Suç bende tradutor Português
168 parallel translation
Suç bende.
A culpa é minha.
Suç bende. Çok konuşuyorum.
Eu falo demais!
O halde suç bende.
Então, o defeito está em mim.
Demek suç bende?
- Então a culpa é minha?
Size saçma geliyorsa, suç bende mi?
Tenho culpa se aquilo não faz sentido?
- Saçma, suç bende.
- Tretas, é minha.
- Suç bende.
- A culpa é minha.
Suç bende değildi!
Não tive culpa!
Bütün suç bende.
Sou o culpado.
Gerçi suç bende değil esprin harikaydı.
Mas não foi culpa minha, tu és tão engraçado.
Kusura bakmayın, suç bende!
Desculpe, a culpa foi minha!
Ama suç bende değildi ki.
Não tive culpa.
Peki suç bende değilse nerede?
Mas se a culpa não está comigo, com quem está?
Geç kaldığım için özür dilerim. Suç bende.
Desculpem estar atrasado, a culpa é minha.
Amirleri onu yanlış bilgiyle işe göndermiş sonra da "Suç bende değil" demişler.
Mandam-na investigar, informam-na mal, e depois não têm culpa.
Suç bende. "Dost olalım" konuşmasını yapan bendim.
A culpa foi minha. Tinha de fazer o grande discurso do "vamos ser amigos".
Bütün suç bende, onu yanlız bırakmamalıydım.
A culpa é minha. Não a devia ter deixado só na casa de banho. - Devias ter ficado com ela.
Suç bende. Özür dileyen benim, tamam mı?
Sou eu quem está a pedir desculpa, certo?
Suç bende.
E a culpa é minha, sim.
Kesinlikle! Bütün suç bende!
Exacto, a culpa é toda minha.
- Yani, suç bende mi?
- Agora, a culpa é minha?
Suç bende Sayın Yargıç.
A culpa é minha, juíza.
- Suç bende değil, anne.
- Eu não tenho culpa, mãe.
Suç bende değil. Beni kaçırdı ve böğürtlenli gözleme yemeye zorladı.
Não tenho culpa, ele sequestrou-me e obrigou-me a comer panquecas.
Periler beni boğa gibi buluyorsa suç bende mi?
Não tenho culpa que me achem um garanhão.
Yani, suç bende mi oldu şimdi?
- Tão agora isto minha falta é?
- Suç bende, efendim. Milli Muhafızlar saat ikide bizi tahliye etmek istemişti. Ama teknemi bağlamam gerekiyordu Çıktığımızda göz gözü görmüyordu.
A culpa é minha, a Guarda Nacional quis evacuar-nos às 14h00, mas queria amarrar o meu barco.
Suç bende mi yani? Çocukları yetiştirmeni istedim diye?
Oh, então eu sou o mau da fita, só porque te quis...
Buraya kadar. Suç bende değil.
Isso não é a minha culpa.
! - Suç bende değil.
- A culpa não é minha!
Yani suç bende mi?
Então, a culpa é minha?
- Hayır, suç bende.
Não, não, foi culpa minha. OK?
Lanet olası ağabeyim geberdi diye suç bende mi?
Que culpa tive eu que o meu irmão morresse?
Suç bende.
É culpa minha.
Suç bende.
vergonha para mim.
- Evet, suç bende.
- Bem, querida, a culpa não é minha.
Suç bende.
Isto é culpa minha.
- Ne, suç bende mi?
- O quê, sou eu?
Yani, suç bende.
O erro foi meu.
- Suç bende değil.
- Não é culpa minha.
Suç bende değil.
Não tenho culpa.
Bende de suç var.
Acho que a culpa também é minha.
Ama sorun çıkarsa suç parfümde, bende değil.
Mas se houver distúrbios, a culpa não é minha, é do Indiscreet.
Sanırım suç bende.
- Exagerou na comida.
Suç biraz da bende, Bayan Kimberly.
Sou em parte culpada, Miss Kimberly.
Suç bende... seni anlıyorum. - Özür dileme.
- Desculpa.
Suç bende, onu buraya ben getirdim.
A culpa é minha. Eu...
- Suç bende o zaman.
Erro meu.
Hayır. Suç hep bende.
A culpa é sempre minha...
Suç bende mi?
Culpa minha?
Suç kanıtının bende olduğunu düşündüğü için de benim peşime düştü.
E veio atrás de mim porque pensou que eu tinha provas que o incriminavam. Certo.
bender 52
bende seni seviyorum 38
bende 490
benden 238
benden bu kadar 130
bende de var 25
benden uzak dur 398
bende seni 17
bende yok 35
benden ne istiyorsun 357
bende seni seviyorum 38
bende 490
benden 238
benden bu kadar 130
bende de var 25
benden uzak dur 398
bende seni 17
bende yok 35
benden ne istiyorsun 357
bende var 92
benden hoşlanıyor musun 28
benden olsun 24
benden sana 27
benden nefret ediyor 82
benden korkuyorsun 19
benden korkma 17
bende geliyorum 21
benden kaçamazsın 31
benden hoşlanıyorsun 20
benden hoşlanıyor musun 28
benden olsun 24
benden sana 27
benden nefret ediyor 82
benden korkuyorsun 19
benden korkma 17
bende geliyorum 21
benden kaçamazsın 31
benden hoşlanıyorsun 20