Yirmi yedi tradutor Russo
126 parallel translation
- Yirmi yedi.
– Двадцать семь.
Yirmi yedi yıldır hiçbir zaman aramadan gelmemezlik etmedi.
Зa 27 лeт он никогдa нe ночeвaл внe домa, нe позвонив.
Yirmi yedi yaşında.
— ледует признать правду.
Anne, yirmi yedi bedenim.
- Мне 27 лет, мама.
- Yirmi yedi.
- Двадцать семь.
- Kaç kişiyiz? - Yirmi yedi.
- Сколько нас?
Jeffrey, bak... Hesapta orada bile olmayan 91 milyon dolarlık uyuşturucu uğruna o rıhtımda yirmi yedi kişinin niye öldüğünü bilmek istiyorum.
Я хочу знать, почему 27 человек погибли в порту в разборке за наркотики на сумму в 91 миллион, которых там не было.
Yaş yirmi yedi, İtalyan-Amerikan erkek.
27, американский итальянец.
Yirmi yedi nokta otuz sekizle, yirmi yedi nokta otuz dokuz olan dünya rekorunu kırdı.
Лассе Вирен побеждает с мировым рекордом - 27 : 38,3, почти на секунду улучшая предыдущий рекорд - 27 : 39,4.
Sadece yirmi yedi yaşındayım Ally. Yaşamda gerçekten rahatsız olmak için erken bir yaş.
Мне всего 27, это не много для жизни, в которой что-то надоело.
- Ben de yirmi yedi yaşındayım ve her şey beni rahatsız ediyor.
Мне тоже 27, и мне надоело всё. - Почему?
Üç kere dokuz, yirmi yedi.
Трижды девять - двадцать семь.
"Üç kere sekiz, yirmi dört. Üç kere dokuz, yirmi yedi..."
"Трижды восемь - двадцать четыре, трижды девять - двадцать семь..."
Yirmi yedi yaşma geldin diye artık korkmaman gerektiğini mi düşündün?
Ты думаешь, что если тебе 27, ты больше не можешь бояться?
- Yirmi yedi puan.
- Двадцать семь баллов.
Yirmi yedi yıl içinde i elmas iş olmuştur, i bir taş rastlamadım gibi bu
За 27 лет что я провел в алмазном бизнессе, Я никогда не пересекался с таким камнем как этот.
Yirmi yedi can, ben bile on beş saniye vermedi.
В своих 27 жизнях я не получила даже 15 секунд.
- Ama dün yirmi tane vardı,... bugün yedi geldi yirmi yedi, şu üç dilsizle otuz, cüceyle otuz bir, Belçikalıyla otuz iki beş morukla otuzyedi... Bir tane eksik.
Час назад было 20, да плюс к тому 7 паломников - это 27, трое глухонемых - это 30, карлик - 31, бельгиец - 32, пятеро старейшин - 37, одного не хватает.
Yirmi yedi tatbikat yapmamızın nedeni Bay Miller yaptığınız işe alışmanız ve ustalaşmanız böylece bu bot saldırıya uğradığında donunuza sıçmamanız.
Мы двадцать семь раз повторили упражнение, мистер Миллер,.. ... чтобы вы отточили своё мастерство и не оплошали,.. ... когда эта лодка будет атакована немцами.
Kütle değil. Yirmi iki saat yirmi yedi dakika kutuda.
22 часа, 27 минут в коробке.
Yirmi yedi.
Двадцать семь!
Yirmi yedi, yirmi sekiz, yirmi dokuz.
27, 28, 29, 30.
Yirmi yedi.
27.
- Yirmi üç mü? Yirmi yedi dediğini sanmıştım.
Я думал 27.
Hayır! Yirmi yedi dediğim doğru, çünkü bana kur yaptığı dört yılı eklemeyi unuttum.
Просто к 23, мы должны добавить 4 года помолвки.
Bazen yirmi üç derim, bazen yirmi yedi onu ne kadar özlediğime göre değişir.
Я говорю иногда 23, иногда 27. Зависит от того, насколько я скучаю.
Bilmiyorum. Yirmi yedi, yirmi sekiz...
