Bu sadece başlangıç tradutor Português
470 parallel translation
Bu sadece başlangıç.
E isto é apenas o início.
Bu sadece başlangıç.
O espectáculo não será bonito.
Bu sadece başlangıç.
Foi só uma amostra.
Bu sadece başlangıç.
Isto é só o início.
- Bu sadece başlangıç.
Isso é apenas o começo.
- Şuna bak. Üstelik bu sadece başlangıç.
Olhe só, e isso é o princípio.
Bu sadece başlangıç, Allan.
É apenas o começo, Allan.
Bu sadece başlangıç. Ne zaman yapacaksın?
- Quando é que o vais fazer?
Sosyal klüpteki arkadaşlarım... korkunç ızdırabı gösterip acıma duygularını harekete geçireceğim ilk kişiler. Ama bu sadece başlangıç.
Os amigos do Círculo, no começo, decidiram ter uma atitude de dolorida e viva participação no começo.
Evet, ve bu sadece başlangıç!
Claro, senhora. E ainda é só o começo.
Öğrenmesi bazen yıllar sürer, bu sadece başlangıç bugün.
Leva anos, mas este é o começo.
Ama, bu sadece başlangıç!
Mas, é só o começo!
Bu kadarla kalmıyor, bu sadece başlangıç.
E não é tudo, é apenas o começo.
Evet ama bu sadece başlangıç.
sim mas isto é só o começo.
Ama bu sadece başlangıç.
Isso é só o começo.
Bedenin önceden çok değişiklik geçirdi ama bu sadece başlangıç. Yeni bedenin başlangıcı.
O teu corpo já sofreu diversas alterações, mas foi apenas um começo - o começo da Nova Carne.
Bu sadece başlangıç, biliyorsun değil mi?
Isto é só o início, sabe?
Bu sadece başlangıç.
E isto é só o inicio.
Ve bu, bu sadece başlangıç.
E isto é só o começo.
- Bu sadece başlangıç.
E é só o começo.
- Aslında bu sadece başlangıç, sevgili Dawson.
Na verdade, é elementar, meu caro Dawson.
Bu sadece başlangıç.
Isto é só um começo.
Bu sadece başlangıç.
Nós ainda mal começámos.
Çünkü, bu sadece başlangıç.
Porque isto é apenas o começo.
Bu sadece başlangıç.
Isso é só o começo.
Sana kısa sürede bir kaç milyon dolar kazandırır. Ve bu sadece başlangıç.
Logo no começo dá, facilmente, meio milhão de lucro.
Bu sadece başlangıç.
Se ele realmente se quiser curar do vício, ele irá sofrer.
İşte, bu sadece başlangıç.
Bom, aqui está isto para começar.
Efendim, O'Brien'la aynı belirtileri gösteren yedi tane daha konuşma bozukluğu hastası var, ve korkarım bu sadece başlangıç.
Sr., Temos sete outros pacientes afásicos, mostrando os mesmos sintomas que O'Brien, e eu receio que seja só o começo.
Bu sadece başlangıç.
Isto é só o princípio.
Bu, sadece başka bir yerde yeni bir başlangıç.
É apenas um novo começo noutro local.
Bu sadece benim için bir başlangıç.
Isto é só o princípio, rapaz.
Bu sadece bir başlangıç.
Isto é só o começo do nosso trabalho.
Ve bu sadece kariyerinin başlangıcıydı.
E ainda só vimos o começo da carreira de Don Calogero.
Bu sadece başlangıç.
Isto é apenas o começo.
Bu sadece başlangıç.
Pode ser a coisa mais importante desde o caso Harry Gross.
Bu show sadece başlangıç.
O show está só começando.
İşte ben de o yüzden yakın ve ucuz olan şehirlere gidiyorum. - Bu sadece bir başlangıç.
claro, isso explica que vá a essas cidades primeiro, são as mais próximas e as mais baratas, é o começo.
Bu felaket sadece bir başlangıç!
Uma catástrofe total como esta é só o começo!
Bu sadece bir başlangıç.
Isto é apenas o início.
Bütün bu yaşadıklarımın sadece bir başlangıç olduğuna karar verdim.
Tinha decidido que isto era só o princípio.
Lahananın fiyatına inanabiliyormusun? mmmMMMmmm Örneğin, bu kitapta sadece "Başlangıç" ın bile 25 farklı yorumu veriliyor.
Já viu bem a que preço estão as couves? Por exemplo, ele dá 25 diferentes interpretações só da Genesis.
Aranızdan dört kişi zaten ayrıldı. Ve bu sadece bir başlangıç.
Quatro já desandaram... e é só o princípio.
Bu olayın altındayatan çok daha büyük bir sorun var. Bu gördüğümüz sadece başlangıç.
E ainda há questões bem mais sérias neste caso do que parece à primeira vista.
Doğal olarak sizi baştan aşağı muayene edeceğim tabii. Bu sorular sadece başlangıç.
É claro que o vou examinar com mais pormenor, mas isto é meramente um preliminar.
Ve bu sadece bir başlangıç.
E é apenas o início.
Mahkemeler hayatını alacak, ama bu sadece bir başlangıç olacak.
Os tribunais condenam-no à morte, mas isso será somente o início.
Aşçı, bu hikayenin sadece başlangıcı, Hastings.
A cozinheira é apenas o princípio do fio da meada.
Eğer onun en korkunç dövüşçü olduğunu düşünüyorsanız bu sadece bir başlangıç
Se tinha dúvidas porque é o lutador mais temido... Dê uma olhadela.
Ama bu sadece insanlığın bildiği en orijinal olmayan hareketin, "çiftleşme" diye bilinen şeyin başlangıcıydı.
Mas era apenas um prelúdio para o acto menos original de todos, o processo vulgarmente conhecido como cópula.
Ve bu sadece bir başlangıç.
E é só o começo. Tenho grandes planos.
bu sadece bir oyun 48
bu sadece 212
bu sadece bir rüya 16
bu sadece bir başlangıç 18
bu sadece bir formalite 16
başlangıç 29
başlangıç olarak 47
başlangıçta 85
bu sabah 343
bu sabah nasılsın 16
bu sadece 212
bu sadece bir rüya 16
bu sadece bir başlangıç 18
bu sadece bir formalite 16
başlangıç 29
başlangıç olarak 47
başlangıçta 85
bu sabah 343
bu sabah nasılsın 16
bu şarkı 23
bu sana 142
bu sana ders olsun 23
bu saçmalık da ne 22
bu saçmalık 450
bu sayede 46
bu saatte 37
bu saatte mi 92
bu şartlar altında 79
bu sahte 24
bu sana 142
bu sana ders olsun 23
bu saçmalık da ne 22
bu saçmalık 450
bu sayede 46
bu saatte 37
bu saatte mi 92
bu şartlar altında 79
bu sahte 24
bu sabah geldi 27
bu saçma 71
bu sana bağlı 53
bu sanki 45
bu sabah mı 20
bu sayılmaz 22
bu sana kalmış 47
bu şaka değil 41
bu şahane 17
bu savaş 27
bu saçma 71
bu sana bağlı 53
bu sanki 45
bu sabah mı 20
bu sayılmaz 22
bu sana kalmış 47
bu şaka değil 41
bu şahane 17
bu savaş 27