Mesajınız var mı tradutor Português
91 parallel translation
Evet efendim. Mesajınız var mı acaba?
Quer deixar algum recado?
Bir mesajınız var mı?
Quer deixar algum recado?
Bir mesajınız var mıydı?
Mais alguma mensagem?
Mesajınız var mı?
Alguma mensagem?
Ona bir mesajınız var mı?
Tem alguma mensagem para ela?
Mesajınız var mı?
Quer deixar mensagem?
- İletilecek bir mesajınız var mı?
- Dou-lhe uma mensagem?
Barona bir mesajınız var mı?
Quer transmitir uma mensagem ao Barão? - Sim!
Bu akşam dışarıda, mesajınız var mı?
Ela não está. Algum recado?
Mesajınız var mı?
Quer deixar recado?
- Mesajınız var mı?
- Alguma mensagem?
Mesajınız var mı?
Quer deixar um recado?
Mesajınız var mı?
Talvez possa ficar com um recado?
Takiama için bir mesajınız var mı?
Tem alguma mensagem para Takiama?
- Mesajınız var mı?
- Quer deixar recado?
Mesajınız var mı, Bayan O'Connor?
Quer deixar uma mensagem, Sra. O'Connor?
Bir mesajınız var mı?
Quer deixar recado?
Mesajınız var mı?
Quer deixar recado? - Olá, Morty!
Mesajınız var mı?
Quer deixar recado para ela?
Johnny Smith'e gönderecek bir mesajınız var mı?
Tem comentários directos sobre Johnny Smith?
Mesajınız var mı acaba?
Quer deixar recado?
- Mesajınız var mı?
- Pode deixar uma mensagem?
Bir mesajınız var mı?
Deseja deixar algum recado?
Seyirciler için mesajınız var mı?
Uma mensagem para o público?
Mesajınız var mıydı?
Quer deixar uma mensagem? Não.
Bir mesajınız var mı?
Quer que lhe dê algum recado?
Merak ediyorum, Helena'ya mesajınız var mı?
As suas mensagens seriam enviadas para a Helena?
Bir mesajınız var mı? Şimdi vuruş sırası Dallas McPherson'da.
Dallas McPherson vai...
Sizin ona bırakmak istediğiniz bir mesajınız var mı?
Há uma mensagem que gostaria de deixar para ele, Senhor?
Florio şu anda burada değil, mesajınız var mı?
O Florio agora não está. Quer deixar mensagem?
- Anneme bir mesajınız var mı?
Tem alguma mensagem para a minha mãe?
Mesajınız var mı?
Posso deixar mensagem?
Örgüte bir mesajınız var mı?
Tem alguma mensagem para esse grupo?
Pakistan halkı için bir mesajınız var mı?
Que mensagem tem para o povo do Paquistão?
Herhangi bir talimat ya da mesajınız var mı efendim?
Tem alguma instrução ou mensagem?
Mesajınız var mıydı?
Quer deixar mensagem?
Kraliçeye mesajınız var mı?
Alguma mensagem para a Rainha?
Ona bir mesajınız mı var?
Acredito que tenha uma mensagem para ele?
Şu anda vücudum aklımın yanında. Sinyal sesinden sonra adınızı ve mesajınızı bırakın, şok terapim biter bitmez sizi ararım. İçeride ne işin var?
Ao sinal, deixe o seu nome e mensagem, e eu entrarei em contacto consigo, mal a minha terapia de choque acabe.
Pekala İyi Arkadaş'lar, bugünlük İyi Arkadaş Şov'umuz bu kadar... ama bir yere ayrılmayın... çünkü size çok önemli bir İyi Arkadaş... mesajımız var.
Muito bem, Bonzinhos, este foi o nosso programa de hoje... mas não se vão embora... porque temos um recado Bonzinho... só para vocês.
Mesajım var mı diye bir bakar mısınız lütfen?
Algum recado? Quer verificar?
Mesajınız var mı?
- Quer deixar recado?
Mesajınız var mıydı?
É a Sra. Joffe.
Size ulaşabileceği bir numara var mı ya da bir mesajınız?
Ela pode ligar-lhe para algum lugar ou quer deixar mensagem?
Arkadaşınız Max için bir mesajım var.
Tenho uma mensagem para o teu amigo Max.
Başkan için bir mesajınız mı var?
Tem uma mensagem para o Vice-Conselheiro?
- Bir mesajınız var. - Mesaj mı?
- Tenho um recado para si.
Şu anda burada değil, Mesajınız var mı?
Ela não está!
Kral'dan kızınıza mesajım var. Özel olarak.
Tenho uma mensagem do Rei, para a vossa filha, e apenas para ela.
Onunla tanıştığım ilk günü hatırlıyorum... 47 mesajınız var.
Lembro-me da primeira vez que a vi. Tem 47 mensagens.
Aslında süper havlamamla sizi çıktığınız deliğe geri göndermeliyim ama size canlı olarak ihtiyacım var. Çünkü yeşil gözlü adama, benden bir mesaj götürmenizi istiyorum.
Podia usar o meu super-latido para vos mandar de volta para o buraco de onde vieram, mas preciso de vocês vivos, porque tenho uma mensagem para levarem ao Homem dos Olhos Verdes!