Calisiyordum tradutor Português
52 parallel translation
Hey Jabba, bak Jabba, sadece sana olan borcumu odemeye calisiyordum, sadece biraz dikkatim dagilmisti.
Ei Jabba... estava quase a pagar-te, mas tive alguns contratempos.
ve farkettim ki, seni herkes gibi yapmaya calisiyordum. Herkes gibi degilsin.
E eu apercebi-me que só tenho andado a fazer com que sejas igual a toda a gente e tu não és.
Hey! Size ulasmaya calisiyordum. Ve isinizi kurtarmak icin super bir fikrim var.
Tenho ligado e enviado emails e tenho boas ideias para salvar o seu emprego.
Tedbirli davranmaya calisiyordum.
Eu tentei ser proactivo.
Ben de sana bunu soylemeye calisiyordum.
Foi isso que tentei dizer-lhe.
Sen burada kurallarla kafayi bozarken ben disarida bunu yapani bulmaya calisiyordum.
Enquanto se preocupa com regras, estou lá fora à procura de quem fez isso.
Portland'da birileri icin calisiyordum iste.
Eu trabalhava para estes homens em Portland.
Son birkac gundur, bu yeri calisiyordum.
Nos últimos dias, andei a estudar esse local.
Seni uyandirmamaya çalisiyordum.
Eu estava a tentar não te acordar.
Ben de bunu söylemeye çalisiyordum. Eyaletimde yasayan Bay James Taylor... baraji kendi çikarlari için istemistir.
Estava pronto a dizer-vos que um homem no meu estado, sr. Taylor, queria esta barragem para lucrar.
Kameram sïkïstï ve düzeltmeye çalïsïyordum.
A câmara estava presa e eu ia arranjá-la.
Söylemeye çalisiyordum, efendim.
Tentei dizer-lhe.
Bir is üstünde çalïsïyordum.
Estava a trabalhar num caso.
Öncülük etmeye çalisiyordum.
Estava a tentar abrir caminho.
Atlatma haber yakalamaya çalisiyordum.
Esperava conseguir um exclusivo.
"Anna, ailesindeki yarayi onarmakla ugrasirken ben de abimle aramizdaki bagi yeniden kurmaya çalisiyordum". "Her ikimiz de kardes sevgisini hissetmek konusunda umutsuzduk".
A missão de Anna de curar a ferida na família do irmão não era diferente do meu desejo de restaurar os laços com o meu irmão, tão desesperados estávamos ambos de sentir amor.
Yaglayici madde kullanmaya çalisiyordum.
Estava a tentar usar um lubrificante.
Biliyor musun ben sadece KİBAR OLMAYA ÇALIŞIYORDUM!
Eu só estava tentando ser educada!
Ona benzemeye çalisiyordum.
É exatamente o que queria obter.
Biliyorum, ama sadece karyolayi almaya çalişiyordum. Satacaklarini biliyorum. Kasada ne var?
Eu sei mas, estou tentando entender eu sei que eles vão vender o que tem no cofre?
Siz hepiniz uyurken, ben çalisiyordum.
Enquanto estiveram todos a dormir, eu estive a trabalhar.
Likörü yutmaya çalisiyordum.
Estou a tentar manter a bebida cá dentro.
Tamam, seni arkada birakmaya çalisiyordum.
Tenho estado a evitar-te.
Yardimima ihtiyacin olana kadar seninle arama mesafe koymaya çalisiyordum ancak daha sonra o alçaklarin ne düsündüklerini duydum.
Estava a tentar manter-me afastado a não ser que precisasses da minha ajuda, e foi então que ouvi o que aqueles miseráveis estavam a pensar.
Ve ben sürekli yüzümü onun dudaklarina yaklastirmaya çalisiyordum ve o sürekli yüzünü uzaklastiriyordu...
Tentava aproximar meu rosto ao dele para beijá-lo, e ele só ficava afastando o rosto.
Ve o iyice hastalandiginda o çiz kekin kokusunu aramak için apartmanin koridorlarinda bir asagi bir yukari dolaniyor ve o kokuyu bulmaya çalisiyordum.
E quando ela ficou muito doente, eu costumava vagar pela entrada do prédio. Subindo e descendo as escadas, procurando aquele cheiro de torta de queijo.
Ben de tam bunu açiklamaya çalisiyordum.
Era isto que estava a tentar explicar.
Bir sekilde karsinizdakinin içine islemeniz gerekir. Clairol'un saç boyasi kampanyasinda çalisiyordum. Firmaya, genç seyleri gösterme fikrini satmayi basardim.
