English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ G ] / Güzel değil mi

Güzel değil mi tradutor Francês

6,948 parallel translation
- Kumsalda olmak güzel değil mi?
- C'est bien, la plage, hein?
Güzel değil mi?
C'est beau, non?
Çok güzel değil mi?
Guère agréable, n'est-ce pas?
Çok güzel değil mi?
T'en dis quoi? Ça déchire, hein?
Bunun sesi çok güzel değil mi, Bobble?
La chose est assez fort, hein, Bobble?
- Ne güzel değil mi?
- Génial!
Tadı güzel değil mi?
C'est bon, hein?
Güzel. Denememe izin verin ki kesin olarak bilelim, değil mi?
Laissez-moi essayer, et nous en serons sûrs, n'est-ce pas?
Bu güzel, değil mi?
C'est bon, alors?
Vay be, mekân güzel, değil mi, Har?
Toute une cabane, hein?
- Güzel oldu, değil mi? Nerede kalmıştık?
C'est bon, oui, où en étions-nous?
- Güzel, değil mi?
Il est bon, non?
- Güzel haber, değil mi?
- Bonne nouvelle, ҫa? Hein?
Güzel bir oda değil mi? 20 metrekare.
Oui, c'est pas mal. 20 m ².
Güzel bir gün, değil mi?
C'est une belle journée, non?
Güzel, değil mi?
Magnifique, n'est-ce pas?
Çok güzel, öyle değil mi?
- Superbe, non?
yani 20lik de çok güzel çalışıyor değil mi?
Donc, celui à 20 roupies fonctionne très bien, juste?
Ne güzel değil mi?
Il est pas adorable?
- Güzel, değil mi?
Tu aimes?
Buralar çok güzel, değil mi?
C'est joli par ici, hein?
Evet, dur tahmin edeyim,... Beş seksi numarayı duydun ve birden bire gözünde güzel küçük bir hatchback ve ekonomik bir sevgili canlandı, değil mi?
Tu crois que tu vas te défendre sur le ring et que t'auras de quoi t'acheter une voiture haut de gamme, que les filles te tomberont dans les bras?
Biz Krish için güzel, eğitimli bir kız bulacağız... Değil mi?
On trouvera à Krish une gentille fille instruite
Her şey güzel olacak, değil mi?
Tout se passera bien, hein?
Bak bu güzel oldu değil mi?
Sans regret, hein?
Çok güzel, değil mi Joel?
Elle est magnifique, n'est-ce pas, Joel?
su anki durum hariç çok güzel bir hayatin var biliyorsun degil mi?
Tu sais Paul, mis à part cet événement tragique, t'as réussi à te forger une sacrée belle vie, tu crois pas? Hein?
Senin için ne güzel olurdu, değil mi?
Ça t'arrangerait, n'est-ce pas?
Dün gece güzel vakit geçirdin değil mi?
T'as passé une bonne soirée?
Arabalarımızın yanyana bu kadar güzel durmaları harika değil mi?
C'est étonnant qu'il y ait assez de place pour nos deux voitures.
- Güzel, değil mi?
C'est cool, hein?
Yine de İskoçya'da güzel Bektaşi üzümleri yiyoruz, değil mi Bay Ruskin? Evet.
Nous ne manquons pas de groseilles en Écosse, n'est-ce pas?
Komik, değil mi 20 00 : 02 : 29,526 - - 00 : 02 : 31,961 Tam burası. Güzel. Tamamdır.
Ironique, n'est-ce pas?
- Güzel, değil mi?
- C'est beau, non?
Güzel yapmışlar, değil mi?
C'est super bien fait.
Güzel olan en iyileri değil mi?
Pourtant, celle qui est belle est la meilleure, pas vrai?
Ama eğer onun suratını kesersem o kadar da güzel olmaz, değil mi?
Si je lui taillade le visage, elle ne sera plus aussi jolie.
Daha güzel, değil mi?
C'est meilleur, non?
Sahiden de güzel görünüyor değil mi?
C'est le beau mec?
Güzel. O zaman sanırım kostümlerimize yardım edecek, değil mi?
Donc, elle va nous aider pour les costumes, c'est ça?
- Güzel, değil mi?
- Bon travail, hein?
Bak, güzel oluyor değil mi?
C'est bon, vrai?
Ne kadar güzel bir ölüm yolu değil mi?
N'est-ce pas une belle façon de partir?
Güzel, değil mi?
C'est mieux, non?
Hava güzel öyle, değil mi?
C'est plutôt joli par ici, hein?
Çok güzel öyle değil mi?
- Il est beau, n'est-ce pas?
Çok güzel bir döviz yazısı olurdu ama, değil mi?
Ça ferait une banderole d'enfer pourtant, non?
Güzel. Değil mi?
- C'est joli, hein.
Genç olmak güzel bir şey, değil mi?
Sympa d'être jeune, hein?
Güzel olmuş, değil mi?
C'est bon? - Incroyable.
- Güzel olur, değil mi?
- C'est cool, pas vrai? - Ouais. C'est une bonne idée.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]