Önemli değildi tradutor Russo
488 parallel translation
- Hiç önemli değildi.
- Да ничего, ерунда.
Önemli değildi.
Увы, это так.
Önemli değildi, hayatım. Kaçtık ama yakalayıp geri götürdüler.
Это была такая мелочь, дорогой.
Hangimiz olduğu önemli değildi.
Неважно, кто.
Yardımcınız abartmış. O kadar önemli değildi.
Сержант преувеличил.
Başka bir şey önemli değildi. Bitti.
Ничто другое меня не волновало.
Pekala, Aslında bu pek de önemli değildi.
Ну, это неважно.
Kral George'un adama ihtiyacı vardı, nereden geldikleri o kadar da önemli değildi.
Королю Георгу так нужны люди, что их прошлое ему безразлично.
Verdiği bilgiler çok ayrıntılı ve doğruydu... fakat fazla önemli değildi.
Его информация была очень подробной и точной хотя и не очень важной.
Zaman önemli değildi Hiçbir zaman da olmayacaktı
Что время - суета, не значит ни черта!
Önemli değildi, ama bu aklımdan hiç çıkmadı.
Это ерунда. Но это засело во мне.
Önemli değildi ki, ya da bana öyle geldi.
Насколько я понимаю, тебе это было неинтересно.
Onun için varmışım yokmuşum önemli değildi.
Я для нее не существовал.
Demek istediğim... kavgaları o kadar önemli değildi.
Я только хотела сказать, что они никогда серьезно не ругались.
Sanırım o çocuklariçin, annelerinin şerefini korumak pek önemli değildi.
Думаю, для этих парней клятва именем матери не имела особой ценности.
Ama o önemli değildi.
Но не она была главным.
Annemin Sicilyalı olması önemli değildi.
Даже то, что моя мама была из Сицилии, не имело значения.
Bu işin bütçesinin her kalemi karşılayıp karşılayamaması gerçekten önemli değildi.
Меня не волновало, что все уйдет на финансирования проекта.
Saat önemli değildi.
Мне было все равно, когда ты вернешься.
- Önemli değildi. Sanırım insanların ve Ferengilerin konuşacakları çok fazla bir şey yok.
Думаю, людям и ференги разговаривать особо не о чем.
Nereye gittikleri önemli değildi.
Для меня было неважно, куда они летели.
Benim için önemli değildi.
Мне было все равно.
Aslında orada değildim. O yüzden, önemli değildi.
Я просто сказала себе, что я это меня не касается... и не имеет для меня никакого значения.
Kesinlikle önemli birşey değildi, hayatım.
- Я. Но это совсем неважно, дорогой.
- Önemli bir şey değildi.
Это было совсем не важно.
Önemli biri değildi. Sadece bir, iki "B" filmi yazarı.
Просто писатель с парой второсортных сценариев.
Çok onemli değildi.
Это не слишком важно.
Bence önemli olan çocuğun olaydan hemen sonraki ifadesidir. Bunalımdaydı ya da değildi, ama hiçbir şey hatırlayamadı.
Я верю показаниям, взятым сразу после убийства, когда он ничего не помнил, независимо от стресса.
Önemli bir şey değildi.
Нет, нет. Ничего серьезного.
Bu o kadar da önemli bir görev değildi, Spock.
Эта миссия не столь важна, Спок.
O kadar da önemli biri değildi.
Он не был таким уж знаменитым.
Önemli bir şey değildi. Unuttum bile.
Да, пустяки, я уже забыл.
Önemli bir şey değildi.
Ничего страшного.
Önemli bir şey değildi!
Ничего особенного.
- Önemli bir şey değildi. Bardağı yüzüne çarptım.
- Ничего особенного.
Gerçekten kolay değildi. Görüşmeler zordu zor ama çok önemli konularla ilgilendiler.
Действительно, это было не легко, переговоры были трудные, долгие, требующие больших усилий, но касались они очень важных вопросов.
Önemli olan süslü bir elbise değildi, sadece kendin olarak gelebilirdin.
Дело не в модном платье, а в вас самой!
Ben, ah, orada sadece kendimle konuşuyordum önemli birşey değildi.
Я разговаривал сам с собой. Ничего такого.
- Geçti. - Neredeyse ölüyordum. - Önemli bir şey değildi.
- Не переведено -
Bütün bu zaman boyunca sanki..... yaşadığım hayat gerçek değildi de bir tür bekleyişti. Hayatı sahici olanı,..... önemli olanı bekleyişti.
И я всегда чувствовал, что... что вся моя предыдущая жизнь была ненастоящей, была всего лишь долгим ожиданием... долгим ожиданием чего-то настоящего,
Evet, önemli bir şey değildi.
Да ну, ничего важного.
Önemli bir şey değildi. Bu yepyeni Colt'un Barışçı model tabancasını ve kılıfını bedavaya alabilirsin.
ƒело было пуст € ковое... ƒаю бесплатно этот новеxонький кольт "миротворец" и ремень.
yüzlerce insan arasından hiç kimse en önemli rolü oynayan gri örümceği ziyarete gitmedi ve öldüğünde, hiç kimse onunla beraber değildi
"Ни один человек из сотен посетителей ярмарки не знал, что серая паучиха играла самую важную роль. Никто не пришел к ней, когда она умирала".
Ama önemli bir şey değildi.
Но это было несущественно.
Başrol değildi, ama önemli bir roldü.
ј еще танцевала в мюзикле. ¬ ¬ егасе.
Mavi mektubumu ona vermememin özel bir nedeni var mı? Norman, ölen bir adamın son sözleri ve arzusuydu, çok önemli bir şey değildi.
Почему ты не передал ему... мое голубое письмо?
Önemli bir şey değildi Jane.
Джейн, ничего такого не было... я просто оказывал Эду небольшую услугу!
Bu önemli bir olay değildi.
Ничего особенного.
Bu senin hatan değildi, zaten önemli bir zarar da vermedin.
Ты невиновна.
Gerisi benim için önemli değildi.
- Остальное мне было не важно.
benim için önemli değildi.
мне было не важно.
değildi 207
değildir 62
değildim 75
değildin 22
önemli değil 3809
önemli degil 25
önemli 199
önemli birşey değil 33
önemli değil mi 21
önemli bir şey değil 261
değildir 62
değildim 75
değildin 22
önemli değil 3809
önemli degil 25
önemli 199
önemli birşey değil 33
önemli değil mi 21
önemli bir şey değil 261