Bilmiyorum efendim tradutor Russo
386 parallel translation
- Bilmiyorum efendim.
- Я не знаю, хозяин!
- Bilmiyorum efendim.
- Не могу знать.
Hiç bilmiyorum efendim.
Не знаю, сэр.
- Bilmiyorum efendim.
- Я не знаю.
Adı ne? Bilmiyorum efendim.
Не знаю.
Bilmiyorum efendim. Sanırım geri kalanı ölmüş ya da yaralanmıştı.
Не знаю.
Bir şey bilmiyorum efendim.
Даже не знаю, господин директор.
- Bilmiyorum efendim.
- Я... Я не знаю, сэр.
- Bilmiyorum efendim.
- Не знаю, сэр.
Bilmiyorum efendim.
Не могу сказать, сэр.
Bilmiyorum efendim ama burada olanlar inanılmaz bir durum.
я не знаю, но это неверо € тно.
Gerçekten Bilmiyorum efendim.
Я не знаю, сэр.
- Gerçekten bilmiyorum efendim.
- Ну я не знаю, сэр.
- Bilmiyorum efendim.
- Я не знаю...
Bilmiyorum efendim, tuvaletler vagonun her iki ucunda da var.
Я не знаю. Туалеты на другом конце вагона...
Bu kıza bazı önemsiz şeyler sormak için zamanım vardı ama cevaplar "evet efendim", "hayır efendim" ya da "bilmiyorum efendim" şeklindeydi.
Я улучил минуту задать девушке два-три ничего не значащих вопроса, но она, как ребенок, отвечала только "да, месье", "нет, месье" и "не знаю, месье".
- Bilmiyorum efendim.
- дем неяы, йуяие.
Artık bilmiyorum efendim! Ben bunun dışındayım.
Извините, господин министр, такой ответственности на себя не возьму.
Bilmiyorum efendim, ama terzi, size çok yakışacağını söyledi.
Не знаю, но портной сказал, она очень подойдет вам.
Bilmiyorum efendim.
Сэр, я не знаю, сэр!
- Efendim, bilmiyorum efendim!
- Сэр, я не знаю, сэр!
- Bilmiyorum efendim.
- Я не знаю, сэр.
- Bilmiyorum efendim.
- Не знаю, я не езжу туда за покупками.
- Bilmiyorum efendim.
Я не знаю, сэр.
Zavallı efendim acı çekiyor ve ben nedenini bilmiyorum.
Мой бедный хозяин страдает, и я не знаю, по какой причине!
Hayır efendim, açıkçası bilmiyorum.
Нет, сэр, не могу знать.
Bilmiyorum efendim.
Не знаю, сэр.
- Bilmiyorum, efendim.
- Мы не заходили. Извините, господа.
Oh, bilmiyorum, efendim.
О, я не знаю.
Tam olarak bilmiyorum, efendim.
Я точно не знаю, сэр.
Bilmiyorum efendim.
- Я не знаю.
Bilmiyorum efendim.
- Я не знаю, сэр.
Bilmiyorum, efendim.
Не знаю, сэр.
Efendim? Bilmiyorum...
Ну я не знаю...
Bilmiyorum, efendim, ama çok hoş altın bir kafes.
Не знаю, сэр, но мне нравится эта золотая клетка.
- Bilmiyorum, efendim.
- Я не знаю, сэр. - Ладно.
- Bilmiyorum, efendim.
- Я не знаю, сэр.
- Bilmiyorum, efendim...
- "Я не знаю, сэр".
Bilmiyorum, efendim.
Я не знаю, сэр.
Nasıl oldu bilmiyorum ama hâlâ bizimle, efendim.
Не знаю, сэр, но он все еще с нами.
...'İşte efendim kâhyalığı benden alıyor.''Toprağı kazacak gücüm yok.''Dilenmekten utanırım.''Ne yapacağımı bilmiyorum ;..
господин мой отнимает у меня управление домом ; копать не могу, просить стыжусь ; знаю, что сделать, чтобы приняли меня в домы свои, когда отставлен буду от управления домом.
Dürüst olmak gerekirse efendim, bilmiyorum.
≈ сли честно, € не знаю.
Henüz bilmiyorum, efendim.
Я еще не знаю, сеньор.
- Bilmiyorum, efendim.
- Не знаю.
Metal beyefendinin kim olduğunu bilmiyorum, efendim...
Я не знаком лично с металлическим джентльменом, сэр...
Size söylediğim gibi efendim, içeride neler oluyor gerçekten bilmiyorum.
Я же говорю, я не знаю в чем дело.
Bilmiyorum, efendim.
Я не знаю.
Bilmiyorum, efendim.
Не знаю, лейтенант.
Gerçekten bilmiyorum, efendim.
- Сер, но я действительно не знаю.
Bilmiyorum, efendim.
Не могу знать, сэр.
- Bilmiyorum efendim.
Не могу знать, сэр.
efendim 34795
efendimiz 532
bilmiyorum 18446
bilmiyorum ki 83
bilmiyordum 699
bilmiyorum tatlım 28
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
bilmiyorum dedim 18
bilmiyor 92
efendimiz 532
bilmiyorum 18446
bilmiyorum ki 83
bilmiyordum 699
bilmiyorum tatlım 28
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
bilmiyorum dedim 18
bilmiyor 92
bilmiyorum işte 23
bilmiyorsun 241
bilmiyor musun 481
bilmiyordun 27
bilmiyor musunuz 98
bilmiyoruz 277
bilmiyordu 23
bilmiyorlar 33
bilmiyorsunuz 29
bilmiyor muydun 125
bilmiyorsun 241
bilmiyor musun 481
bilmiyordun 27
bilmiyor musunuz 98
bilmiyoruz 277
bilmiyordu 23
bilmiyorlar 33
bilmiyorsunuz 29
bilmiyor muydun 125