Trabalhei para a tinta de cabelo Clairol e vendi-lhes a ideia de mostrar juventude com o lema : "Deixa-me ser eu mesma"
Piyasaya ilk girdigimde, reklamcilik sektöründe ters giden her seyi temsil eden bir sirkette çalisiyordum. sirketin sahibi, tek kelimeyle ahlaksiz biriydi. Müsteri kaybetmemek için her seyi yapardi.
Entrei no ofício numa agência que representa todo o mal do negocio publicitário dirigida por um tipo sem escrúpulos capaz de fazer qualquer coisa para manter um cliente fazia qualquer coisa para conseguir um cliente e básicamente mostrava desprezo por todo o departamento criativo
Yani kadinlar hakkinda konusan kadinlar sizin eseriniz miydi? "Kadin, üç hafta önce ilani kesip kizina vermis ve" iste sana bunlari anlatmaya çalisiyordum. " demis.
"Meu Deus, eu rasguei o anúncio, e dei-o à minha filha há 3 semanas, e disse-lhe :" Isto era o que eu tentava dizer-te! "
Sadece sana ulaşmaya çalişiyordum.
- Justin. - Eu sei. Eu sei.
Sadece nazik olmaya çalisiyordum. Arabamdan insin diye hani.
Só estava a tentar ser simpático para que ela saísse do meu carro.
Bankada calisiyordum.
Trabalhava num banco.
Ekipteki ilk yilimdi eyalet bölümünde çalisiyordum ve ortagim kafayi siyirmisti.
Era o meu primeiro ano no cargo, estava na Divisão do Valley, e o meu colega passou a grande velocidade.
Christian, Sully'den borç para aldigi siralarda Arizona'da tibbi bir firmada çalisiyordum.
Quando o Christian pediu emprestado o dinheiro ao Sully, eu estava a estudar remédios farmacêuticos no Arizona.
Hayata yeni alisiyordum ve bunun için çok çalisiyordum bu nedenle baski hissediyordum.
Estava apenas a tentar viver... aquilo que trabalhei tanto para conseguir, e eu senti a pressão.
Seni korumaya çalisiyordum.
Estava a tentar proteger-te.
Ben sadece bir hata yapmandan seni korumaya çalisiyordum.
Estava a tentar proteger-te de cometeres um erro.
Kardes kardese söylüyorum yalnizca yardim etmeye çalisiyordum.
Irmão para irmão, Estava só a tentar ajudar.
Bizimkileri götürmeye çalisiyordum.
Lá estava eu a tentar despachá-los.
Bizimkileri götürmeye çalisiyordum ama küçük bir sorun vardi.
Estava a tentar fazer com que eles se fossem embora, mas havia um pequeno problema.
Ben de tam düzeltmeye calişiyordum.
Estava a tentar arranjá-lo.
Seni korumaya çalisiyordum.
- Queria proteger-te.
Durumumuzu düzeltmeye çalisiyordum, Lip.
Estava a tentar melhorar a nossa situação, Lip.
Sana telefonundan ulasmaya çalisiyordum.
Andei a chamar-te pelo telemóvel.
Psikopat olmadiginizdan emin olmaya çalisiyordum.
Apenas quis certificar-me que não eras um psicopata qualquer.
Ailemi korumaya çalisiyordum.
Estava a tentar proteger a minha família.
Sana bunu anlatmaya çalisiyordum Liz.
É isso que estou tentar dizer-te, Liz.
Onlari... Bekle bir saniye. Bağ kurmaya çalisiyordum.
Estava a tentar pertencer ao grupo, a tentar ligar-me.
Ablami korumaya çalisiyordum sadece.
Só queria proteger a minha irmã.
Onu provoke etmeye çalişiyordum.
Eu sei que estava a tentar provocá-la.
çalışıyordum 70
çalışıyorum 310
çalışma 18
çalışıyor 250
çalışmak 46
çalışıyorsun 24
çalış 161
çalıştım 51
çalışmıyor 158
çalıştı 29
çalışıyorum 310
çalışma 18
çalışıyor 250
çalışmak 46
çalışıyorsun 24
çalış 161
çalıştım 51
çalışmıyor 158
çalıştı 29
çalışıyor musun 55
çalışıyoruz 40
çalışacağım 46
çalıştır 90
çalışkan 20
çalışmaya 17
çalışırım 44
çalışın 67
çalışmaya devam 20
çalışmıyorum 33
çalışıyoruz 40
çalışacağım 46
çalıştır 90
çalışkan 20
çalışmaya 17
çalışırım 44
çalışın 67
çalışmaya devam 20
çalışmıyorum 33