Üzgünüm hayatım tradutor Português
140 parallel translation
Çok üzgünüm hayatım.
Desculpe, amor.
Çok üzgünüm hayatım, artık çok geç.
Lamento querida, mas agora já é demasiado tarde.
Çok üzgünüm hayatım.
Desculpa, meu pequenino.
Seni tokatladığım için üzgünüm hayatım ama "Artık yok." dediğimde histerikleştin.
Desculpa ter tido que dar-te umas palmadas, querida, mas ficaste histérica quando eu disse "já chega".
Seni de götürmediğimiz için üzgünüm hayatım. Ama güneş senin için çok yakıcı olurdu!
Lamento que não tenha vindo connosco minha querida, mas os raios solares teriam sido fortes para si.
Kestiğim için üzgünüm hayatım, ama Vada çok üzgün.
Desculpa interromper-te, mas a Vada está aborrecida.
- Şu Kaktüs Spooner'ların için üzgünüm hayatım.
Lamento que tivesse que deixar o Coro Clínico.
Seni rahatsız ettiğimiz için üzgünüm hayatım
Desculpa-nos o incómodo.
- Öyle yaptıysam, üzgünüm hayatım.
- E lamento tê-lo feito, querido.
Gillian, üzgünüm hayatım, kötü bir gün geçiriyorum.
Gillian, querida. Sim, desculpa-me, é um péssimo momento.
Çok üzgünüm hayatım.
Lamento, querido.
Çok üzgünüm hayatım.
- Desculpa-me querido.
Bunun için üzgünüm, Sheppard, ve gerçekten hayatımı kurtardığın için memnunum.
Desculpe por isso Sheppard, e realmente estou grata por salvar minha vida.
Çok üzgünüm, hayatım.
Lamento, querida.
Hayatımı sana kızarak geçirdiğim için üzgünüm.
Desculpa ter passado o tempo todo zangada contigo.
Çok üzgünüm, hayatım.
Querida, sinto muito.
Hatta kahrolası hayatımda olmadığım kadar üzgünüm.
Nunca estive tão arrependido na puta da vida.
Billy, üzgünüm, benim örselenmiş hayatım sana ve senin harika yaşamına engel olur.
Desculpa se os meus traumas... são um estorvo na tua existência perfeita.
Peki ala, onunla tanıştığımı söylediğim için üzgünüm, ama bu adamı daha önce, hayatımda hiç görmedim.
Bem, sinto dizer que o tenho encontrado, mas eu nunca vi este homem antes na minha vida.
Çok üzgünüm, hayatım.
Sinto muito, amor.
On sekizini geçince, hayatını özgürce rezil edebilirsin ama üzgünüm, o zamana kadar bunu senin için ben yapacağım.
Quando crescer, Noelle, poderá destruir sua vida. Mas, até lá... é meu trabalho fazê-lo por você!
Hayatım, üzgünüm, bu konuda haklı olmaktan nefret ediyorum.
Odeio estar certa sobre estas coisas.
Hayatım, seni ilaçlarla bu hale getirdiğimiz için çok üzgünüm.
Querido, peço desculpa por te termos enviado nesta viagem psicotrópica.
Hayatıma devam etmem lazım, bu seni üzüyorsa üzgünüm ama olması gereken bu.
Tenho que começar a viver a minha vida. Desculpa se isso te irrita, mas é assim.
Hayatım... seni baloya uğurlayamadığım için çok üzgünüm.
Querida, eu nem... Sabes, nem posso crer que meti água. Não estava lá quando saíste para o baile.
Çok üzgünüm ama hayatımın en önemli ilişkisini aptalca bir tokalaşmayla bitiremem...
Não quero acabar a mais forte relação da minha vida com um aperto de mão.
Çok üzgünüm, hayatım.
Sinto muito, querida.
Hayatım, çok üzgünüm.
Não sei do que estão a falar.
Hayatım üzgünüm. Sana yardım edemem.
Não vamos sair com ele amanhã.
Ama hayatımızın dergiden çıkmış gibi görünmesini istiyorsan üzgünüm, bunun için çalışmak zorundayım.
Mas se queres que a nossa vida pareça de revista lamento, mas tenho de trabalhar para isso.
Hayatım, çok üzgünüm.
Querida, eu sinto muito.
Bak, Parşömen için üzgünüm, hayatımı kurtardığın için de sağol, ama ölüme bu kadar yaklaştım.
Olha, perdoa-me pelo pergaminho. Obrigado por me salvares. Podia ter morrido.
Hayatım söylediklerim için üzgünüm, Neden öyle davrandım bilmiyorum.
Querida, não podes continuar a amargurar-te assim.
Ama şimdi üzgünüm, çünkü bana ilham kaynağı olan arkadaşlarımdan akıl danışmanım olan öğretmenlerimden, hayatıma şekil veren pek çok insandan ayrılmak zorunda kalacağım.
