Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ F ] / For better or worse

For better or worse перевод на турецкий

507 параллельный перевод
I expect the ultimate change for better or worse before night.
Sabah olmadan önce iyi ya da kötü, nihai değişikliği bekliyorum.
To be my lawful wedded wife, for better or worse.
İyi günde kötü günde karın olarak...
To be my lawful wedded wife, for better or worse, for richer or poorer...
İyi günde kötü günde, varlıkta ve yoklukta...
Cooney is still in command, for better or worse.
İyi de olsa kötü de olsa, komuta hala, Cooney'de.
He's mine for better or worse, and I keep doing my small bit to make him better.
İyisiyle kötüsüyle bana ait ve onu daha iyi bir yere getirmek için çabamı sürdüreceğim.
You're staying here, for better or worse.
Daha iyi de olsa, daha kötü de, burada kalıyorsun.
He sent me for better or worse.
- Beni yolladı.
Love one another for better or worse, for richer or poorer, in sickness and in health.
İyi günde, kötü günde, zenginlikte, fakirlikte, hastalıkta, sağlıkta birbirinizi sevin.
Friend to the end, for better or worse.
İyi günde, kötü günde, sonuna kadar dostunum.
For better or worse, who knows?
Geldi çattı. Kim bilir?
For better or worse.
İyi ve kötü günlerde.
I Covered This Whole Deal When I Said, "For Better Or Worse," Remember?
"İyi günde, kötü günde" lafı hepsini kapsıyor, unuttun mu?
I'm sorry. I lied when I said, "For better or worse."
Üzgünüm, "iyi günde ve kötü günde" derken yalan söylemişim.
We keep meeting the souls we're attached to, for better or worse, life after life.
Bağlı olduğumuz ruhlarla karşılaşmaya devam ediyoruz, daha iyi ya da daha kötü, hayattan hayata.
What a pair, "for better or worse"...
Ne çift ama, ne aldıysa kafası da iyi.
and that you will stand by him for better or for worse. "
belki kendine olan inancını eski haline getirebilirsin. "
As for distant and forbidding on the contrary, but you also were a little the worse, or better, for wine and there are rules about that.
Soğukluk ve korkunçluğa gelince tam tersine, ama bununla beraber biraz, iyi ya da kötü alkollüydün ve bu konuda bazı kurallar vardır.
- For better or for worse.
- İyi günde ve kötü günde.
- For better or for worse.
- İyi günde ve kötü günde. - Kötü günde.
After all, I'm taking you for better or for worse.
Sonuç itibariyle, ne olursa olsun seni alacağım.
Darling, I meant it when I said for better or for worse.
Sevgilim, iyi ve kötü günde diye yemin ettik.
Because I married you, for better or for worse.
Çünkü seni seviyorum. Çünkü iyi ya da kötü seninle evlendim.
-... for better or for worse... -... for better or for worse...
- İyi günde kötü günde...
- For the better or worse?
- İyi anlamda mı, kötü mü?
You know where to find me, for better or for worse.
Beni nerede bulacağınızı biliyorsunuz iyi de olsa kötü de olsa.
"Do you take each other for better or for worse... " for richer or for poorer... " in sickness and in health, until death?
"İyi günde, kötü günde, varlıkta ve yoklukta" hastalıkta ve sağlıkta " ölüm sizi ayırana dek birlikte olmayı kabul ediyor musunuz?
However, you were a little worse, or the better, for the wine.
Ama iyi veya kötü şarabın etkisi altındaydın.
For better or for worse for me, they came in too soon.
Benim için iyi veya kötü, yakında gelmeleriydi.
When we got married, you promised for better or for worse... that you'd never make good, that you'd always be nothing!
Evlenirken iyi günde kötü günde diye yemin etmiştin hiç zengin olmayacağına, hep bir hiç olarak kalacağına!
To have and to hold from this day forward, for better, for worse, for richer or poorer, in sickness and in health.
Bu günden sonra ona sahip çıkacağıma iyi ve kötü günde, zenginlikte ve fakirlikte, hastalıkta ve sağlıkta.
"For better or for worse." I meant what I said.
"İyi günde ve kötü günde." Bunu söylerken ciddiydim.
- For better or for worse.
- Anca beraber kanca beraber.
For better or for worse?
Daha iyi mi yoksa daha kötü mü?
But I sensed that my destiny now lay with Kit, for better or for worse.
Ama artık kaderimin Kit'le olduğunu hissettim, iyi ya da kötü.
The drama has not seen a change for the better or worse.
Yaşanan dramda bundan daha iyi veya daha kötü bir değişiklik görülmedi.
For better or for worse. Michael.
Michael...
I'm a reporter... for better or for worse, an honest one.
- Ben muhabirim. Hem de iyi veya kötü, dürüst bir muhabir.
That's my code, and for better or for worse, that's how I've been and that's how I'll go out.
Bu benim ilkem, iyi ya da kötü ben hep böyle oldum ve bu şekilde öleceğim.
For better or for worse, I'm going home.
Daha iyi, ya da kötü olsun, eve gidiyorum.
"For better or for worse."
İyi ve kötü günde.
For better or for worse, that's what got me where I am today.
Bunun için bugün buradayım.
You've had your life, for better or for worse.
İyi kötü yanlarıyla sen kendi hayatını yaşadın.
FOR BETTER OR FOR WORSE.
Daha iyi veya daha kötü.
Quite the contrary. lt's just that you were a little the worse or better for substances, and I have rules about that.
Tam aksine. Sadece sen, olan bitenin farkında olmayacaktın, ve benim bu konuda bazı kurallarım vardır.
For better or for worse.
İyi günde, kötü günde.
For the better or for the worse?
- İyileştim mi yoksa kötüleştim mi?
"... in sickness and in health, for better or for worse- - "
"iyi günde ve kötü günde onun yanında..."
But if I got married, you know those vows for richer or for poorer, for better or for worse.
Ama ben evlenmiş olsam, yani o yeminler hastalıkta ve sağlıkta, iyi zamanda ve kötü zamanda.
To have and to hold from this day forward, for better or for worse, for richer or for poorer, in sickness and in health, to love and to cherish until death do us part.
Bugünden itibaren Rita'yı eşim olarak kabul ediyor ve onu ömür boyu iyi günde kötü günde, zengin ve fakir günümüzde, hastalıkta ve sağlıkta ölüm bizi ayırana dek seveceğim.
To have and to hold from this day forward, for better or for worse, for richer or for poorer,
Bugünden itibaren iyi günde kötü günde, zenginlikte, fakirlikte- - - Hastalıkta.
For better or for worse.
İyi de olsa, kötü de olsa.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]