Buradan geçiyordum tradutor Francês
164 parallel translation
Buradan geçiyordum, ve içeri uğrayıp gönderdiğiniz şekerlemeler için teşekkür edeyim diye düşündüm. - Çok naziksiniz.
Je voulais vous remercier pour les bonbons.
- Buradan geçiyordum.
Je ne faisais que passer.
Buradan geçiyordum ve seni tekrar görebilmek için bir fırsat kolluyordum.
Je suis de passage. Je voulais te revoir. J'en avais très envie, tu sais?
Burada çalıştığını duymuştum. Buradan geçiyordum, düşündüm de...
Je passais et on m'a dit que tu travaillais ici.
Buradan geçiyordum.
Je passais devant la porte.
- Sadece buradan geçiyordum, çocuklar.
- Je ne fais que passer.
Buradan geçiyordum. Evlenmek üzereydim.
Je passais par ici pour aller me marier.
- Buradan geçiyordum. Ya siz?
- D'une certaine façon.
Sadece buradan geçiyordum, korkarım üzerimde hiç ilaç yok.
Je passais juste par là, j'ai bien peur de ne pas avoir de remède sur moi.
- Hayır, buradan geçiyordum.
Je suis en visite.
İki gün önce tesadüfen buradan geçiyordum.
Ce n'est que deux jours aprés... je suis passé par hasard.
Buradan geçiyordum.
Je passais par là.
Buradan geçiyordum, düsündüm ki Anna...
Je passais par-là et j'ai pensé que peut-être Anna était...
Tam buradan geçiyordum, jartiyerin tokası koptu.
Comme je passais par ici, ma jarretière s'est détachée.
Buradan geçiyordum da sizi gördüm ve dedim ki : "Bayan Milena"
Je passais par hasard et, vous voyant, j'ai pensé : "Mlle Milena!"
Biz Yunan'ız, her şeyi biliriz. Şaka tabi. Buradan geçiyordum.
Nous autres Grecs, nous savons tout... non, non, en réalité, je passais par ici...
Ben sadece buradan geçiyordum.
Je ne faisais que passer.
Hayır, yanılıyorsun..... ben buradan geçiyordum.
Non, je passais par là lorsqu'on m'a parlé de cet incident.
- Hiç bir şey, Buradan geçiyordum ve dedim ki...
- Moi rien, je passais par la...
Buradan geçiyordum, gördüm.
Vous pourriez me renseigner?
Birini öldürmeye çalışırken buradan geçiyordum
Je m'en vais tuer quelqu'un.
Sadece buradan geçiyordum ve size bir iki soru sormayı düşündüm.
Je passais par là et j'ai voulu vous poser une question.
Buradan geçiyordum, girip nasıl bir yer olduğuna bakmaya karar verdim. Ciddiyim.
Sérieusement.
Buradan geçiyordum pencerelerde ışık gördüm ve neler olduğunu doğal olarak merak ettim.
Je passais, j'ai vu de la lumière, et, bien sûr, j'ai voulu savoir ce qui se passait.
Buradan geçiyordum, içeri girdiğinizi gördüm.
Je passais quand je vous ai vu entrer.
Buradan geçiyordum da.
Je passais par là.
Bunu bulmak için buradan geçiyordum.
Je suis venue exprès pour savoir.
Merhaba Bay Blanche. Buradan geçiyordum.
Bonjour M. Blanche, je passais par là.
Buradan geçiyordum ve ortalıkta dolaştığını gördüm.
Je l'ai vu se promener par là.
Buradan geçiyordum.
- Bonjour. Je passais par ici.
Sadece buradan geçiyordum.
Il s'est trouvé que j'étais là.
Ben sadece, buradan geçiyordum düşündüm ki uğrayıp sana küçük bir hediye verebilirim.
Je passais dans le coin. Je t'ai apporté un cadeau, du vin.
Evet. Buradan geçiyordum ve gelip seni görmek istedim. Dün akşamki olay yüzünden görüşemeyince seni merak ettim tabi.
Je veux juste te dire que je ne t'en veux pas de ne pas être venu et que je ne pense pas que tu sois un vulgaire poseur de lapins.
- Buradan geçiyordum.
- J'étais dans le quartier.
Buradan geçiyordum, ben de gelip bir bakayım dedim.
J'étais dans le coin, alors j'ai pensé passer te voir.
- Bay Elliot. - Buradan geçiyordum.
- J'étais dans les environs.
- Buradan geçiyordum.
Je passais par là.
Buradan geçiyordum ve yardıma ihtiyacın vardı.
Je passais, vous sembliez avoir besoin d'aide.
Hayır, sadece buradan geçiyordum.
Non, je ne faisais que passer.
Boşver, buradan geçiyordum. Canım bir parça kek çekti, bilirsin?
Je marchais par ici et j'ai eu envie d'un gâteau.
Şey, buradan geçiyordum da gelip...
- J'étais de passage. Je suis venu...
Sadece buradan geçiyordum dostum. İçeride sıkıldığını düşündüm. Gelip nasıl olduğuna bakayım dedim.
Je passais dans le coin et j'ai pensé que tu devais t'ennuyer.
Buradan geçiyordum.
Je passais par hasard.
İyi akşamlar Myriame, buradan geçiyordum, çiçeklere dayanamadım.
Je n'ai pas pu leur résister.
Pekala, ben de buradan geçiyordum.
Je ne faisais que passer.
Buradan öylesine geçiyordum ve kendimi kampüste buldum.
Je faisais une balade... et je me suis retrouvé à deux pas du campus.
Buradan öyle geçiyordum, sesler duydum.
Je passais juste dans le coin et j'ai entendu des voix...
Yalnızca geçiyordum buradan ama senin için döneceğim.
Je ne fais que passer... mais je reviendrai te chercher.
Buradan... geçiyordum.
Je... je passais par là.
- Dalga geçiyordum. Şu aptal kıçını arabaya geri sok. - Senin için, Anthony, tam buradan.
- C'est pour toi, Anthony.
- Buradan öylesine geçiyordum.
- Je suis uniquement de passage.
geçiyordum 27
buradayım 1669
buradasın 260
burada 4271
burada ne yazıyor 27
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
buradayım 1669
buradasın 260
burada 4271
burada ne yazıyor 27
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
burada mısın 154
burada ne yapıyorsun 1049
burada neler oluyor 706
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne işim var 33
burada ne var 74
buradan git 21
buradaydı 142
burada dur 141
buradasınız 63
burada ne yapıyorsun 1049
burada neler oluyor 706
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne işim var 33
burada ne var 74
buradan git 21
buradaydı 142
burada dur 141
buradasınız 63