Какая разница 27, 28...
Yirmi beş. yirmi altı, yirmi yedi, yirmi sekiz, yirmi dokuz.
25, 26... 27, 28, 29!
Yirmi yedi bin altı yüz seksen üç.
27683.
- Sizin kaç şubeniz vardı? - Yirmi yedi.
- А вот у вас сколько отделений?
Bu yıl şimdiye kadar yirmi yedi tane olduğunu duydum.
В этом году я слышал уже о 27-ми.
Yirmi yedi yılın ardından kimse orayı benden iyi bilemez.
После 27 лет никто не знает шахту так, как я.
Yirmi üç dolar ve yedi cent.
23 доллара и 7 центов.
Güverte yedi, bölüm yirmi üç.
Палуба 7, секция 23.
Al bakalım... yirmi beş, altı, yedi.
Вот... двадцать пять, шесть, семь за час.
- Yedi dolar yirmi iki sent daha iyi.
- На 7 долларов и 22 цента лучше.
Ve canlı yayın ile, montajsız, yirmi dört saat haftanın yedi günü bütün dünya tarafından izlendi.
7 дней в неделю для телезрителей по всему миру.
Yirmi yedi.
Двадцать семь.
yirmi iki... on yedi...
22... 17...
"Yirmi... Yedi."
"Двадцать... семь."
Üç kere yedi, yirmi bir.
Трижды семь - двадцать один.
Ama yirmi yedi yaşında bir avukat hâlâ böyle şeyler hissediyorsa, zayıf demektir. Hatta acınasıdır.
Я имею в виду, она даже жалкая.
.. beş, altı, yedi sekiz, dokuz, on, on bir, on iki on üç, on dört, on beş, on altı yirmi bir, yirmi iki yirmi üç yirmi beş, yirmi altı, yirmi yedi yirmi sekiz, yirmi dokuz, otuz...
3, 4... 5, 6, 7, 8...
Parçalar EC-10'da tanımlandı. Yedi parça, iki boyutlu resimli madde yedi müzik içerikli disk yirmi interaktif bilgisayar strateji programı yedi parça iki boyutlu resim sanatı yedi müzik diski...
Следующие предметы определены как класс EC-10 забракованы семь работ двухмерно иллюстрированного материала семь дисков с музыкальным содержанием 20 интерактивных стратегических компьютерных программ...
Yakalanmadan yirmi-iki saat ve yirmi-yedi dakikadır kaçıyorsun.
Отличная попытка, рядовой Купер. Вас не могли поймать 22 часа.
Yedi gün, yirmi dört saat, nereye gidersen git... arabayla seni izleyeceğiz.
Для тебя : передвижение с сопровождением, охрана 24 часа... везде, где бы ты ни был.
Yirmi blok yukarıda, yedi blok ötede.
20 кварталов вверх, 7 прямо.
- On, benimle sayın on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz ve yirmi. - McKay...
- Маккей...
Biri yirmi, diğeri on yedi yaşındaydı.
Одному было двадцать, другому семнадцать.
Ve yedi gün yirmi dört saat o evde Bay Korkunç'la birlikte.
И он заперт в доме у мистера Гада сутки напролет.
Yedi gün, yirmi dört saat kafamız iyiydi.
- Да. Старик, мы сутки напролёт тусовались.
yedi sekiz 16
yedi 965
yedim 38
yedi yıl önce 16
yedi mi 44
yedi numara 27
yedi buçuk 18
yedide 19
yedi yıl 28
yirmi 182
yedi 965
yedim 38
yedi yıl önce 16
yedi mi 44
yedi numara 27
yedi buçuk 18
yedide 19
yedi yıl 28
yirmi 182
yirmi altı 18
yirmi iki 34
yirmi bir 29
yirmi dokuz 20
yirmi dakika 19
yirmi sekiz 22
yirmi üç 29
yirmi dolar 22
yirmi beş 51
yirmi saniye 16
yirmi iki 34
yirmi bir 29
yirmi dokuz 20
yirmi dakika 19
yirmi sekiz 22
yirmi üç 29
yirmi dolar 22
yirmi beş 51
yirmi saniye 16