Asâ tradutor Russo
24 parallel translation
Ama bunun daha stratejik olduğunu düşünüyorum Çünkü sana garanti veriyorum,... asâ neredeyse Prospero da orada olacak.
- Ну чутка, но и ещё, я думаю, это скорее планирование стратегии, ведь, я гарантирую, где бы посох ни находился, именно там Просперо и будет.
Asâ dört yüz yıldır bu çöplükte mi duruyor?
400 лет части посоха были здесь, в этой свалке?
Asâ tam altımızda.
Жезл под нами.
Burada bir sürü kayıp asâ referansı buldum.
Эм, у меня есть упоминания по поводу потерянных волшебных жезлов здесь.
Bir Kütüphaneci bunu yazdıysa asâ burada değildir.
Если Библиотекарь оставил ту записку, и посох не здесь...
Asâ Kütüphane'de
Он в библиотеке.
- Asâ burada.
- Посох здесь.
Kütüphane'nin kalbinde asâ mı var?
Существует ли посох в сердце Библиотеки?
O ağacın dalından kendine yeni bir asâ yaparsa onu durduramayız.
Если он сделает новый посох из древесины этого дерева, мы бессильны против него.
Zerdüşt'ün gözü kayıp bilgiye açılan kapıdır. Asâ, güneş ve hüzünle çağırılır.
"Глаз Заратустры есть ключ к двери потерянных знаний, посох призовут солнце и печаль."
Prospero da kendine yeni bir asâ yaratmak istediğine göre aradığı şey tam da bu.
И раз Просперо хочет восстановить свой магический посох... Ч.Т.Д.
Bana asâ lazım, orman değil!
Мне не нужен лес. Мне нужен посох.
Asâ nerede?
Где посох? !
Evet, muhtemelen bunu yapmak için yeteri kadar büyülü güce sahip tek büyülü obje bu olabilirdi ama asâ bildiğiniz gibi kırık. 1611'de kırıldı aslına bakarsanız.
Да, это возможно был бы единственный достаточно сильный артефакт, но как мы знаем, он был сломан в 1611.
Kırık Asâ'da bulduğumuz not nerede Jenkins?
Где записка, которую мы нашли у сломанного посоха, Дженкинс?
Asâ'nın parçalarının hangi zamanda olduğunu biliyorum.
Я знаю где находятся части посоха.
Asâ'nın kırık olduğunu bildiğimiz ama nasıl kırıldığını bilmediğimiz ve hangi zamanda olduğunu tahminen bildiğimiz için bu hikâyede bir sürü belirsizlik var.
Но мы не знаем как. И мы только приблизительно знаем когда. Итак, есть много неточностей в истории.
Eğer Asâ'yı ödünç alıp, bu zamana getirip Prospero'yu yenmek için kullandıktan sonra hiç kimse bilmeden tekrar kırarsak hiçbir kuralı çiğnemiş olmayız.
Итак, если мы заберем посох, заберем его в настоящее, используем, чтобы победить Просперо, и затем сломаем его так, чтобы никто не узнал, то мы не нарушим никаких правил.
Prospero'nun ortaya çıkmasını bekleyeceğiz, Asâ'yı alacağız. Geleceğe geri götüreceğiz.
Мы подождем, пока появиться Просперо, заберем его посох, заберем его в будущее.
- Kavanozun içinde meyveler yahu. Altın kaplamalı asâ değil.
Это фрукты в карамели, а не золотые статуэтки.
Gördün mü, Stone? Sana asâ olmadığını söylemiştim. Götürün onları.
Видишь, Стоун, я же говорил это не палочка!
- Asâ olduğunu sanmıştım.
Я правда думал, что это была палочка.
- Sana diyorum işte, kesin asâ!
Говорю же, палочка.
- Asâ değilse, ne olabilir ki?
Если это не палочка, что бы это могло быть?
aşağı 398
aşağıya 148
aşağıda 292
aşağılık 128
aşağısı 17
aşağıdayım 30
aşağı gel 100
aşağı yukarı 125
aşağıda mı 20
aşağılık herifler 58
aşağıya 148
aşağıda 292
aşağılık 128
aşağısı 17
aşağıdayım 30
aşağı gel 100
aşağı yukarı 125
aşağıda mı 20
aşağılık herifler 58
aşağılık herif 315
aşağıya in 52
aşağıya inin 25
aşağı geliyorum 28
aşağı gelin 30
aşağı inelim 20
aşağıda neler oluyor 25
aşağıda görüşürüz 23
aşağı bakma 30
aşağı inin 59
aşağıya in 52
aşağıya inin 25
aşağı geliyorum 28
aşağı gelin 30
aşağı inelim 20
aşağıda neler oluyor 25
aşağıda görüşürüz 23
aşağı bakma 30
aşağı inin 59
aşağıya mı 18
aşağıya bakma 20
aşağıya gel 62
aşağı in 199
aşağıya bak 22
aşağı iniyor 18
asansör 51
aşağı mı 17
aşağı iniyoruz 27
aşağıda kal 30
aşağıya bakma 20
aşağıya gel 62
aşağı in 199
aşağıya bak 22
aşağı iniyor 18
asansör 51
aşağı mı 17
aşağı iniyoruz 27
aşağıda kal 30