English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ B ] / Bir tane alayım

Bir tane alayım tradutor Francês

273 parallel translation
Rüzgar zilleri. Sana bir tane alayım.
En attendant, je prends l'air ici.
- Bir tane alayım..
J'en prends un.
Yasak ama bir tane alayım.
J'ai pas le droit normalement, Mais je l'accepte volontiers.
Evet, evet, başka bir tane alayım.
Oui. Oui, j'en prendrai un autre.
Beyefendi, en ufağından bir tane alayım.
Le plus petit, s'il vous plaît.
Bunlardan bir tane alayım.
Et puis... ça aussi.
İç onu, sana yeni bir tane alayım.
Finis-le et je t'en paye un autre.
Müesseseden olduğuna göre ben de bir tane alayım.
Puisque la maison régale, j'en prends un.
Bir tane alayım. Çok teşekkürler.
Oui, j'en prendrai une.
Tamam. Şundan bir tane alayım Lula.
Donne-m'en une, Lula.
Başka bir tane alayım mı?
Vous m'en donnez une autre?
Gitmeden bir tane alayım. Ben alırım.
- Un verre avant de partir.
Sizin için bir tane alayım. Sonra asansörde sizi bulurum.
Je vais en chercher un, je vous retrouve à l'ascenseur.
- Ben... Ben de bir tane alayım.
Je... je prendrai la même chose.
- Koç, yol için de bir tane alayım. - Tabii.
Coach, une dernière pour la route?
Şu genç dostum için de bir tane alayım.
Il m'en faut une autre pour mon jeune ami.
Başka bir tane alayım.
Je vais devoir en acheter un autre.
- Bir tane alayım.
- Un screwdriver.
İyisi mi yukarı çıkıp bir tane alayım.
Je vais aller t'en chercher un.
Bir tane alayım.
Donnez-m'en une.
Freddie Dixon'ı pistte bunlardan birini sürerken görmüştüm. Ben de bir tane alayım dedim.
J'ai vu Freddie Dickson avec cette voiture.
Size başka bir tane alayım.
Permettez-moi de vous chercher un autre.
- Şunlardan bir tane alayım.
- File-m'en une.
Bir tane alayım, sen de ister misin? Amerika bu gazetede anlatıldığı gibi bir yer mi?
Lisez ça et vous saurez tout.
Ben bir tane alayım.
Je vais en prendre un.
Sana da bir tane alayım diyeceğim, ama yapan adam muhtemelen ölmüştür.
Je vous en aurais eu un, mais le tailleur doit être mort.
Lütfen, bir tane alayım, bugün maceraperestliğin üzerinde değilse tabi.
Une, s'il vous plaît, à moins que tu ne sois d'humeur aventureuse. Désolé.
- Bir tane alayım mı?
- Joli jeu. - Allez, va-t'en!
- Ben bir tane alayım.
- J'en prends un.
Kahretsin, bir tane alayım.
Et puis zut, j'en prends un.
Bir tane alayım.
J'en veux bien une.
- Hey, bir tane alayım.
J'en prends un.
Ama bir tane mutfakta içmek için alayım ve... Bayan Julie ve size esenlikler dileyeyim.
Je boirai à côté en vous bénissant, vous et mlle Julie.
Bir tane daha alayım.
Je crois que j'en prendrai une autre.
Kırmızıbiberim yoktu, bir iki tane alayım dedim.
Je n'ai plus de piments. J'en ai juste pris quelques-uns.
Bir tane daha alayım.
Maman, un autre verre!
Ben bir tane alayım.
- Un déca pour moi.
Peki, alayım bir tane.
Si vous insistez.
Bu arada bir tane de Amiral Crawford için alayım.
Donnez-m'en un pour l'amiral Crawford.
Gidip bir bilet alayım hemen, 10 tane!
J'achète un, deux, trois, dix billets!
Bir tane daha alayım.
Juste une.
Bu arada, ben bir tane daha alayım.
Entre-temps, je m'en paie une autre.
Gel, sana iki tane alayım, sen de bir borçlusun bana.
Allez, je t'en paye deux plus celle que tu me dois.
Bir tane alayım.
- Non, juste une bière.
Ben de ondan iki tane alayım ve bir de bira, sağ ol.
Oui, deux pour moi aussi, et une bière, merci.
Sana alayım mı bir tane?
- T'avais du beau blé.
Neden buna 100 dolar harcamışken bir tane daha alayım?
Pourquoi? Celui-ci m'a coûté cent dollars.
- Ben bir tane daha alayım.
J'en veux bien une.
Bir tane de yedek alayım mı?
Je peux en avoir une pour plus tard?
- Alayım o zaman bir tane.
- Alors, je vais me régaler.
Bir tane daha alayım.
Je vais en reprendre un autre.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]