Gerçeği mi tradutor Russo
543 parallel translation
Gerçeği mi söyledim?
Что из этого, правда?
Gerçeği mi?
Правду?
- Gerçeği mi?
- Правду?
- Gerçeği mi istiyorsun? - Evet!
- Правду?
Bütün gerçeği mi?
Ты хочешь всю правду?
O pislik, gerçeği mi söyledi?
С тем тараканом? Он мне сказал правду?
Gerçeği mi istiyorsunuz?
Вы хотите правду?
Bilirkişi bir fikri mi, yoksa bir gerçeği mi belirtiyor?
Нельзя ли уточнить, является ли это мнением свидетеля или фактом?
Gerçeği mi?
Правда?
Gerçeği mi saklıyorum?
Вы считаете, я прячусь от действительности?
Gerçeği mi söyledin?
" ы сказал ей правду?
Hangisi beni daha çok rahatsız ediyor bilmiyorum : Tarih mi yoksa neredeyse fark etmeden geçip gitmesi gerçeği mi?
Я точно не знаю, что беспокоит меня больше : сама дата, или тот факт, что она прошла незамеченной.
- Tessa'nın gerçeği mi söylediğini düşünüyorsun?
Ты уверен, что Тесса Спускурок говорит правду?
Gerçeği mi?
- И ты скажешь правду?
- Gerçeği mi? - Evet.
- Правда?
Hiçbir zaman konuk olarak seçilmemesi gerçeği mi? Hayır.
Что он никогда не должен был быть избран носителем?
Gerçeği mi istiyorsunuz?
Хотите правду?
Gerçeği mi duymak istiyorsun?
Хочешь правду?
- Bana gerçeği mi söylüyorsun, Vlad?
- И ты говоришь мне правду?
- Biri bana gerçeği anlatsın! - Gerçeği mi? Bunu kaldıramayabilirsin.
- Кто-нибудь скажет мне правду?
Adam gerçeği hiç öğrenmese ve kız bu kötü şeyi yüreğinde saklasa, kötü olmaz, değil mi?
И он никогда бы не узнал, и она бы хранила этот плохой поступок при себе, все было бы нормально, ведь так?
Gerçeği söylemek uzun zaman aldı, öyle değil mi?
Правда все-таки вырвалась!
Sana acı bir gerçeği söyleyeyim mi?
Не стоит о тебя руки марать.
- Hala gerçeği göremedin mi?
- Ты что-нибудь видишь?
- Gerçek herkesin gerçeği değil mi?
- Правда разве не одна для всех?
Bana gerçeği söylemeye geldiysen... Gerçeği söyleyeceksin, değil mi?
Ты хочешь сказать мне правду?
Gerçeği öğrenmek istiyorsun, değil mi?
Ты же хочешь знать правду?
Onlara gerçeği söyledin, değil mi?
ты рассказал ему все, не так ли, Бобби?
Gerçeği mi?
Истина!
Elbette yalan ile gerçeği ayırt edebilirsin, değil mi?
Конечно, ты знаешь, что такое ложь, и что такое правда, не так ли?
Azıcık gerçeği bile kaldıramıyorsun, değil mi?
Не можете принять ни капли правды, верно?
Gerçeği öğrenmem mi kötü oldu?
Прискорбно, что я знаю правду?
- Gerçeği söyliyeyim mi?
- Сказать правду?
Gerçeği kavrayabildin mi?
Ты уже выяснил для себя?
Gerçeği mi istiyorsun?
Ты хочешь правду?
- Bu gerçeği mi?
- А это настоящий?
Gerçeği söylemeye hazır mısınız Madam Davidson? Yoksa ben mi söyleyeyim?
Вы готовы сказать нам правду, мадам Дэвидсон, или мне это сделать за вас?
İşte bu. Gerçeği söylemek daha iyi hissettirdi değil mi?
Правду говорить всегда легче, да?
Gerçeği bilmek istiyorsun, değil mi Mike?
Майк, ты хочешь узнать правду?
- Ona gerçeği hiç söylemedin mi?
Значит, ты никогда не говорил ей правды?
- Sana gerçeği söyleyeyim mi, yani işin aslını?
Самую настоящую правду? Дело в том, что я ваш поклонник.
Yoksa bu gerçeği reddetmek mi istersin?
Или вы желаете опровергнуть этот факт?
Canım yandı, seni k... gerçeği söylüyordu, değil mi?
Это больно, ты су... Она говорила правду, да, Гарри?
Gerçeği söylemeni mi sağlıyor?
Это заставит тебя говорить правду?
Gerçeği öğrenmek mi istiyorsunuz?
Хотите правды? Я скажу вам правду.
Sahiden gerçeği öğrenemeyeceğimi mi sandın?
Ты правда думал, что я не узнаю правду?
Gerçeği söyleyeyim mi?
- Сказать правду?
Gerçeği kaldırabilecek mi?
Он не будет способен принять истину?
Endişemiz bizim için kurulan alt mahkemelerin gerçeği görmemesi mi?
Означает ли это, что мы опасаемся, как бы низшие инстанции не проглядели истины?
Yoksa büyük ve yıpratıcı iç savaş korkumuz yüzünden mi hiç gerekmediği halde basit bir davayı simgeselleştirdik? Şimdi gözümüzün önünde bir dağ kadar büyük ve dimdik duran gerçeği gözardı ettirecek.
Или это наш беспредельный всепоглощающий страх гражданской войны заставил нас нагружать символизмом дело, которое никогда к этому не стремилось, а теперь принуждает нас закрыть глаза на истину, которая высится перед нами - огромная и гордая, как гора?
Görüyorsunuz ya, bu biraz ironik değil mi yalan söyleme konusuyla ilgili gerçeği anlatan kişi çoktan yalan söylemiş kişiden daha şüpheli bir duruma düşüyor.
Какая всё-таки ирония, а? Тот, кто говорит правду о лжи кажется вам более подозрительным, чем тот, кто врёт.