en contra de ustedes, fue asesinado...
Kitty'nin saldırganı New York'ta görünsün diye öldürüldü.
La asesinaron para que pareciera que quien atacó a Kitty estaba en Nueva York.
De Merville de olayı kapatmak için öldürüldü.
Habrían matado a De Merville para zanjar el asunto.
Birliklerimizin yarısından çoğu öldürüldü.
Más de la mitad de nuestras fuerzas han sido eliminadas.
Yüzbaşıları öldürüldü ve de katilini bulana dek durmayacaklar.
Su capitán fue asesinado y no se detendrá hasta que encuentren al asesino.
Carrie Cooke, güvenlik ekibiyle birlikte öldürüldü.
Carrie Cooke fue asesinada en su auto por un equipo.
Gerçekten iyi bir gençti ama birkaç yıl önce karısı öldürüldü. Bu onu sert birine dönüştürdü.
Solía ser un chico muy majo, pero entonces asesinaron a su mujer hace unos años, y le cambió.
Zaman çevresindeki Brad öldürüldü Tanıklar dün gece kırmızı kamyonet gördüm.
Los testigos dicen que vieron una camioneta roja anoche alrededor de la hora a la que fue asesinado Brad.
Sağ, belki bizim kurban kendi silahıyla öldürüldü.
Cierto, así que nuestra víctima fue asesinada con su propia arma.
CSI Stokes burada Dün gece, Brad öldürüldü yere yakın tespit edildiğini o kırmızı pikap hakkında söyledim.
Anoche, cuando el CSI Stokes estuvo aquí os habló de la camioneta roja que había sido vista cerca de donde mataron a Brad.
Ve sonra Agrerro... tarafından öldürüldü intikam dışarı süper kahraman.
Y luego Agrerro es asesinado por... el superhéroe buscando venganza.
Açıkçası, bu, Seth sen Brad öldürüldü sadece dakika sonra cinayet silahını terkediyor.
Está claro que eres tú, Seth, tirando el arma homicida solo minutos después de que Brad fuera asesinado.
Soygunculardan biri olay yerinde öldürüldü, diğeri hastaneye kaldırıldı.
Uno de los ladrones murió en el lugar, otro en el camino al hospital...
Tüm bu pisliği Locos başlattı çünkü birkaç çocuk zula evi soygununda öldürüldü.
Los Locos empezaron esta mierda porque un chico resultó muerto en una estafa en un depósito clandestino.
Evet, sonra da karım öldürüldü. Sonuçlarından haberdarım yani, Claire.
Sí, y asesinaron a mi mujer, así que soy muy consciente de las consecuencias, Claire.
23 yaşında bir genç kız öldürüldü.
Una mujer de 23 años fue asesinada.
Bir soyguncu, polis tarafından öldürüldü, ancak, bir kadın polis memuru hayatını kaybetti.
Un ladrón abatido por las fuerzas del orden pero también una mujer policía que ha encontrado la muerte.
Birkaç yıl önce karısı öldürüldü ve bu onu sert birine dönüştürdü.
Su mujer fue asesinada hace algunos años y ello le volvió frío.
- Dosyanın mühürlendiği tarih civarında öldürüldü.
Fue asesinado por la mismas fechas en que se firmaron estos acuerdos.
Dün gece bir kadın öldürüldü ve kanıtlar senin arabana çıkıyor.
Anoche fue asesinada una mujer y las pruebas llevan hasta su coche.
Babam o arabanın içinde öldürüldü.
Mi padre fue asesinado en él.
Tamam, yani diyorsun ki Cadillac'ın içinde öldürüldü?
Está bien, ¿ y me está diciendo que fue asesinado en el Cadillac?
Bir kiralık katil tarafından öldürüldü. 3 Ekim, 1989.
Fue tiroteado por un asesino a sueldo. El 3 de octubre de 1989.
Hemen önce o öldürüldü Bu resimlerin bazıları zaman damgalı idi.
Algunas de estas fotos tienen la hora de justo antes que fuera asesinado.
O yere başka öldürüldü ve burada atılmış.
La mataron en algún otro lugar y la dejaron aquí.
O o aslında öldürüldü yerden gelmek zorunda anlamı Lexi cesedi bulundu, çöplükte macunu hiçbir kanıt yoktu.
