Kim bilebilir ki tradutor Português
332 parallel translation
Kara Tepeler'de ne olduğunu kim bilebilir ki?
Quem sabe o que se pode encontrar em Black Hills?
Aşık olan bir erkeğin ne yapacağını kim bilebilir ki?
Quem sabe o que um homem apaixonado poderá fazer?
Fakat bu tür bir şey için kim bilebilir ki?
Mas com aquela coisa, quem sabe?
Doğuşu, ölümü... bütün bunları kim bilebilir ki.
Quando nasces, quando morres, tudo isso.
Gidip gel kim bilebilir ki?
"Segue em frente, segue, segue". Quem sabe, quem sabe?
kim bilebilir ki?
Quem sabe, quem sabe?
Önümüzdeki birkaç yıl ne getirecek, kim bilebilir ki?
Quem sabe o que os próximos anos podem trazer?
Kim bilebilir ki.
Pensa que sou uma tola.
Ama yarından sonrasını kim bilebilir ki Jean-Pierre?
Mas depois de amanhã, quem sabe, Jean-Pierre?
Kim bilebilir ki?
Sabe-se lá...
Kaynağını kim... kim bilebilir ki?
Quanto à sua origem, quem sabe?
Kim bilebilir ki?
Nunca se sabe.
Bu çocuğun kafasından neler geçiyor kim bilebilir ki, değil mi?
Quem sabe o que se vai na cabeça dele?
Kim bilebilir ki? Çok uzun zaman geçmiş. Dünyanın en iyi biralarının bazıları, Meksika'dandır.
Algumas das melhores cervejas vêm do México.
Neye inanacaklarını kim bilebilir ki?
Quem sabe no que acreditarão?
Kim bilebilir ki, Henry?
Quem ia saber, Henry?
- Onların da bizi görebileceğini kim bilebilir ki.
- Quem sabe eles também nos consigam ver.
Neden bir hançer istediğini kim bilebilir ki?
Como iria alguém adivinhar o que ias fazer com a espada?
Kim bilebilir ki? Belki bahsi geçen çiftliği alırsınız ve işe sığır ticaretiyle başlarsınız. İnsan yaşamına verdiğiniz bu değerle, bu bozkırların baronlarından biri olabilirsiniz!
Talvez não possa comprar o rancho Cannon e começar no ramo do gado... porque uma atitude como a que ele e você tem... pode chegar a ser um dos barões desta pradaria... e ter sua foto na 1ª ou na 3ª página nos jornais de Chicago.
Kim bilebilir ki?
Quem sabe?
- Kim bilebilir ki?
- Quem sabe?
Nerede olduğunu kim bilebilir ki?
Sabe-se lá onde ele está, porra!
Kimin nasıl bir dilek dileyeceğini kim bilebilir ki?
E você, o que é que acha?
Onun savaşa girmek istemediği için desteklediklerini umut ediyorum. Ama bir demokratın aklından geçenleri kim bilebilir ki?
Queria pensar que é porque... não querem que os Estados Unidos entre na guerra, mas quem sabe como pensa um democrata?
Kim bilebilir ki?
O quê? Quem sabe?
Hem seçilebileceğimi de kim bilebilir ki?
E quem sabe se eu serei eleita afinal?
İnsanların neden birilerine kafayı taktığını kim bilebilir ki?
Quem sabe porque que é que as pessoas ficam obsessivas?
Kim bilebilir ki ne olduğunu?
"E quem sabe o que se passa?"
Bu işler nasıl başlar kim bilebilir ki?
Sabe-se lá como começam estas coisas!
Ben yokken tehlikeye düşebileceğini kim bilebilir ki?
Quem sabe os problemas em que te irás meter sem mim.
Kocanız bu konuyu sizin bilmenizi istemediyse, bu benim için de geçerli. Çok gizlilik gerektiren görevi nedeniyle herkesten sakladığı gerçekleri, kim bilebilir ki?
Se o seu marido acha oportuno nada divulgar sobre este assunto, não me cabe a mim, que soube dos factos sob o mais rigoroso sigilo, contar-lhe aquilo que ele calou.
Nasıl oldu bilmiyorum, Kim bilebilir ki.
Como isso acontece? Quem sabe? Mas aconteceu.
On yıl içinde, kim bilebilir ki.
Daqui a dez anos, quem sabe?
Ama kim bilebilir ki?
Talvez seja.
Bunu ondan daha iyi kim bilebilir ki?
Quem, melhor do que ela, poderia saber?
Senden iyi kim bilebilir ki?
Quem o conhece melhor do que tu?
Bir kadının aklından neler geçtiğini kim bilebilir ki?
Quem é que pode saber o que passa na cabeça de uma tipa?
Böyle şeylerin nasıl olacağını kim bilebilir ki?
Sabe-se lá o que pode acontecer neste encontros!
Kim bilebilir ki!
Ninguém o sabe!
Geleceğin ne getireceğini kim bilebilir ki?
Quem sabe o que o futuro nos traz?
Kim bilebilir ki?
Como pode alguém saber?
Kim bilebilir ki? Bu yıl havalar çok acayip gidiyor.
O tempo está maluco.
Tüm bu çılgınca şeylerin nedenini kim bilebilir ki?
Quem sabe porque foi que aconteceram todas estas coisas estranhas?
Zamanın ne getireceğini kim bilebilir ki?
Com o tempo, quem sabe o que acontecerá?
Yani, demek istiyorum ki, bunu kim bilebilir?
Quero dizer, quem pode afirmar se é ou não?
Ama kim kesin olarak bilebilir ki?
Mas quem é que tem a certeza?
Ama belki de, sadakatsiz eşinin gitmesine... engel olabilmek umuduyla. Kim bilebilir ki?
Quem sabe?
Bunu kim bilebilir ki?
Perdeu a ferradura e magoou o casco.
Başka kim bilebilir ki?
Quem mais podia saber?
- Kim bilebilir ki?
- Quem vai saber?
Hangisi doğru hangisi yalan, kim bilebilir ki?
Sabe...