Bir sürpriz tradutor Francês
3,330 parallel translation
Ne güzel bir sürpriz bu böyle!
- Quelle surprise.
Bayan O'Neil, ne hoş bir sürpriz.
Ah, Mme O'Neil. Quelle charmante surprise.
Burdaki ilk durum vali beklenmedik bir sürpriz var mı bunu görücez.
Le premier point à l'ordre du jour, Mme le Gouverneur... est de savoir s'il y a des surprises inattendues.
Gündüzdeki devriyelerin bize bir sürpriz bırakmışlar mı bakın.
Surveillez les surprises que la ronde de jour aurait laissées.
Beatrice için bir sürpriz.
C'est une surprise pour Béatrice.
Tehlikeli bir işe soyundun bu gece, genç tam bir sürpriz oldu.
c'était dangereux de ce que t'as a fait aujourd'hui, en utilisant le garçon par surprise.
Çukurlara gelişiniz hoş bir sürpriz oldu.
Votre présence dans les Fosses est une heureuse surprise.
William, ne hoş bir sürpriz.
- Quelle bonne surprise.
- Ne kadar hoş bir sürpriz!
Quelle belle surprise.
Güne bir sürpriz yaşayarak başladım. Biriniz dondurucunun kapağını kapamayı unutmuş gözüküyor.
Ce matin, j'ai découvert que la porte du congélateur avait été mal fermée.
İşte bu bir sürpriz!
Quelle surprise!
Ne hoş bir sürpriz.
Quelle surprise.
Ufak bir sürpriz. Umarım beğenirsin.
J'espère qu'elles te plairont.
Ne hoş bir sürpriz.
Quelle heureuse surprise.
- Hayır, aslında Adam'ın doğum günü için bir sürpriz parti vermek istiyorum.
Non, en fait, Je veux faire une fête surprise pour l'anniversaire d'Adam.
Ne kadar güzel bir sürpriz.
S.A.R.A.H. : Quelle agréable surprise.
Müfettiş Robinson ve Memur Collins, ne kadar hoş bir sürpriz!
Commissaire Robinson, brigadier Collins! Quelle belle surprise!
Bunun kötü bir sürpriz olacağını düşünmemiştim.
Je pensais que comme c'était une belle surprise.
Aşağı gelmeyin sakın Bu bir sürpriz!
Ne descends pas. C'est une putain de surprise.
Ne büyük bir sürpriz.
Quelle magnifique surprise!
Senin için hoş bir sürpriz olmuştur, Lauren.
Ca doit être une belle surprise pour toi, Lauren. Ouais.
Moralleri düzeltmek için bundan daha iyi bir sürpriz olamaz.
Rien de tel qu'une surprise pour le moral.
Ne güzel bir sürpriz bu böyle.
Quelle agréable surprise.
Bu beklenmedik bir sürpriz oldu.
C'est une surprise inattendue.
Senden haber almak güzel bir sürpriz oldu. Oh.
Te revoir est une agréable surprise.
Herhangi bir sürpriz istemiyorum.
Pas de mauvaise surprise.
Tam bir sürpriz atsın, değil mi?
T'es un vrai mystère toi.
Ne güzel bir sürpriz.
Quelle bonne surprise!
Sadece bir sürpriz.
C'est juste une surprise.
Ne hoş bir sürpriz.
Quelle agréable surprise.
Anne, bu ne büyük bir sürpriz.
Maman, quelle surprise.
Ron Swanson! Ne güzel bir sürpriz.
Quelle bonne surprise.
Sizi tekrar görmek bir sürpriz, efendim.
C'est surprenant de vous revoir, Monsieur.
Bence babanın dinlenmeye ve stress atmaya ihtiyacı var, bu yüzden O'na özel bir sürpriz ayarladım.
Je crois qu'il a besoin de se relaxer un peu, c'est la raison pour laquelle je lui ai réservé une surprise.
Sürpriz bir hareket!
Un revirement sans précédent.
Sadece, Charlie sürpriz bir ziyaretle çıkıp gelir veya en azından bir kez arar diye ummuştum.
J'avais seulement espéré que Charlie passerait. Ou qu'elle nous appellerait.
Bence sürpriz parti harika bir fikir ve yardım etmek isterim.
Je pense qu'une fête surprise est une bonne idée, et j'adorerais aider.
Klasik film sahnelerinin olduğu sürpriz bir çantaya ulaştırırsan beni, tabii.
Laisse-moi regarder dans mon sac à réplique classique. Non, rien.
Sürpriz bir üyesi.
Un membre-surprise.
Ben de sana sürpriz yapayım dedim. Atıştıracak bir şey var mı?
J'ai faim.
Ailemi ve bütün arkadaşlarımı oraya getirip bana sürpriz bir parti vermişti. Harikaydı.
Elle a mis tout le monde dans l'avion pour une fête surprise.
- Anne, sürpriz bir partiyse herkes nerede?
{ \ pos ( 192,210 ) } Si c'est une fête surprise, où sont les gens?
Ne hoş bir sürpriz!
[Couinements]
Kızı bağlayıp almaları için gelmelerini bekleriz ardından sürpriz bir şekilde gaddarca saldırırız.
On l'attache et on attend qu'ils viennent la chercher, et alors on attaque par surprise et brutalement.
Kocama sürpriz bir parti düzenlemek istiyorum ama adres defterine bir türlü giremedim.
Je veux organiser une fête surprise pour mon mari, mais je n'arrive pas à acccéder à son carnet d'adresses. Vous n'auriez pas son mot de passe?
Vay, büyük sürpriz, başka bir zayıf kadının balon gibi patladı ve odanın içinde uçuyor.
Une autre de tes femmes au poids plume éclate comme un ballon et vole dans la pièce.
Sürpriz bir sevgililer günü yemeği.
Un diner de saint valentin surprise.
Yine bu sebeple, aynı arkadaşlar zaten korkup bunalıma girmiş ve tamamen paranoyaklaşmış doğum günü kızına, karanlık bir odada'sürpriz!
Pour qu'ils puissent s'agglutiner dans une pièce sombre dans le seul but de faire sursauter celle qui fête son anniversaire, devenue depuis paranoïaque et désespérée, en criant "surprise"?
Ve en iyi kısmı arkadaşım bu sürpriz bir bekarlığa veda partisi olacak.
Et le meilleur dans tout ça, mon pote... ça va etre un enterrement de vie de garçon... surprise!
Sürpriz bir kazananımız var ; April.
Surprise, c'est April.
Ne yakışıksız bir sürpriz.
Quelle surprise déplaisante.
bir sürprizim var 20
sürpriz 436
sürpriz oldu 24
sürpriz mi 29
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şey sorabilir miyim 139
bir şeyler içelim mi 27
bir şey mi oldu 310
sürpriz 436
sürpriz oldu 24
sürpriz mi 29
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şey sorabilir miyim 139
bir şeyler içelim mi 27
bir şey mi oldu 310
bir sabah 32
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şey söyle 257
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir sorun mu var 1028
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey oldu 106
bir şey olmadı 105
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şey söyle 257
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir sorun mu var 1028
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey oldu 106
bir şey olmadı 105