Bilmem gerekiyor tradutor Russo
648 parallel translation
Nerede yaşadığını bilmem gerekiyor, değil mi?
- Я же должен знать, где ты живёмшь.
Maria, dürüst ve açık ol. Bilmem gerekiyor.
Мария, дорогая, скажи откровенно, я должен знать.
Bir şey bilmem gerekiyor, hemşire.
Я должен знать кое-что, сестра.
Bilmem gerekiyor.
Я должен знать.
Hemen bilmem gerekiyor.
Сейчас, умоляю!
Sana ulaşmak için bilmem gerekiyor. Bana kabinde saklanmamı söylüyorsun ve bana neler olduğunu söylemiyorsun.
Хоть дай мне номер телефона, чтобы я могла позвонить тебе, если будут какие-нибудь новости.
O adamın nerede olduğunu bilmem gerekiyor, hem de şimdi!
ћне нужно знать, где этот парень - и, это нужно знать сейчас!
Yaptığım şeyin doğru olduğunu bilmem gerekiyor.
Я должен знать, что то, что я делаю - правильно.
Ama baban hakkında neden gerçeği söylemediğini bilmem gerekiyor.
Но я хочу знать, почему ты не хочешь говорить правду о своем отце.
Bayan Gordon'un kanuni hakları için, tüm detayları bilmem gerekiyor.
Ради миссис Гордон, я должен знать все подробности.
Ada, ne yapacaksın bilmem gerekiyor.
Ада, Я должен знать - что ты будешь делать?
İlk isminizi... bilmem gerekiyor.
- Мне... мне нужно знать ваше имя, да.
- Bilmem gerekiyor.
- Я должен знать.
Nereden geldiğini ve burada ne aradığını bilmem gerekiyor.
Я должен знать, откуда ты и что ты здесь делаешь.
Kim olduğunu bilmem gerekiyor.
Я должен знать, кто ты.
Don Alfonzo'yu bilmem gerekiyor. Babası Don Antonia'yu.
О Доне Альфонсо, его отце, Доне Антонио, о ваших отношениях с ними.
Sözüne güvenebileceğimi bilmem gerekiyor.
- я могу вам верить. - Вставай. Идём.
Hayır, bilmem gerekiyor.
Нет, я должен знать.
- Anne, dinle beni, bilmem gerekiyor.
- Мама, мне нужно знать!
Ray... paramı nereye yatırdığını bilmem gerekiyor. biriktirdiğim 16.000 $.
Мне нужно знать куда ты поместил деньги, 16,000, которые я отложила.
Bana bilmem gerektiği kadarını bildiğimi söylemiştin. Şu an sana diyorum, John Mason'un kim olduğunu hemen bilmem gerekiyor, efendim.
Вы говорили, что я в деле... и я хочу знать, кто такой этот Джон Мейсон, черт бы его побрал.
More oui. ( Çok şey var ) Ama ona yardım edebilmem için üvey babasının öldüğü gece tam olarak ne yaptığını bilmem gerekiyor.
Да. Но чтобы помочь ему, нужно осветить события смерти его отчима.
Bu istasyonun güvenliği sana bağlı olabilir ve altından kalkabileceğini bilmem gerekiyor.
Безопасность станции может зависеть от вас, и я должен знать, что вы справитесь с этим.
Bak Ben sana güvenebileceğimi bilmem gerekiyor.
Послушай, Бен... Я должен знать, что могу на тебя рассчитывать.
Neler döndüğünü bilmem gerekiyor.
- Мне нужно узнать, что происходит.
Yaka ölçüsünü bilmem gerekiyor.
Мне нужен размер его шеи.
Ben Avcıyım, böyle şeyleri bilmem gerekiyor.
Я Истребительница. Я должна знать такие вещи.
Ne bilmem gerekiyor?
И что мне надо знать?
Ayakları üzerinde durabileceğini bilmem gerekiyor
Сообщите мне, когда он выздоровеет.