Eu vivo em dois mundos.
Bebeğim, üzgünüm. Geri kalan hayatımı sen ve Bruce Leroy ile... geçirmek istediğimi anlamam çok uzun zaman... aldığı için üzgünüm.
Desculpa se demorei tanto tempo a perceber que queria passar o resto da vida contigo e o Bruce Leroy.
Hayatım üzgünüm ama beni göreve çağırıyorlar.
Desculpa, querido, mas estão a chamar-me.
Ve bunca yıldır hayatında olmadığım için çok üzgünüm.
E peço desculpa por ter desaparecido da tua vida... durante tantos anos.
Şey, üzgünüm, hayatım. Senin masayla işinin bittiğini sanıyordum, yoksa bitmedi mi?
Bem, desculpa querido.
Hayatım boyunca yaptığım şeylerden en çok bu olay için üzgünüm.
É a pior coisa que já fiz na vida. Eu sei.
Sana şunu söylemek istiyorum ki Meksika'da geçirdiğim 6 gün hayatımın en güzel zamanlarıydı ve... Herşey kusursuz olmadığı için üzgünüm.
Só quero dizer-te que... a semana que passei contigo no México, foram provavelmente... os melhores 6 dias da minha vida, e lamento que não tenha acabado da melhor forma.
Bak, özel hayatımın bugün özel olmayı sürdürmediği için üzgünüm.
Ouve, lamento que a minha vida particular não se tenha mantido particular.
Sayın Başkan, hayatımı kurtardınız. Böyle bir hal aldığı için üzgünüm.
- Só lamento que tenha chegado tão longe.
"Çok üzgünüm? Hayatından 7 yıl çaldığım için çok üzgünüm" mü?
"Peço imensa desculpa por te ter roubado sete anos de vida"?
Hayatımın çoğunu ona kızgın geçirdiğim için üzgünüm.
Lamento ter passado maior parte da vida zangado com ele.
Hayatım, çok üzgünüm bunu yaşamak zorunda kaldığın için?
Querido, desculpa por assistires àquilo.
Keşke ben de öyle hissetseydim, hayatım, üzgünüm, ama ezilmiş bir örümcek bile son nefesine kadar ağını örmeye devam eder.
Michelle também, querida. Me desculpe, mas há um limite aqui que me impede de fazer isso.
"Yaptığım yanlışlar yapacağım yanlışlar ama en önemlisi hayatımız ve sahip olamadığımız aşk için gerçekten üzgünüm."
"Pelas coisas que fiz mal, " pelas coisas que estou prestes a fazer, " mas sobretudo pela vida, pelo amor que não pudemos ter,
Bu benim hayatım ve benim seçimim. Hoşuna gitmediği için üzgünüm ama çok katısın.
A vida e a decisão são minhas e lamento que não gostes, mas paciência.
Hayatım, gerçekten üzgünüm.
Desculpa, querido.
Tabii, üzgünüm ama o benim hayatım değil.
Sim, eu... eu lamento. Essa não é a minha vida.
Bunun için üzgünüm, Sheppard ve gerçekten hayatımı kurtardığın için memnunum.
Desculpa-me por isto Sheppard, e realmente estou grata por me salvares a vida.
hayatım 3662
hayatim 33
hayatımı 47
hayatımın aşkı 18
hayatımda 29
hayatımda ilk kez 38
hayatım boyunca 96
hayatımda ilk defa 27
hayatımı kurtardın 178
hayatımı mahvettin 46
hayatim 33
hayatımı 47
hayatımın aşkı 18
hayatımda 29
hayatımda ilk kez 38
hayatım boyunca 96
hayatımda ilk defa 27
hayatımı kurtardın 178
hayatımı mahvettin 46
hayatımdan nefret ediyorum 19
hayatımı kurtardınız 38
hayatımızı kurtardın 17
hayatımı kurtardı 58
üzgünüm 13200
uzgunum 18
üzgün 54
üzgünsün 53
üzgünüm canım 24
üzgünüz 106
hayatımı kurtardınız 38
hayatımızı kurtardın 17
hayatımı kurtardı 58
üzgünüm 13200
uzgunum 18
üzgün 54
üzgünsün 53
üzgünüm canım 24
üzgünüz 106
üzgünüm bebeğim 22
üzgünüm dostum 74
üzgünüm geciktim 94
üzgün değilim 42
üzgünüm tatlım 60
üzgünmüş 17
üzgün mü 36
üzgün görünüyorsun 32
üzgünüm geç kaldım 20
üzgünüm çocuklar 38
üzgünüm dostum 74
üzgünüm geciktim 94
üzgün değilim 42
üzgünüm tatlım 60
üzgünmüş 17
üzgün mü 36
üzgün görünüyorsun 32
üzgünüm geç kaldım 20
üzgünüm çocuklar 38