Kendime dedim ki tradutor Português
306 parallel translation
Ben de kendime dedim ki...
E disse a mim mesmo,
Kendi kendime dedim ki : "Tam Lucy'ye göre biri."
Disse para comigo : "Esse Leeson é o homem ideal para a Lucy."
Dün gece kendi kendime dedim ki, " Sevimsiz, yani Bay Lovett...
Disse a mim próprio : "Lovey, Sr. Lovett..."
Tam dalïsa geçmeden önce, kendi kendime dedim ki :
Antes de iniciar o mergulho, só pensava numa coisa :
- Yoldan gelirken tarlada kesilmiş odunlar gördüm. Kendi kendime dedim ki :
- À medida que subia aquela estrada, vi um carregamento de lenha no campo e disse para mim mesmo :
Kendime dedim ki, " Gitmedi.
Pensei : "Ele não foi".
Yargıcın suratına tükürdüğünü duyunca kendime dedim ki, kafadar, sağlam biri.
Quando ouvi que cuspiste na cara ao juiz... disse a mim mesmo : "Um amigo... um tipo às direitas".
Ama kendime dedim ki, "Louis, efendi ve görmüş geçirmiş birisidir... -... her zaman efendi olmuştur." - Teşekkür ederim.
Mas disse a mim mesmo : "O Louis é um bom amigo e um homem vivido."
Ben de kendime dedim ki, "Neden eski dostum, Louis Mazzini'yle bir zamanlar ateşin başında kestane kızartıp neşeli günler geçirdiğimiz adamla konuşmuyorum."
"com quem nos divertíamos a assar castanhas na lareira."
Her zaman öyle. Bu yüzden kendime dedim ki -
Foi por isso que disse a mim mesmo...
Senfoni Sarayı'na uğramıştım ve kendi kendime dedim ki :
Eu estava passando aqui em frente e pensei :
Polis merkezinde seni ilk gördüğümde kendi kendime dedim ki :
Quando entrou na esquadra, disse para comigo :
Dün gece seni gördüğümde, kendi kendime dedim ki :
Quando te vi, ontem à noite, disse a mim mesma :
Ben de kendi kendime dedim ki...
Então, pensei...
Kendi kendime dedim ki, kesin Gouard'ların işi.
Tenho certeza de que foi um golpe dos Gouard.
- Kendi kendime dedim ki Alman Büyükelçiliği'nde ataşe olsam..
- Disse-me a mim mesmo se eu fosse adido na Embaixada Alemã...
Kendi kendime dedim ki :
E disse a mim mesmo :
Kendi kendime dedim ki, "Bill Starbuck, ismin bu iskemlenin arkasına yazılmış."
Disse a mim mesmo : "Bill Starbuck, o seu nome está escrito nesta cadeira."
Kendi kendime dedim ki "Artık güzel kadınlar seyahat etmiyor mu?"
Pensei : Mulheres bonitas não viajam?
Subay olmaya alışmaya başlamıştım ve hastaneye getirildiğimde önce erlerin, sonra da subayların koğuşuna bir göz attım ve kendi kendime dedim ki, "Bir süre için subay olmaktan birşey çıkmaz."
Acostumei-me a ser um comandante e quando cheguei ao hospital olhei para a enfermaria dos soldados e para a dos oficiais e disse cá para mim : "Vamos continuar com a farsa mais algum tempo."
Kendi kendime dedim ki ; "Bu kadar yeter Venezuela'da yeterince kaldın."
Disse para mim mesmo : "Gualtiero, meu rapaz, chega de Venezuela."
Ve kendi kendime dedim ki :
E disse para comigo mesmo :
Sana bakıp bakıp kendi kendime dedim ki :
Muitas vezes, olhei pra você, pensando :
Orada öylece durup Tanrı'ya isyan etmemek için kendimi tuttum ve kendi kendime dedim ki :
Fiquei ali parado, com ideias de blasfemar e pensei :
Seni görür görmez, kendime dedim ki,
Quando te vi, disse cá para comigo,
Ben arabayi park ettim ve o polisleri gördüm. Sonra kendi kendime dedim ki, "Burada Bonnie'ye bir zarar gelebilir."
E eu a um certo momento vi a polícia à porta... e disse para mim, "a Bonnie pode ficar ferida."
Bilirsin uyandığımda, veşu silahın tam suratıma dayandığını gördüğümde ve seni silahın ucunda görünce Kendi kendime dedim ki : "Miller, bir inç bile kıpırdarsan, ölü bir adam olursun."
