Sol el tradutor Francês
229 parallel translation
Büyük kardeş sol el. Nefret'in Eli mücadele ediyor.
La main gauche déteste se battre.
Diğer iki parmağa gerek yok ve sol el daima kucağınızda.
Jamais de la main gauche.
Sol el değil, sağ el.
Pas la main gauche, la droite!
Sol el, 80.
Main gauche, 80.
Sol el.
De la main gauche.
Dünya sağ el ile sol el arasında farklılıklar bulunan şeylerle dolu.
Le monde est plein de choses dont la version pour droitier est différente d'une version pour gaucher.
Sonra sol el, sol ayak sağ el, sağ ayak.
Puis main gauche, pied gauche... main droite, pied droit.
Sol el ve sağ ayağının bir kısmında felç varmış. Nedendir bilinmez ama Olivier sağ el, sol ayak olarak oynamayı tercih etti. Ayrıca sağ yanak ve göz kapağında da sinir hasarı varmış.
Il avait la main gauche et le pied droit paralysés... lawrence olivier a choisi d'inverser, dieu sait pour quelle raison... et avait les nerfs de la joue droite et des paupières abîmés.
Söylesene, Griff. Herşeyi sol el ile mi yaparsın?
Tu fais tout de la main gauche?
Evet, sol el saat 10'da, sağ el saat 2'de.
Voyons, la main gauche à 10 heures et la main droite à 2 heures.
- Sol el çiğ, sağ el çak kafaya.
- Gauche : cru, droite : dans la gueule.
Parlat, sol el daire yapsın.
Frotter, main gauche, cercle à gauche.
Dar tahta, sol el.
Petite planche, main gauche.
Nebraskalı bir çiftçi çocuğu, müthiş bir sol el hızı var.
Du Nebraska, un gaucher extrêmement puissant.
Sol el yukarı, sağ el aşağı.
La droite en bas.
Şimdi, el yazısı hiç kuşkusuz sol elle yazılmış. Ve topluluğunuzun tek solak üyesi kütüphanecinin yardımcısı Rahip Berengar, daha doğrusu idi.
La calligraphie est sans conteste celle d'un gaucher... et le seul gaucher de votre communauté est... ou plutôt était, Bérenger, l'aide bibliothécaire.
Sol el kullanan bir bahçıvansınız.
Vous êtes gaucher, aimez jardiner et étudier l'archéologie.
Sol el?
Mais... gaucher?
Sol el, karşısındakini güzelce patakladı, öyle gibi görünüyor.
La main gauche bastonne dur.
Piyanoda, "Sol El" Lacey.
Left Hand Lacey au piano.
Sana soran oldu mu "Sol El"?
- On t'a sonné, Left Hand?
Yani demek istediğin, "Sol El" yine gecikti.
Tu parles aussi pour Left Hand, qui est en retard?
Sol el, sağ el.
Main gauche, main droite.
Sol el kırmızıya.
Main gauche, rouge.
Sol el sağ eli desteklesin.
La main gauche supporte la droite.
Sol el, hangi artılar ve hangi eksilerle doğduğunu gösterir.
La gauche, c'est ce avec quoi tu es né.
Şimdi sol elimi, tetikteki parmağım olarak ele alalım ve sağ el benim kafanın üstüne vurmadan önce o tetiği çekemeyecek iyi bir şansın var...
Alors on va prétendre... Que ma main gauche c'est ce doigt sur la détente, et que ma main droite, c'est moi. Y'a une bonne chance que tu puisses pas...
Mavi sol el.
Main gauche sur le bleu.
Sıkı tut, sağ el, sol el, avuçlarını iyice bastır, tamam mı?
Vif et tendu. Main gauche, main droite, paumes serrées.
Sol el.
Main gauche.
İlerisi için, sağ el kullananlar onu sol eliyle tutmazlar.
A toute fin utile, les droitiers ne la tiennent pas avec la gauche.
Sağ el bir yanda. Sol el öbür yanda.
- Main droite sur un rebord, main gauche sur l'autre.
8,000 sol el için, 10,000 bir bacak için, ve her iki bacak için % 20 indirim.
8.000 pour la main gauche, 10.000 pour un pied et remise de 20 % pour les deux pieds.
Hiçbir şey söylemedim ama sol el bir vurucu lazım.
J'ai laissé couler, mais on a besoin d'un batteur gaucher.
Sihirli el hareketini yapıyorsun ve para cebimden tekrar sol elime geçiyor.
Tu fais la secousse magique. La pièce est revenue de ma poche à la main où elle était au départ.
Sol el barda.
Bien, les filles. Main gauche sur la barre.
Yere birkaç el çabucak ateş et ve ne olacağını gör.
Utilise le vers le sol plusieurs fois... et regarde ce qui arrive.
Sol tarafta büyük demokrasi ve halk aşığı El Libre bulunuyor.
A gauche un grand ami de la démocratie et du peuple, "El Libre".
- Sağ el ve sol bacağının. İyice hissizleştir.
- Endormez son bras et sa jambe.
Sol el yazılı notaları çalarken sağ el notaya uyum ve uyumsuzluklar yaratır.
mais que la droite frappe en outre des consonances et dissonances,
Birbirini tam karşılayabilmekle birlikte,... sol ve sağ el. birbirinin yerini alabilecek şekilde konumlandırılamazlar.
elles peuvent se refléter l ´ une dans l'autre mais elles ne peut pas être tourné d'une telle manière que la main droite et la main gauche deviennent interchangeables.
Bu durum Pasteur'ün döneminde kristaller için de geçerliydi,... yüzeyleri sol ve sağ el versiyonları olacak şekilde düzenleniyordu.
Cela était connu du temps de Pasteur d'être également vrai pour quelques cristaux, dont les facettes sont ainsi disposé qu'il y a les versions droites... et les versions gauches.
El bombalarında hala barut vardı, bu iyiye işaretti çünkü baruttan bir tren yapabilecektim. Bu bir nevi yerde patlamaya hazır bir bomba olacaktı.
Les grenades utilisaient de la poudre, ce qui était un plus car je pouvais en faire une traînée de poudre, un type de détonateur improvisé au sol.
Sol kolu, duruşu, sağ el tekniği.
Et il est gaucher.
Sol El.
Left Hand.
Sol El, buna cidden ihtiyacım var
Left Hand, j'en ai vraiment besoin.
El fenerinin ışığı yol boyunca ilerliyor. Sonra bir el, eldivenli bir el bir kayayı kaldırıyor ve kolyeyi çıkartıyor. İkiye bölünmüştü.
Un flash lumineux balaye le sol... puis une main... une main gantée... soulève un caillou... et prend un collier... cassé en deux...
El fenerinin ışığı yol boyunca ilerliyor.
Un rayon lumineux se déplace sur le sol.
Keşke el bombam ya da roketatarım olsaydı. Beki de bir uçaksavar.
Si j'avais un lance-roquettes... peut-être un missile sol-air.
El arkası vuruşunu karşılayabilirsin. Topu alçaktan soluna vur.
Tu peux battre son revers, tire au ras du sol et sur sa gauche.
İki elinde direksiyonda olmalı. Sol 10'da, sağ 2'de. İki el birden.
Et puis garder les mains sur le volant à la 10 h 10, et puis aussi être assis bien droit.