Okuyayım mı tradutor Russo
245 parallel translation
- Size menüyü okuyayım mı?
- Помочь вам с меню?
Kalem de burada. Anlaşmayı okuyayım mı?
Хочешь, я тебе прочту?
- Biraz okuyayım mı? - Çok güzel olurdu.
- Тебе почитать?
Sana ben okuyayım mı?
Может мне почитать тебе?
Richard Maddox'un "Enstitüler" diye bir şiiri var. Okuyayım mı?
Вот стихотворение Ричарда Мэддокса "Создания", которое я мог бы прочесть, если ты пожелаешь.
El falına bakayım mı? Zihnini, auranı okuyayım mı?
Ты знаешь свою судьбу?
Bir şeyler okuyayım mı?
Прочесть что-нибудь из него?
Ona bakayım mı, onu okuyayım mı, bilemiyorum.
Я не знаю, стоит ли смотреть на него или читать его.
- Ona haklarını okuyayım mı?
- Мне зачитать ему права?
Ben okuyayım mı?
Мне зачитать самому?
Sana okuyayım mı?
Прочитать его для тебя?
Yatmadan önce sana da bir masal okuyayım mı?
Может, тебе тоже рассказать историю на ночь?
Biraz duygusal. Okuyayım mı?
Слегка глуповатая, правда Хочешь, прочту?
Okuyayım mı?
Могу я прочитать?
Ayeti ezbere okuyayım mı?
Одумайся, или я прочитаю положенные стихи из Корана.
Ayeti ezbere okuyayım mı?
Мне читать стихи?
Ben de sesli okuyayım.
А я почитаю вслух.
Durun da size Bay Prosper Michaux'nun ifadesini okuyayım.
В суде присяжных?
Ver de, ben sana okuyayım.
Давай, я тебе прочитаю.
Sen örgü ör ve ben de okuyayım.
Ты вяжи, а я буду читать.
Size bir aile hikâyesi okuyayım izninizle Ascaloneler derler, pek tutucu, pek katı bir aile
СОБЛАЗНЁННАЯ И ПОКИНУТАЯ
Şunu okuyayım :
Так, а теперь я вам кое-что прочту.
Size bir şiir okuyayım. Olur mu?
Давайте я вам стихи почитаю.
- Dediği bir şeyi okuyayım sana.
Я тебе прочту немного.
- Ne okuyayım?
- Ну...
Okuyayım.
Я прочту его.
Size okuyayım.
Я вам прочитаю.
Öncelikle romanı okuyayım.
Позволь мне сперва дочитать роман.
Bırak da okuyayım.
Дай прочитать.
- İstersen sonra okuyayım.
Доченька, может быть тебе почитать другой момент? Продолжай.
Okuyayım.
Прочитай.
Pervasızdım, çılgındım ve, yaptım canına okuyayım! "
Я была безумной и сумасшедшей, но я сделал это, черт возьми.
Şimdi izin verin herkese bir şiir okuyayım.
Так что с вашего разрешения, Я расскажу вам стихотворение,
Ver de okuyayım.
Дай почитать
Hangi yöndeki veriyi okuyayım?
С какого сектора начать?
Talimatları nasıl okuyayım?
Какую инструкцию? Ничего же нет.
Sadece şu kısmını okuyayım.
Я прочитаю вам кое-что.
O zaman pijamalarını giy de sana bir öykü okuyayım!
Тогда надевай пижаму, и я почитаю тебе сказку.
Ben sana bir masal okuyayım tamam mı?
Я почитаю тебе сказку, окей?
- Bunu denememiz gerekiyor. - Bir daha okuyayım.
- Надо будет проверить.
- Sana ne yazdığını okuyayım.
- Я что, действительно, разговариваю как доктор Сьюс?
Sana açıklamasını okuyayım.
Позвольте, я зачитаю симптомы.
İzin ver de okuyayım lütfen.
Не мешай. Пожалуйста.
Dur, sana okuyayım.
Послушай!
- Karar vermeye çalışıyorum. Son çalışmalarımdan birini mi eskilerden birini mi okuyayım?
Не знаю, что выбрать то, что я написал раньше или позже.
Durun size mektuplarını okuyayım.
Я Вам почитаю его письма. Нет, нет!
Ezberden okuyayım.
Сейчас повторю.
Bir okuyayım.
Дай я почитаю это.
- Şimdi mecburi konuşmamı okuyayım.
- А я прочту обязательную речь.
Sana bir şey okuyayım.
Позвольте я Вам кое-что прочитаю.
- Neden canına okuyayım?
Зачем бы я все это затеяла, чтобы дразнить тебя?