Quando acordei e vi a arma apontada à minha boca e você do lado de lá, disse cá p'ra mim : "Miller, mexes um cabelo e és um homem morto".
İşte, sabah olduğunda kendi kendime dedim ki
Aí, de manhã, eu repetia para mim mesmo
O zaman kendime dedim ki,
Eu também, e disse a mim mesmo :
Geçen hafta kendi kendime dedim ki ; " Arturo, sen bir salaksın.
Na semana passada, disse a mim mesmo : "Arturo, és um tolo."
Kendime dedim ki : ... "Olay budur!"
"Ela quer realmente que eu a beije!"
Yaklaşık 25 yıI önce buradan asla çıkamayacağımı gördüğümde... kendi kendime dedim ki : "Kid" dedim...
Há cerca de 25 anos atrás... quando vi que não conseguia sair deste lugar... disse a mim mesmo, "Kid", disse eu :
Başlangıçta öyle yaptım, ama sonra kendi kendime dedim ki ; "Hayır, bu hiç de dürüstçe değil."
Preenchi o primeiro, mas disse a mim mesmo : "Isso não é honesto."
Kendi kendime dedim ki :
Eu digo :
" Ve seni gördüğüm zaman, kendi kendime dedim ki,
E no instante que a vi, disse para mim mesmo,
Birkaç gündür seni görmedi. Kendi kendime dedim ki : " Bugün Pazar.
Não te vê há uns dias, e assim... assim pensei, hoje é domingo, vou ver a nossa única filha... e levar-lhe-ei as suas coisas.
Biraz önce... kapı çalmıştı, kendi kendime dedim ki...
A campainha tocou, e eu disse : "Deve ser o Allan e a..."
Geçen hafta gelmediğiniz için, kendi kendime dedim ki hanımefendi genellikle Çarşambaları geliyor her ne kadar böyle bir havada insanlar evlerinde oturmayı yeğleseler de.
Como não veio a semana passada, disse para comigo : Geralmente, a menina vem à quarta-feira, embora, com este tempo, as pessoas prefiram ficar em casa.
Bu yüzden kendi kendime dedim ki eğer arabayı kaldırabilirsem kapıyı da açabilirim, diye düşündüm.
Foi quando pensei, se eu conseguisse levantar o carro, então conseguia abrir a porta.
Yaklaştığınızı görünce kendi kendime dedim ki :
Quando a vi aproximando, disse cá para mim :
Seni ilk gördüğüm zaman, kendi kendime dedim ki..... bu kız utangaçlık hastalığı olan biri olsa da..
A primeira vez que te vi, disse cá para mim, disse...
Sonunda kendime o kadar kızdım ki, şöyle dedim...
Finalmente, fiquei tão chatedado, que disse para mim : " Olha...
Kendi kendime dedim ki, " Bunu o gelene kadar sakla.
Claro que vi logo que era a tua sombra assim que a vi, e disse a mim mesma, vou guardá-la para ele até ele voltar.
Dedim ki kendi kendime :
Está bem, renunciarei aos doces... mas só a partir de amanhã. Disse a mim mesmo :
Sonunda, dedim ki kendime, "Lizzie Curry, kendine gel."
Finalmente, disse a mim mesmo : "Lizzie Curry, sai desta."
Bu yüzden kendi kendime... Bu günlerde kendi kendime çok konuşur oldum dedim ki "Bayan McKay gibi eski bir dosta bunu yapmak hiç hoş değildi."
Então disse a mim mesmo, tenho falado muito sozinho hoje em dia, e disse, esta não é uma boa maneira de tratar uma amiga.
Dedim ki kendi kendime :
Esta manhã disse para comigo
Orada hâlâ, elimde taş dolu bir kova ile dikiliyor ve kara talihime bakıyordum. O anda kendime bir söz verdim. Dedim ki :
Ali parado, com um balde cheio de pedras, lembrando a minha velha e triste idade, e ali mesmo jurei :
Dedim ki kendi kendime, "Oğlum Ralph, bu aranıyor arabadan çıktığımızda, tek yapman gereken arkadan sessizce yanaşıp, kafasına vurman ve sonra da çalılıkların arasından fırlayan birinin saldırdığını bildirmen."
Eu pensei " Ele está a pedi-las. só tens de ir por trás e chegar-lhe. E depois dizer que uma pessoa por trás dos arbustos nos atacou.
Evet. O zaman kendi kendime dedim ki...
Eu pensei para comigo :
Yolun yarısında dedim ki kendi kendime ;
Ia a meio da igreja quando pensei :