Ben sana yardım etmek istiyorum, ama şu anda nasıl bir şeyler yaşadığını bilmem gerekiyor.
Я хочу помочь вам, но я должна понять, через что вам пришлось пройти.
Sana söylediklerin hakkında ne düşündüğünü bilmem gerekiyor.
Я должна знать, что ты думаешь о том, что я тебе сказала.
- Bilmem gerekiyor
- Просто я должен знать!
Benim için birşey yapmanı istiyorum ve bunu şimdi bilmem gerekiyor.
Сделай-ка мне одну вещь. Начнешь сразу же.
Bilmem gerekiyor.
Я должна знать.
- Hayır. Bilmem gerekiyor...
Мне нужно знать!
Söyle bana. Bilmem gerekiyor.
[Мягко] Скажи мне.
Ne olduğunu bilmem gerekiyor.
Мне нужно знать что случилось.
Gerçekten neye inandığını bilmem gerekiyor.
Я должна знать ваше мнение как эксперта.
Işının gerçek polaritesini bilmem gerekiyor.
Мне нужно знать точную полярность луча.
Herkese güvene bilmem gerekiyor,.. ... özellikle Taktik subayıma.
Я должен быть уверен в каждом, особенно в моем офицере по тактике.
Şey, kimi aradığımı bilmem gerekiyor.
Я хочу знать, кого я ищу.
Bilmem gerekiyor...
Мне надо знать...
Pekala, başka ne var? Başka neler bilmem gerekiyor?
Хорошо, что еще?
Bütün cevapları bilmem gerekiyor.
Предполагается, что у меня все ответы.
Minnettarım, efendim. Bilmem gerekiyor.
Я ценю это, Сэр, но мне нужно знать.
Harika bir kız beni seviyor, ama sevdiği ben miyim yoksa siz kurtların bana yaptığı halim mi bilmem gerekiyor.
Так вот, меня любит замечательная девушка, и я должен знать, любит ли она меня... или то, что ваши черви со мной сделали. Поэтому... при всём должном уважении, прошу вас меня покинуть.
Bunu bilmem gerekiyor!
Мне нужно это знать, Марко...
Carl'ı kovduğundan beri onunla konuşup konuşmadığını bilmem gerekiyor.
Я должен знать, если ты разговаривала с Карлом с тех пор, как я его уволил.
Beş, on ya da bilmem kaç yıl sonra buraya geliyorsun, ve bugün senin bırakmaya karar verdiğin gün olduğu için, tüm dünyanın durması mı gerekiyor?
Вы употребляете наркотики много лет. А сегодня вы решили бросить.
Bilmem dostum, bunu yapmamamız gerekiyor.
Не знаю, как-то не принято.
Bilmem gerekiyor.
Это поместье.
gerekiyor 29
bilmem 2708
bilmem ki 316
bilmelisin ki 23
bilmek istiyorum 265
bilmez miyim 74
bilmem anlatabildim mi 75
bilmem gerek 39
bilmeni isterim ki 45
bilmelisin 32
bilmem 2708
bilmem ki 316
bilmelisin ki 23
bilmek istiyorum 265
bilmez miyim 74
bilmem anlatabildim mi 75
bilmem gerek 39
bilmeni isterim ki 45
bilmelisin 32
bilmeni istiyorum 26
bilmezsin 18
bilmek ister misin 36
bilmek mi istiyorsun 18
bilmek istiyor musun 23
bilmen gerekir 21
bilmek isterdim 26
bilmek istemezsin 61
bilmenizi isterim ki 40
bilmeni isterim 16
bilmezsin 18
bilmek ister misin 36
bilmek mi istiyorsun 18
bilmek istiyor musun 23
bilmen gerekir 21
bilmek isterdim 26
bilmek istemezsin 61
bilmenizi isterim ki 40
bilmeni isterim 16