English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ U ] / Uyandın mı

Uyandın mı tradutor Russo

734 parallel translation
Uyandın mı?
- Вы проснулись?
- Uyandın mı? Özür dilerim
- Я тебя разбудил?
Uyandın mı? Saat dört bile olmadı.
4 часа утра, а ты уже на ногах?
Uyandın mı bakalım?
Ты проснулся?
Uyandın mı?
Ты встаешь?
365 gün sonra uyandın mı, tamam Tanrım.
365 дней до дембеля! О, Боже!
Bana verdiğin buluşma ve ayrılışı temsil ediyorlar... Nasıl olsa olmaz diye düşünerek uykuya daldım. Uyandıktan sonra bile dönüyorum yatakta, kafamda aynı eski şeyler dolaşıyor durmaksızın.
Ты мне дала встречу и расставание... не случится никогда... и бесконечно повторялось всё после пробуждения.
Tae Yang, uyandın mı?
но лишь коснусь исчезнешь в никуда... проснулась?
Uyandırdığım için özür dilerim. Çocukların gürültüsünü kesecektim.
Прости, я тебя разбудила.Хотела закрыть окно, во дворе ребята расшумелись.
Byron gibi, uyandın ve kendini ünlü olarak mı buldun?
Что бы проснуться знаменитым, как Байрон?
- Cigolini'yi uyandırdın mı?
- Вы позвали Чиголини? - Его нет в комнате.
Nasıl ben karımın sabah uyandığında... şiddetli bir baş ağrısının olmasına razıysam.
Eсли уж мoeй жeнe пpeдcтoит утpoм cтpaдaть oт гoлoвнoй бoли.
Yarın sabah uğrayıp saat 10 gibi seni uyandırırım.
Я заскочу утром, разбужу тебя часов в десять.
- Uyandın mı?
Нет.
Uyandınız mı?
Вы уже проснулись?
Çocukları uyandırıp karımın ödünü kopardılar.
Разбудили детей и напугали жену до полусмерти.
Açlığın etkisiyle uyandım.
Я проснулся отдохнувшим и умирающим от голода.
Sonunda uyandığın ve her şeyin bittiği kısım haricinde kabusa benziyor.
Это как кошмар, только вы не просыпаетесь, и все повторяется снова.
Uyandıktan sonra da uzun süre gördüğüm rüyanın etkisinden kurtulamadım, hâlâ cehennemde olmadığıma inanamadım.
И долго после мне всё казалось - я ещё в аду : так было впечатленье сна ужасно.
Uyandın mı?
Уже встала?
Sonra yüzünde bir gülümsemeyle uyandın, bana sarıldın, beni öptün ve o an korkumun yersiz olduğunu anladım.
Потом ты проснулась и, все еще улыбаясь во сне, поцеловала меня, и я почувствовал, что не должен ничего бояться, что мы всегда будем как в то мгновение.
- Bakın uyandı. Hanımcığım, şimdi iyi ama gece, Tanrım, çok korkuttu.
Сейчас ему лучше, но вчера, о, Мадонна, как же я перепугалась!
Komiser'i uyandırmaya gittiğimde, defalarca mırıldandığını duydum.
Когда я тряс господина комиссара, я слышал, как он отчетливо пробормотал несколько раз : " Мы у Фантомаса.
Daha önce dediğin şeyi yapalım, polisi uyandıralım, bakalım deli komşuların evinden çıkacaklar mı?
Давай сделаем то, что ты предлагала. Посмотрим, что скажут соседи.
Seni uyarmıştım ancak zengin insanlar fakirleri bir gün uyandıracaklarını hiç düşünmezler.
Я сообщил об опастностях, но богачи представить себе не могут, что можно пробудить бедных.
Uyuyan diğerlerini uyandırma çabalarımızın sonucu, ışınlanmış olanın durumuna bağlı.
Попытки оживить остальных спящих ждет успех или неудача пока один пострадавший транспортирован на палубу.
- Bir öpüşle uyandıracağımı mı sandın?
Уверена, вы думаете, что я могу разбудить его поцелуем?
Arkadaşımı uyandırdın.
