Öyle diyorsan öyledir tradutor Português
184 parallel translation
- Öyle diyorsan öyledir sevgilim.
- Se tu o achas, querido.
Öyle diyorsan öyledir.
Não há mais a fazer.
- Tamam, öyle diyorsan öyledir... Beni dinleyin!
Ouçam-me!
Sen öyle diyorsan öyledir, büyükanne.
Se, se o dizeis, avó.
- Makyaj masasında görmüştüm. Oraya koymuştum. - Öyle diyorsan öyledir.
Estava na mesinha, eu vi-o.
Öyle diyorsan öyledir. Sen duygularına değer veriyorsun ama ben burada kalıp onları bulmayı bekleyemem.
Como gostaria, já que os valoriza, mas não posso esperar aqui para achá-los.
Öyle diyorsan öyledir, komutanım.
Já que o diz, Senhor.
Öyle diyorsan öyledir, Doc.
Você é que sabe, Doutor.
Öyle diyorsan öyledir anne.
Se assim o dizes, mãe.
Evi yok edip ortadan kaybolmuş. Öyle diyorsan öyledir. Ben orada değildim.
Os tornados se formam quando há frentes tormentosas, mas resulta que aquele dia em Kansas não havia nenhum.
Öyle diyorsan öyledir.
Fala a gíria.
- Öyle diyorsan öyledir.
- Se tu o dizes.
Tamam, tamam. Öyle diyorsan öyledir.
Está bem, tu lá sabes.
Öyle diyorsan öyledir.
Vou ter de acreditar na tua palavra.
Oh, evet, öyle diyorsan öyledir.
Pois, se tu o dizes.
Öyle diyorsan öyledir.
- Se assim o diz...
Öyle diyorsan öyledir.
Se tu o dizes, então...
- Rüzgar mı? - Öyle diyorsan öyledir.
Vento?
- Öyle diyorsan öyledir.
Se tu o dizes.
Öyle diyorsan öyledir.
Se tu dizes, está certo.
Evet. Öyle diyorsan öyledir, Ralph.
- Tu é que sabes, Ralph.
Öyle diyorsan öyledir.
Se tu o dizes.
- Öyle diyorsan öyledir.
- Tu é que sabes...
Sen öyle diyorsan öyledir.
A mãe é que sabe.
Öyle diyorsan öyledir Grace.
Se tu o dizes Grace.
Sen öyle diyorsan öyledir Superfly.
Como queira, estiloso.
- Öyle diyorsan öyledir.
- Se o diz.
Öyle diyorsan öyledir Hutch.
- Como queiras, Hutch.
Öyle diyorsan öyledir.
- Se tu o dizes.
- Öyle diyorsanız öyledir.
- Está correcto?
Öyle diyorsanız öyledir.
Se você o disser.
Sen ne adammışsın, be? Öyle diyorsanız, öyledir, efendim.
- Você é uma boa peça, não é?
- Öyle diyorsanız öyledir senyor.
- Se assim o diz, señor...
Siz öyle diyorsanız öyledir.
Acredito na sua palavra, quanto a isso.
- Çoğu insan yaşamak ister. - Öyle diyorsanız öyledir.
- A maioria das pessoas gosta de viver.
Öyle diyorsanız öyledir, Bay Bond.
Se o diz, Sr. Bond.
- Öyle diyorsanız öyledir...
Como quiser.
Öyle diyorsan öyledir.
Você o diz.
- Öyle diyorsan öyledir.
Se o diz...
- Hey, bu şu anki en popüler mallar. Öyle diyorsan öyledir.
Muito enfeitado para o meu gosto.
oyle diyorsan oyledir, universite cocugu.
que seja, garoto de universidade.
- Siz öyle diyorsanız, öyledir.
- Se a senhora o diz.
Sen öyle diyorsan öyledir.
- Se assim o dizes.
Sen öyle diyorsan, öyledir.
Se dizes que é para mim, é para mim.
Sen öyle diyorsan öyledir.
Fica mágica.
- Öyle diyorsan, öyledir!
- Se você o diz...
Öyle diyorsanız öyledir.
- Se assim o diz.
Öyle diyorsan, öyledir.
Se tu acreditas, eu também.
- Öyle diyorsanız öyledir.
Bem, diga-me o senhor.
- Boğazım ağrıyor. - Öyle diyorsan öyledir.
- Dói-me a garganta.
- Öyle diyorsan öyledir.
Se o dizes.
öyle diyorsan 76
öyle diyorsanız 22
öyledir 296
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle olsun 692
öyle mi dersin 362
öyle bir şey değil 75
öyle diyorsanız 22
öyledir 296
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle olsun 692
öyle mi dersin 362
öyle bir şey değil 75
öyle işte 113
öyle bir şey yok 92
öyle oldu 102
öyle mi diyorsun 87
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle ki 92
öyle misin 81
öyle görünüyor 500
öyle deme 154
öyle bir şey yok 92
öyle oldu 102
öyle mi diyorsun 87
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle ki 92
öyle misin 81
öyle görünüyor 500
öyle deme 154