Demek istediğin tradutor Russo
657 parallel translation
Demek istediğin onları mezarlığa mı götürmek istiyorsun?
То есть, ты хочешь отнести их на кладбище?
Trudy, demek istediğin şey...
Труди, вы не имеете в виду, что...
Demek istediğin...
А ты не думаешь, что...
- Demek istediğin cinayeti iki kişinin mi işlediği?
- Ты думаешь, убийство совершили двое?
Demek istediğin, örneğin, gerçekten David'i öldürdüğünü bulmak mı?
Ты имеешь в виду, например, следы того, что вы избавились от Девида?
Demek istediğin onun serbest kaldığı gün beni terk edeceğin mi?
Ты хочешь сказать... что покинешь меня, как только она станет свободной?
Bana demek istediğin...
- Вы хотите сказать мне...
Savurgan demek istediğin değil mi?
Хотите сказать, расточительный?
Demek istediğin, ve bir masada otur, sandalye-bağımlısı?
А что прикажешь делать? Сидеть за конторкой, как приклеенный?
Demek istediğin bunun bir sonraki taşıyıcı olduğu mu?
Так значит он будет следующим?
- Onu küçümsemişiz. - Demek istediğin bu muydu?
Мы недооценили его.
- Demek istediğin bir şey mi var?
У тебя своя версия, Спок? Да.
- Cheyenne mi, demek istediğin - hayır iyi cesaret doğrusu, buraya gelerek kendini öldürttmek.
Хочешь? Нет! Ах, вы, бравые парни.
- Yani demek istediğin...?
Вы хотите сказать... - Да, Брэд.
Demek istediğin, sen de gitmeyeceksin.
Тo есть ты не пoйдешь?
Demek istediğin çalabileceğimiz herşey var.
То есть - крадем все что нам нужно?
Yaşlandım demek istediğin buysa.
Я постарел, если ты это хочешь сказать.
- Demek istediğin, dostumuz Meccacci mi?
На нашего общего друга Меккаджи?
- Demek istediğin...
- Вы имеете в виду...
Demek istediğin, şu tuhaf hali vardı... şu garip karakteri.
Я имею в виду, у него была эта курьезная способность... эта странная особенность.
Demek istediğin o bir uyuşturucu...
ДЖОАН : Ты хочешь сказать, что он нарко- -
Demek istediğin... Terhis edilen Kırmızı Omuzları toplamak için ordudan ayrıldı.
чтобы вновь собрать расформированных Красноплечих.
Elveda demek istediğin kimse var mı?
Хочешь с кем-нибудь попрощаться?
Demek istediğin benim yanımda kalacağın mı?
Вы хотите сказать, что будете рядом со мной все время?
Demek istediğin, taşı yere bırakacaksın, kılıcımı bırakacağım ve birbirimizi medeni insanlar gibi öldürmeye mi çalışacağız?
То есть ты положишь камень, а я - меч? И мы попытаемся убить друг друга, как цивилизованные люди?
Yani demek istediğin...?
Хочешь, сказать... Ага...
Demek istediğin bu mu?
Ты об этом?
Demek istediğin oraya tek başına mı gitmek istiyorsun?
Вы имеете ввиду, пойдёте на них в одиночку.
Şey... ödediğim yani... aslında... senin demek istediğin...
- Ну, я это... ничего, на самом деле, это зависит от того, как на это посмотреть...
Ha, demek istediğin, sen oymuşsun gibi davranacaksın.
A! Этo ты кaк бы oн.
- Demek istediğin, bizim gibi mi?
То есть, то, что мы и сделали?
Demek istediğin :
То есть :
- Demek istediğin nedir? - Söylüyorum bak?
- Что ты хочешь сказать, Альберт?
Demek istediğin sınırlar mı?
Условия? То есть, запреты на желания?
Demek istediğin- -
Ты имеешь в виду...
Demek istediğin, o mu...?
Неужели эта девушка...?
Eğer demek istediğin buysa, hala ölü.
Он по-прежнему мертв, если это то, что вы хотели узнать.
Demek istediğin?
В смысле?
Demek istediğin kendinden sürgülü kilit.
Точнее, самозатягивающихся крепёжных болтов.
Demek istediğin, Worf'un kuantum imzası bizimkinden farklı mı?
Вы хотите сказать, что квантовая частота Ворфа отличается от нашей собственной?
Demek istediğin Freddy bu eski şey mi?
То есть, ты говоришь, что Фредди - это и есть то древнее существо?
Demek istediğin fişinin olmadığı mı?
Ты хочешь мне сказать, что у тебя нет квитанции на шубу?
- Demek istediğin onları mı giyiyordun?
- Всю одежду?
Demek seninle görüşüyor. Ben onunla görüşüyorum, bilmek istediğin buysa. Sessiz kalmayacaktır.
Я встречался с ней, чтобы она не разболтала.
Demek istediğin bu ha?
Ах, вот что ты задумала?
Demek istediğim olmak istediğin her şeyi olabilirsin.
Я просто хотел сказать, что ты можешь быть тем, кем пожелаешь.
Demek istediğim, istediğini yaparsın, canının istediğiyle, istediğin yere gidersin.
Ты делаешь, что хочешь, идёшь, куда хочешь с любой, какая тебе понравится.
Beni istemiyor musun? Demek istediğin bu mu?
Ты это хочешь сказать?
Demek gerçekten öldürmek istediğin kişiyi öldürmemişsin.
Так ты ещё не убил того кого по-настоящему хочешь убить?
Bu da ne demek oluyor? İstediğin bu değil mi?
Мне не нужно твоё дерьмо!
Burada oturup, birbirinizi tanıyacaksınız demek? İstediğin bu mu, Ray?
Ты хочешь остаться и познакомиться поближе?
demek istediğini anladım 17
demek istediğiniz 34
demek istediğini anlıyorum 34
istediğin gibi olsun 39
istediğin benim 16
istediğin zaman 39
istediğini biliyorum 28
istediğin bu mu 177
istediğini söyle 29
istediğin bir şey var mı 35
demek istediğiniz 34
demek istediğini anlıyorum 34
istediğin gibi olsun 39
istediğin benim 16
istediğin zaman 39
istediğini biliyorum 28
istediğin bu mu 177
istediğini söyle 29
istediğin bir şey var mı 35
istediğini seç 32
istediğini yapabilirsin 35
istediğini al 19
istediğin kadar 22
istediğini yap 86
istediğin gibi 20
istediğin buysa 34
istediğin her şeyi yaparım 24
istediğiniz zaman 16
istediğini aldın 24
istediğini yapabilirsin 35
istediğini al 19
istediğin kadar 22
istediğini yap 86
istediğin gibi 20
istediğin buysa 34
istediğin her şeyi yaparım 24
istediğiniz zaman 16
istediğini aldın 24