Ты только что моего друга разбудил.
Bu sabah çok azgın uyandım.
Сегодня утром я проснулась сексуально озабоченная.
Uyandırmayayım diye korkma sakın. Rahat ol.
- Давай, ломись, здесь же, конечно, никто не спит.
Dün seni uyandırdım sen de uyumana izin vermediğim için beni azarladın.
Вчера я тебя разбудила, и ты мне устроил сцену за то, что я прервала твой сон.
Uyandığımda para masanın üstündeyse, bilirim ki bir ortağım var.
Если когда я проснусь, деньги будут на столе, я пойму, что нашёл помощника.
Tüm bu sıkıntı için üzgünüm... ama geç kalmamızın sebebi telefonla uyandırılmamamız. Canım, çok üzgünüm.
Прошу прощения за эти неудобства, но мы опаздываем из-за того, что нас не разбудили.
Hem beni hem de karımı uyandırdınız. Bir daha uyku tutmadı.
Мы не спали всю ночь.
Bu ülkenin insanlarının uyandırılması lazım.
Людям этой страны нужно пробудиться от сна.
Uyandınız mı?
Проснулись?
Siz ikiniz uyandınız mı?
Нам две?
Bu sabah uyandığımda, güzel, sakin bir gün geçireceğimi sanmıştım. Biraz kitap okumak, köpeği fırçalamak... Saat dört ve dünyanın duman tüten kalıntılarından beş ışık yılı ötede, bir uzay gemisinden atılmak üzereyim.
я проснулс € утром, думал, что у мен € будет хороший расслабл € ющий день, немного почитаю, погул € ю с собакойЕ ј сейчас 16 : 00 и € буду выброшен с корабл € пришельцев в п € ти световых годах от дым € щихс € останков " емли.
Uyandırma servisi için buradayım. Ayın 23'ü, günlerden Çarşamba.
Звоню тебе, чтобы разбудить сегодня, в среду 23 числа
Rüyamda o adamı tutacağım. Eğer beni boğuşuyor gibi görürsen, hemen uyandıracaksın.
Во сне я хватаю парня, ты видишь, как я борюсь и будишь меня.
Buraya çok hoş bir rüyadan uyandırılıp, çağrıldım. Ya bunu çözeceksin ya da sokaklarda köpek pisliği temizliyor olacaksın.
Понимаешь, Я отрываюсь от восхитительных снов, тащу свою задницу сюда а что мне говорят здесь, Рами, что я должен играть в ночной патруль с твой гавеной палкой...
O kocaman Ay'ı, evimin üzerine senin getirdiğini sanmıştım çünkü aşıktın ve beni bununla uyandırmıştın.
Я подумал, что это ты привёл луну к дому... потому что ты был настолько влюблён... и разбудил меня.
Güzelliğin hakkında anlattıklarım Roberts'in de merakını uyandırdı.
Это заинтриговало Робертса, как и мои описания твоей красоты.
Bütün bildiğim bu sabah karımın çığlığıyla uyandığım.
Все, что я знаю, я проснулся, и моя жена кричала.
Tatlım, ağabeyini uyandıracaksın.
Милая, ты братика разбудишь.
İnan bana, yarın sabah uyandığında çok rahatlayacaksın... çünkü ben orada olmayacağım.
Поверь, что завтра тьi проснешься со вздохом облегчения, потому что меня там не будет.
Sadece belden aşağımı değil, aklımı da uyandıracak bir kadın istiyorum.
Мне нужна женщина, которая помогала бы мне расти.
Ancak, siz her odadan çıktığınızda... fiziksel bir acı hissetmeye başladığım zaman... birden uyandım. Aşık olmuştum.
И только, когда я начинал испытывать физическую боль,... всякий раз, когда вы выходили из комнаты, я понял - я влюбился.
- Eşini ve çocuklarını uyandırdım mı?
Небось, разбудил твоего мужа, детей?
- Hayır, uyandırmadın. Her zaman işe gitmeden 10 saat önce kalkarım.
- Нет, я всегда просыпаюсь за десять часов до выхода на работу.
- Çocukları uyandırdın mı?
Я детей не разбудил?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]