Görüşmek üzere tradutor Russo
1,161 parallel translation
İyi iş başardın Hawk. Hawk... Sabah görüşmek üzere.
Хоук, до завтра!
- Sabah görüşmek üzere Andy.
- До завтра, Энди!
Ben başarısız kediden, siz ezik kedilere sevgiler görüşmek üzere.
От одного плохо сделанного всем вам, бродящим кошкам, с любовью и до встречи снова.
Görüşmek üzere, Mike.
Пока, Майк!
açılışta görüşmek üzere
Увидимся на открытии.
Başka bir zamanda görüşmek üzere! Hyuk! Hyuk!
До следующего раза!
Görüşmek üzere.
До встречи.
Görüşmek üzere.
До свидания.
- görüşmek üzere, kitap - evet!
- Книге капут. - Хорошо!
Görüşmek üzere.
Пока.
- Kesinlikle. Au revoir. ( Görüşmek üzere. )
Увидимся позже.
- Au revoir ( görüşmek üzere ), Monsieur Gale.
До свидания, месье Гейл.
Görüşmek üzere, Señor Bart.
Прощайте, сеньор Барт.
Yarın sabah görüşmek üzere, hoşça kalın Lordlarım.
Она была беременна. С целью?
Görüşmek üzere.
У видимся.
Temyizde görüşmek üzere. - Tebrikler.
Пoздpaвляю, миcтep Mиллep.
Görüşmek üzere.
Увидимся когда увидимся.
" Görüşmek üzere.
" До встречи.
Görüşmek üzere.
- Сир! - Прощай, моя милая.
Burada görüşmek üzere?
Я встречу тебя прямо здесь?
Görüşmek üzere, Bay Farkus.
До свидания, мистер Фаркус.
Görüşmek üzere.
До новых встреч.
Haftaya görüşmek üzere.
Встретимся на следующей неделе.
Pek yakında görüşmek üzere.
Спасибо, что выслушали меня. До свидания. Мы еще увидимся.
Görüşmek üzere.
Не забывай нас.
- Görüşmek üzere.
- Увидимся.
Onunla tanışmak isterim. Görüşmek üzere.
Буду рад познакомиться.
- 8.00'de görüşmek üzere. Eyvallah.
Увидимся завтра в 8 : 00
Yakında görüşmek üzere.
Пока. Скоро увидимся.
Yarın görüşmek üzere.
До завтра. Пока.
Önceden kararlaştırılan saatte görüşmek üzere, Onurlu Âlim.
Мы будем рады встретиться с Вами в назначенный час, Почетный Странник.
Görüşmek üzere. Agamemnon, tamam.
"Агаменнон" сеанс окончил.
Görüşmek üzere.
Спасибо за внимание.
San Diego havaalanında StacyCon'94'de görüşmek üzere.
увидимся на съезде Стейси-94, в аэропорту Хилтон, Сан-Диего.
Tekrar görüşmek üzere.
Услышим вас когда снова будет сигнал.
Görüşmek üzere, dünya.
Прощай, Земля. Поймаю тебя на той стороне.
Uzunbacak, ateşkesi görüşmek üzere asilleri davet etti.
Тогда Длинноногий пригласил их на переговоры о мире.
O zaman yarın görüşmek üzere...
Ну, что ж, до завтра...
Bir kaç hafta içinde, görüşmek üzere.
Увидимся через пару недель.
Görüşmek üzere.
Окей. Пока.
Yarın görüşmek üzere!
До завтра!
Görüşmek üzere, o halde.
Тогда до встречи, отец.
Tamam, görüşmek üzere.
- Да, там встретимся.
- Görüşmek üzere doktor.
- До тех пор, доктор...
Tanıştığımıza memnun oldum. Görüşmek üzere.
Было очень приятно с вами беседовать, поговорим после.
Pazartesi görüşmek üzere.
До понедельника.
Görüşmek üzere.
- Хорошо.
Görüşmek üzere.
Ещё увидимся.
Görüşmek üzere, arkadaşım.
До свидания, мадам.
- Yarın görüşmek üzere.
- До завтра.
Görüsmek üzere.
До свидания.