No había evidencias de sellador en el contenedor de basura donde el cuerpo de Lexi fue encontrado, lo que significa que debió de haber venido de donde fue realmente asesinada.
Gazeteci Rebecca Hinton öldürüldü.
Un periodista, Rebecca Hinton, Fue asesinado
Benden akşam için çantamı ödünç aldı sonra çantayı kaybetti ve evinin önünde öldürüldü.
Me pidió prestado mi bolso, lo perdió y apareció muerta en su apartamento.
Kafasına boru anahtarıyla vuran birisi tarafından öldürüldü.
Alguien la golpeó violentamente con una tubería.
Bu oyun yüzünden Amerikan Ajanları öldürüldü.
Dos agentes norteamericanos fueron asesinados como consecuencia de este juego.
Artık 33 oldu. Saldırı sırasında Clinton, olay yerinden uzaklaştırıldı bir Kosovalı koruma öldürüldü ve Futbol'u taşıyan bir Gizli Servis Ajanı, Bruce Jones göğsünden vuruldu.
Durante el ataque, Clinton fue salvado, un guardia kosovar fue asesinado y un agente del servicio secreto, Bruce Jones, que llevaba la pelota de fútbol, fue herido en el pecho.
Carrie Cooke, güvenlik ekibiyle birlikte öldürüldü.
Carrie Cooke ha sido asesinada junto con su equipo de seguridad.
O Rus hemen dışarıda mı öldürüldü cidden?
¿ Fue aquí afuera que el ruso fue asesinado?
Bu binanın önünde bir vatandaşım öldürüldü.
Mi gente ha sido asesinada fuera de este edificio.
Geçen akşam bir iş arkadaşı aynı sebepten ötürü öldürüldü.
Anoche, un colega suyo fue asesinado por la misma razón.
Erkek arkadaşım öldürüldü.
Mi novio fue asesinado.
- Ne? İkisi de öldürüldü.
- Ambas fueron asesinadas.
İkisi geçen hafta arabalarında öldürüldü.
Dos fueron asesinados en su coche la semana pasada,
Sam Cooke da tarih hakkında pek bir şey bilmezdi. Sonra üzerinde spor ceket ve ayakkabı varken bir otelde vurularak öldürüldü.
Sam Cooke no sabía mucho de historia y le dispararon en un hotel llevando sólo un abrigo deportivo y un zapato.
O İsrail'in Özel Kuvvetler'indeydi 5 yıl önce Hamas'lı bir keskin nişancı tarafından öldürüldü.
Fue I.D.F. Fuerzas Especiales, y lo mataron... Por un francotirador Hamas hace cinco años.
Balistik raporuna göre, Walt Martin görevi sırasında kaza kurşunu sonucu öldürüldü.
Dado los resultados de balística, estamos reclasificando la muerte de Walt Martin como fuego amigo, asesinado en la línea del deber.
Çünkü geçen iki ayda dört polis öldürüldü.
Porque cuatro policías fueron asesinados en los últimos dos meses.
öldürüldü mü 54
öldürdü 16
öldür 344
öldürdün 19
öldürecek 16
öldüreceğim 51
öldürürüm 37
öldürür 25
öldürmek 62
öldürülmüş 50
öldürdü 16
öldür 344
öldürdün 19
öldürecek 16
öldüreceğim 51
öldürürüm 37
öldürür 25
öldürmek 62
öldürülmüş 50
öldürecekler 16
öldürdüm 50
öldür beni 219
öldürmedim 32
öldürme 33
öldüreceğim seni 65
öldürürler 23
öldürün 218
öldürürüm seni 23
öldürürüz 20
öldürdüm 50
öldür beni 219
öldürmedim 32
öldürme 33
öldüreceğim seni 65
öldürürler 23
öldürün 218
öldürürüm seni 23
öldürürüz 20
öldürdüler 18
öldürmeyeceğim 18
öldürmek mi 50
öldürme beni 25
öldürün beni 29
öldür onları 68
öldüreceğim onu 25
öldürmek için 25
öldürün onları 56
öldürün onu 203
öldürmeyeceğim 18
öldürmek mi 50
öldürme beni 25
öldürün beni 29
öldür onları 68
öldüreceğim onu 25
öldürmek için 25
öldürün onları 56
öldürün onu 203