Bizim için değil tradutor Português
812 parallel translation
Bizim için değil.
Não para nós.
Ucunda ilmik sallanan bir ip yoksa bizim için değil demektir.
Se não vires uma corda pendurada, não é para nós.
Ama bizim için değil.
Não para nós.
Bizim için değil.
Não por nós.
Bizim için değil.
Näo para nos.
Yani bir gece bir masada oturabilir çalışmaktan yorgun düşüp ölebilir. Bu bizim için değil, çocuk.
Sentou-se à mesa uma noite e morreu de tanto trabalhar!
Bizim için değil tabii.
Não tão mau para nós.
O, bizim için değil...
Não é para nós.
Evet ama bizim için değil.
Sim, mas não para nós.
Bunlar bizim için değil, insanlar yiyecek.
Não é pra mim, é para as pessoas!
Bu, bizim için değil!
Largue isto! Vamos ter de agir.
Yalnızca bizim için değil, tüm Latin Amerika için anlıyor musunuz?
Nós não estamos sós na América Latina. Entende?
Kaçış benim için, bizim için değil.
A minha, não a nossa.
- Bizim için değil.
- Para nós, não.
Bunu benim için, bizim için yapabilirsin, değil mi?
Podes fazer isso por mim, por nós?
Bu tür sevgi, bizim kadar farklı iki insan için yeterli değil.
Mas esse amor não chega entre duas pessoas tão diferentes como nós.
Önemli değil. Bizim için bir zevkti.
Não sei como posso agradecer-lhes.
Bu, hırsızları yakalamak için bizim şansımız olabilir. O aptal değil.
É a nossa chance de capturá-los!
Açlıktan ölsen bile bizim için çalışmayacağını söyleyen sen değil miydin?
Não me disseste uma vez que não trabalharias mais para nós nem que estivesses a morrer de fome?
Tommy, babanın bizim için harıl harıl çalışması gerektiğini biliyorsun değil mi?
Tommy, sabes que o teu pai tem de trabalhar muito para nós?
Özür dilerim, hayat bizim için pek kolay değil.
Desculpe, a vida não é fácil para nenhum de nós.
Birileri bizim için bir şeyler söyledi diye değil. Sekiz yıldır birlikte yaşadıklarımız için.
Não porque o anunciou com umas palavras, mas por aquilo que fomos um para o outro durante 8 anos.
Bizim için hayra alamet değil.
Ele só vai dar sarilhos.
- Bizim için pişman değil misin?
Amo você.
Bizim için geçerli değil. En azından bu durumda değil.
Não se aplicam a nós, metidos num alvo destes.
Bizim varlığımız senin için yeterli değil mi yoksa?
Não somos uma boa companhia?
Bizim için parti yapmıyorlar herhalde, değil mi?
Aquela festa poderá ser por nossa causa?
Bizim için bir zevkti, değil mi Maria?
Foi um prazer. - Não foi, Maria?
Bizim için değil.
- Não é para nós, miúda.
Ayrıca birilerinin bizim için alelacele veya ahlâka aykırı hareket ettiğimizi söyleyebilmesini istemesin, değil mi?
E näo quer que digam que nos precipitàmos ou agimos com falta de ética, pois näo?
Bizim için bu anlaşma New York veya Philadelphia'dakilerden farklı değil.
Para nós, isto é täo importante como Nova lorque ou Filadélfia.
Fazla büyük değil, ama bizim için yeni bir başlangıç.
Não é muito... mas é um novo começo para nós.
İçki dükkanın için üzgünüm, ama o bizim yapacağımız iş değil.
Filho, sinto pela loja de bebidas. Mas näo é pra nós.
Bizim için bu bir şaka konusu değil.
Para nós, não é uma questão de leveza.
Bizim için üretsinler, ama köle olarak. Alışılagelmiş olan yöntem de bu değil mi zaten?
Que produzam para nós, mas como escravos.
Sizden istediğimiz şehri kurtarmak için acilen bir birlik göndermeniz. Sen bir askersin, ben de askerim ve sana bir asker cevabı vereceğim. Birincisi, şehirleri kurtarmak bizim işimiz değil başkentler de dahil.
Por isso pedimos que enviem uma unidade para libertar a cidade imediatamente. dar-lhe-ei uma resposta de soldado. nem mesmo capitais.
Babamız onu bizim için satın alır, değil mi, Jemima?
O pai vai comprá-lo para nós, não vai Jemima?
Bu yaratıklar için bir tuzaksa, bizim için de bir tuzak değil mi?
Se ela captura as criaturas para os Outros, Capitão, ela não nos aprisionaria, também?
İngiltere bizim doğal düşmanımız değil ve Führer, Almanya'ya Avrupa'da serbestlik tanınırsa Britanya İmparatorluğu için garanti veriyor.
Inglaterra não é o nosso inimigo natural... e ele oferece garantias para o império Britânico... se der à Alemanha liberdade ilimitada na Europa.
Bizim onun için ne düşündüğümüz önemli değil.
Não interessa o que pensamos dele.
Bu bizim için bir sorun, öyle değil mi?
Isso coloca-nos um problema, não é?
Yakında bizim için gelecekler, değil mi?
Eles virão atrás de nós, não é verdade?
Sadece bizim gibi Negrolar için değil. Fakat sonunda iyi olanlar için muhteşem bir zafer.
não somente para nós negros. termina em vitória total para as forças do bem.
Bana odayı bizim için bekletmediğinizi söylemiyorsunuz, değil mi?
Não me diga que não guardou o quarto.
Aslında bizim için o kadar da komplike bir durum değil genelevin yakınlarında cinselliğe aç bir şekilde gezerdik.
Lembram-se?
- Onun için değil, bizim için endişeliyim.
- Ele não me preocupa.
Gündüzleri bizim gibiler için değil.
O dia não é para nós.
Biz buradayız, Avrupa'daki savaş.. bizim için anlamsız, değil mi?
Para nós aqui a guerra na Europa é insignificante, certo?
Bu bizim motorlar için iyi değil.
Isto é petróleo bruto.
Ancak bu bizim için de öyle, değil mi?
Nós somos culpadas, também.
- Bizim için sorun değil.
- Não faz mal.
bizim için 100
bizim için dua et 24
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
bizim için dua et 24
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi ya 25
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi ya 25