Otur oraya tradutor Português
144 parallel translation
- Otur oraya.
- Fica onde estás.
Otur oraya Berbat durumdalar. Altısının da çekilmeleri lazım.
Senta-te.
Hadi, otur oraya.
Nos sentamos aqui.
Otur oraya! Siz de oturun, hem de hemen!
Sentem-se todos!
Otur oraya genç adam.
Sente-se ali, jovem.
- Otur oraya, evlat.
- Senta-te.
- Otur oraya.
- Senta-te aí.
Otur oraya.
Senta-te.
Otur oraya!
Senta-te!
Otur oraya! - Kapa çeneni!
Acalmem-se.
Otur oraya, mankafa.
Senta-te, palerma.
Yürü. Yürü. Otur oraya!
Senta-te aí!
Otur oraya, otur.
Senta-te. Senta!
Otur oraya, sen.
Senta-te ali, tu.
Yalnız otur oraya.
Senta-te aí.
Hadi, oraya otur.
Toma. agora senta-te ali.
- Oraya otur.
- Sente-se ali.
Oraya otur.
Senta-te na cama.
Benimle gel, oraya otur.
Sente-se aqui.
Oraya geç ve otur, ulan.
- Não conseguirão escapar.
Oraya otur ve uslu ol.
Sente-se aqui, comporte-se.
Oraya otur.
Senta-te ali.
Oraya dön, otur ve burnundan nefes al. Bırak da dergimi okuyayım.
Volte pra lá, sente-se, respire pelo nariz e deixe-me ler minha revista.
Nereye istiyorsan oraya otur.
Senta-te onde quiseres.
Sen oraya otur, ben de buraya oturayım.
Sente-se ao meu lado!
- Git, oraya bir yere otur işte!
- Onde? - Acolá, não interessa onde.
Bak orada bir yer var oraya otur.
Tens ali um lugar vago. Vai e senta-te.
Geç oraya otur.
Sente-se.
- Oraya otur.
- Senta-te agora.
Oraya otur.
- Vamos, Bo.
- Oraya halı sereriz. Otur.
Pomos uma carpete.
Raymond, oraya otur, Mr. Babbitt, Masanın diğer tarafına.
Raymond, sente-se ali. Sr. Babbitt, do outro lado da mesa.
- Git ve oraya otur.
- Vai sentar-te.
Tamam, oraya otur.
Bem, sente-se lá.
Oraya otur.
Senta-te aqui.
Oraya otur.
Sente-se aqui.
Garth, oraya otur.
Garth, deixa-te estar.
Sen oraya otur.
Senta-te aí.
Git oraya otur.
Sente-se ali.
Oraya otur.
Não te mexas.
Sen oraya otur. Ben de buraya.
Sentas-te ali e eu aqui.
Oraya otur.
Senta-te aí.
Git oraya otur. Git, oraya otur. Haydi çabuk.
Tu, vai para ali sentar-te, mexe-te.
- Oraya otur.
- Sente-se além.
Beni seviyorsan otur kucağıma fakat elini koyma oraya.
Sente-se no meu colo Se me ama, sente-se no meu colo. Mas não ponha a mão. Naquele lugar
Otur oraya.
Encoste-se para trás.
Kaldırımda otur. Oraya gelip seni bindireceğim.
Senta-te no passeiro, eu vou dar a volta e abrir-te a porta.
Oraya otur, ben de gidip başka şeyler yapayım.
Senta-te aqui, e eu vou fazer outra coisa.
Otur oraya.
Sentem-se.
Çok rahattır. - Jewel, sen oraya otur.
Jewel, tu sentas-te aí.
- Oraya git ve otur. - Git.
- Vai para ali e senta-te!
oraya 298
oraya git 101
oraya gidiyorum 49
oraya geliyorum 69
oraya gidelim 54
oraya gitmek istemiyorum 20
oraya koy 38
oraya gidemezsin 37
oraya bak 56
oraya gitmeliyiz 19
oraya git 101
oraya gidiyorum 49
oraya geliyorum 69
oraya gidelim 54
oraya gitmek istemiyorum 20
oraya koy 38
oraya gidemezsin 37
oraya bak 56
oraya gitmeliyiz 19
oraya gidin 38
oraya geç 17
oraya gitme 62
oraya otur 27
oraya gittim 26
oraya hiç gitmedim 28
oraya gitmeyin 17
oraya gidemem 20
oraya giremezsin 27
oraya girme 29
oraya geç 17
oraya gitme 62
oraya otur 27
oraya gittim 26
oraya hiç gitmedim 28
oraya gitmeyin 17
oraya gidemem 20
oraya giremezsin 27
oraya girme 29