Kızlar mı tradutor Russo
3,201 parallel translation
Balonlu sakızlar ve ışıltı artık umursadığım şeyler değil.
Меня больше не интересуют такие вещи как жвачки и блестки.
Ama kızlarımızı seviyoruz.
Но мы любим наших дочерей.
Ve, Rayna, onlar bizim kızlarımız, yani...
И, Рейна, они наши дочери, поэтому...
Ama sen... kızlarımı aldın.
Но ты... ты забрал моих девочек...
Kızlarımıza bu kadar iyi baktığın için teşekkür ederim.
Спасибо, что так хорошо заботилась о наших девочках.
Kızlarım.
Мои дочери.
Benim değerli kızlarım.
Мои драгоценные дочери.
- Güzel kızlarım var...
У меня пять дочерей...
- Kızlarım yanlış bir şey yapmadı.
Ваши паспорта.
Kızlarım dün gece benim yanımdaydı.
Ты узнаешь эту девушку?
Ama önce kızlarınızla konuşacağım. Düşünmek için size biraz zaman vereceğim.
Но сначала я поговорю с вашими дочерьми, дам вам немного времени для раздумий.
Beni tutuklayıp kızlarımı serbest bırakmalısınız.
Вы должны арестовать меня и отпустить моих дочерей.
- Kızların da orada mıydı?
- Ваши дочери тоже там были? - Нет.
O çocukları kızlarıma saldırırken gördüm ve yapmam gerekeni yaptım.
Я увидел, как те двое напали на моих дочерей и мне пришлось это сделать.
Kızlarımınkine karşılık kendi hayatımı sunuyorum.
Я предлагаю свою жизнь в обмен на жизнь моих дочерей.
Çok özür dilerim. Kızlarım.
Мне очень жаль.
Acayip akşamdan kalmayım. - Şu Tai Chi kızları ilginç derecede aşırı içiciler.
Женщины из группы по Тай-чи на удивление много пьют.
Kurbanımızın yaptığı gibi, Afganistanlı kızların bu isimleri sahte kimlik olarak kullandıklarını düşünüyoruz.
Мы полагаем, афганские девочки использовали их как поддельные, как и наша жертва.
Kızlar böyledir, adamım.
Девушки они такие, парень.
Torunlarım senin kızların, ve kendi içinde savaşmayan bir aileyi hak ediyorlar.
Я имею в виду, мои внучки - твои дочери, и они заслуживают иметь семью в которой не воюют друг с другом.
- Kızlar burada mı?
Девочки здесь?
Kızları tamamen almakla tehdit ettiğinde, peşine federalleri takmıştım, hatırlıyor musun? Evet.
Я навел федералов на его растраты, когда он угрожал подать в суд для полной опеки над девочками, помнишь?
Televizyonu her açışımda, Başkanın vuruştuğu kızların dairesinden panikle kaçmasını seyretmekten sıkıldım. Çünkü tek gördüğüm bu. Bu anlaşmadaki tek onurlu adam benim.
Я устал слушать по телевизору о том кто любовница Президента, и чью квартиру он посещает, и как мне кажется, я один честный человек в этой сделке.
Ancak korumaya çalıştığım bu kızlar benim ailem gibiler.
Но девочки, которых я пытаюсь защитить, они моя семья.
O hoş FBI ajanının yanağına bir öpücük kondurup "iyi geceler" diyeceğim ve daha sonra rıhtıma gidip kızlarımın olduğu nakliyeyi alacağım.
Я могу поцеловать в щечку этого милого агента ФБР и пожелать "Спокойной ночи", а затем пойти в доки и принять следующую партию девочек.
Sence şu anasının gözü PETA kızlarından mı ki?
Думаешь, она одна из проклятых защитников животных?
Kızlarımı severdim.
Я любила моих девочек...
Benimki de kızlarımın yüzlerinden ibaretti.
И мой видел лица моих девочек.
O yüzden öldüğünde ne ağladım, ne yas tuttum ne de ergen kızların babaları öldüğünde yaptıkları türden başka bir şey yaptım.
Поэтому, когда он умер, я не особо скорбела или рыдала и не делала те вещи, которые должны делать девочки-подростки, когда умирает их отец.
Pekala, kızlar, bu sihirli telefon, tamam mı?
Ладно, девочки, это - волшебный телефон, ясно?
Seksi kızların oturduğu yerleri işaretlemek için kullandım.
Так я отмечал, где сидели красотки.
Adamım... Kızlar çok korkutucu.
Девушки - это страшно.
Kızlar, kızlar. Mağazayı canlandıracak mıyız yoksa enerjimizi gün boyu çene çalmaya mı harcayacağız?
Девушки, девушки... мы попытаемся оживить интерес покупателей к магазину, или будем весь день тратить энергию на сплетни?
- Kızlarınızdan biri var mı?
Возможно, кто-то из ваших девушек?
Kızlarımızdan biri değil, değil mi?
Кто-то из наших девочек?
- Kızlarım orada.
Мои дочери там, снаружи!
Kızlarım benim onlar.
Это мои дочери...
Yani bu kızlar Jack Witten'ın gizli kasasını mı hedef almışlar?
Так что эти девушки нацеливались на хранилище Джека Уиттена?
Para, kızlarımı ülkenin en iyi okullarına soktu.
Деньги дают моей девочке учиться в лучшей школе страны.
Umarım, kızlar, açsınızdır.
Надеюсь, что вы, девочки, голодны.
Tanrım, şu kızlar yok mu.
Боже, эти девушки.
Kızlar sana kötü davranıyor diye taraf mı değiştirdin yani?
Ты переметнулась потому, что девочки были грубы с тобой?
Ben de Amerikan Korku Hikâyesi'nden tüm ölü kızlarım.
А я - все мёртвые девочки из Американской истории ужасов.
Fotoğraf çeksin diye geçen hafta kızlar takımının maçına gönderdik onu.
На прошлой неделе мы отправили его снять игру женской школьной команды.
Bana bir iyilik yap. Sen ya da kızlar Jax'e söylemeden önce... -... bırak Juice'la konuşayım.
Сделай одолжение, дай поговорить с Джусом до того, как ты или девочки расскажете Джексу.
Hayatında var mı güzel kızlar?
Какие-то хорошенькие девушки были?
Cidden ama kızlar, daha zor bir şeyler bulmanız lazım.
Серьезно, девчонки, вам стоит придумать что-нибудь посложнее.
Bakın kızlar, burada çörek sırasındayım.
Смотрите, девочки, это я стою в очереди за кру-пончиками.
Kızlarımızdan en iyi hizmeti alacağınızı temin edebilirim.
Вы получите наилучшее обслуживание от наших девушек, могу вас заверить.
Artık daha fazla çalışıyorum çünkü kızlar benim için komisyon kazanıyorsa ben de onlar için kazanmalıyım diye düşünüyorum.
Я думаю теперь я работаю усерднее, если девушки зарабатывают чаевые для меня, я должна заработать для них тоже.
Karımı kasabanın en mutlu kadını yaptığınız için sağ olun kızlar.
- Спасибо вам, девушки, что сделали мою жену самой счастливой женщиной в городе.