Nasilsa tradutor Francês
27 parallel translation
Brigid ise bilmedigini söyledi, ama nasilsa yalandir.
Elle dit que non, mais elle ment.
Ama ayni zamanda her nasilsa, artik sevmemeni de istiyorum.
Et puis... Je ne sais pas. Je voudrais que tu ne m'aimes plus.
Motelde beni bekleyen yok nasilsa.
Personne ne m'attend, au motel.
Bu aptal siskoyu da alin, cocuklar onu kaldiramiyorlar nasilsa.
Gardez ce gros branleur. Mes gars peuvent pas le soulever.
Kimi kizdirdigimi bilmiyorum ama her nasilsa kaybettim.
Je ne sais pas qui j'ai fichu en rogne, mais j'ai perdu.
- Tamam, ama nasilsa... onunla er ya da geç tanisacaktin.
Tu savais que tôt ou tard tu finirais par le rencontrer.
Nasilsa bir yol bulunur, bazi seyler gerçeklesir.
Il va falloir que quelqu'un trempe quelque chose.
Erkekler ise her nasilsa tam tersi, pis, kendiyle çelisen kisiler.
Et les hommes sont, en quelque sorte, tout le contraire : mauvais... en conflit avec eux-mêmes.
Garip. Her nasilsa damlatan bir boru melekler varken onlarin isini bozabiliyor. Biz kaderin temsilcileri değil miydik?
C'est étrange comme un tuyau qui fuit peut défaire l'œuvre des anges lorsque nous-mêmes sommes censés être des agents du destin.
- Rose'un ihtiyaci yok nasilsa.
- Rose en a plus besoin.
Sigara iceyim veya icmeyeyim bir gun nasilsa olecegim.
Un jour je vais mourrir, que je fume ou pas.
Sona yaklasmaya daha çok var nasilsa.
Mince, on n'est pas encore près de la fin.
Nasilsa ölürler muhtemelen.
Ils mourront sûrement de toute façon.
Nasilsa formül artik elimizde.
La formule nous appartient de toute façon.
Ne kadar calissam da, kovulacagim yakinda nasilsa.
Plus je bosse dur, plus vite on est viré.
Bir daha gormeyeceksin nasilsa.
Tu ne le verras plus jamais.
Her nasilsa, insanlar "çok prestij" dedikleri zaman,... genellikle "az güç" ü kastederler.
Quelque part, quand les gens disent "plus de prestige", ils veulent généralement dire "moins de pouvoir".
Yarim gün gidecegiz nasilsa.
On a juste une demi-journée.
Bugün daha fazla tuhaflasamaz nasilsa.
La journée ne peut devenir plus bizarre.
Heriflere çakiyor olacak nasilsa.
Elle va aller baiser d'autres mecs.
- Tabii, toplanti raydan çikti nasilsa.
- Vas-y, cette réunion n'a plus de sens.
Nasilsa olecek.
Il mourra de toute façon.
Ayni ücret nasilsa. Burt birazdan burada olacagini söyledi.
Burt m'a dit qu'il serait là dans une minute.
Ayni ücret nasilsa.
- Comme vous le désirez. C'est le même prix de toute façon.
Bos ver ya, nasilsa yarin ayine gidecegiz.
Ce n'est pas grave, on va à la messe demain.
Nasilsa, onunlada egleniyorum.
Après tout, je m'amuse avec lui.
Tanri yeryuzunde biriyle iletisim kurmak isterse nasilsa cok guclu, tum dunyaya seslenebilir, oyle degil mi?
étant tout-puissant, Il parlerait au monde entier.
nasılsa 23
nasılsın 5362
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasılsınız 3074
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasılsın 5362
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasılsınız 3074
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasıl yani 1497
nasıl olmuş 116
nasıl ölmüş 19
nasılsın canım 26
nasılsın tatlım 38
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41
nasılsınız hanımefendi 16
nasıl yardımcı olabilirim 221
nasılsın hayatım 22
nasıl olmuş 116
nasıl ölmüş 19
nasılsın canım 26
nasılsın tatlım 38
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41
nasılsınız hanımefendi 16
nasıl yardımcı olabilirim 221
nasılsın hayatım 22
nasıl istersen 701
nasıldı 328
nasılsın bakalım 115
nasıl geçti 135
nasılsınız efendim 71
nasılsınız çocuklar 37
nasıl hissediyorsun 480
nasılsın oğlum 23
nasıl bir şey 94
nasıl buldun 140
nasıldı 328
nasılsın bakalım 115
nasıl geçti 135
nasılsınız efendim 71
nasılsınız çocuklar 37
nasıl hissediyorsun 480
nasılsın oğlum 23
nasıl bir şey 94
nasıl buldun 140