Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ O ] / Or so i thought

Or so i thought перевод на турецкий

248 параллельный перевод
Or so I thought.
Ya da bana öyle geliyordu.
Harmless enough... or so I thought.
Yeterince masum ya da ben öyle sanıyordum.
Or so I thought.
Ya da öyle sanıyordum.
Or so I thought.
Ya da öyle sandım.
It didn't matter, or so I thought.
Önemli değildi ki, ya da bana öyle geldi.
By senior year, I had it covered, or so I thought.
Mezuniyet yılımda, bunu hallettim, ya da öyle sanmıştım.
We discovered a common interest in cartography or so I thought.
Kartografyanın ortak bir ilgimiz olduğunu fark ettik ya da ben öyle sanmıştım.
" Or so I thought.
"Ya da ben öyle düşünüyordum."
Or so I thought at home
Yada ben öyle düşünürdüm.
Or so I thought.
Ya da ben öyle düşünmüştüm.
My secret was safe forever... or so I thought.
Sırrım sonsuza kadar güvendeydi. Ya da öyle düşünmüştüm.
Or so I thought.
Veya ben öyle düşünüyorum.
Or so I thought.
Ya da ben öyle düşündüm.
Or so I thought.
Ya da ben öyle düşünüyordum.
" Before we were together I'd been in love many times, or so I thought.
" Seninle çıkmadan önce birçok kez aşık oldum ya da öyle sandım.
I would have been implicated, or so I thought.
Bu olaya beni de dahil edebilirdi.
Or so I thought.
Ya da ben öyle sandım.
Or so I thought.
En azından öyle düşünüyordum.
- Or so I thought.
- Ya da ben öyle sandım.
Or so I thought.
Yani ben öyle sanıyordum.
- His ex-girlfriend, or so I thought.
Eski kız arkadaşı
Or so i thought.
Ya da öyle sanıyordum.
Or so I thought
Ya da öyle düşünülüyordu
Or so I thought.
Ya da ben öyle zannediyordum.
To be honest, I didn't give much thought to whether you liked it or not all this time. I pushed myself on you just so that I can survive.
Şu ana kadar senin hoşlanıp hoşlanmadığını dikkate almadan sadece kendimi düşündüm.
I had her all sewed up in Baton Rouge, or at least I thought so.
Baton Rouge'da onu kapana kıstırmıştım, ya da ben öyle sanmıştım.
I guess I'm not any braver than I thought I was or else I wouldn't have been so scared.
Sandığımdan daha cesur değilmişim bu kadar korkacağımı tahmin edemezdim.
Once or twice I thought that he would die because he was so angry.
Ara ara bana çok kızgın olduğu için öldüğünü düşünmüşümdür.
But his wife was going to murder some poor slave or other and I didn't see why that should happen, so I thought...
Ama karısı gariban bir köleyi öldürecekti. Ben de bunun olması için herhangi bir neden göremedim.
I never thought it would be so nasty, or I wouldn't have come!
Hiç bu kadar çirkin olduğunu düşünmemiştim, yoksa gelmezdim!
The boy had been in bed hours, or so I'd thought.
Oğlan saatlerdir yatağındaydı, ya da ben öyle sanıyordum.
i thought you said the radiation would go down after a month or so, harry.
1 ay içinde radyasyon seviyesinin düşeceğini söylemiştin, Harry.
So I thought, "I'll either be cagey here or be honest."
Ya ketum olacaktım ya da dürüst.
I mean, growing up in Minnesota, racial relations just wasn't something I thought about or had to deal with so much.
Yani, Minnesota'da büyüdüm, ırk ilişkileri üzerinde düşündüğüm bir şey değil ya da çok fazla uğraştığım.
I got so goofy last night Diane, lying here wondering whether I was going to live or die, that I thought I saw a giant in my room.
Dün çok ahmaklaştım Diane. Burada yatmış,... ölecek miyim ölmeyecek miyim diye düşünürken,... odamda bir dev gördüğümü sandım.
And you can't tell if it's a boy or a girl, so I thought Junior would...
Kız mı erkek mi olduğunu bilemezdim. Bu yüzden Ufaklık adının...
I find I'm so excited I can barely sit still or hold a thought in my head.
Buldum, çok heyecanlıyım, ayakta zor duruyorum ve kafamda bir düşünce var.
Or none that I knew of, anyway. I thought, well I've gotta find out what all this is about. So, uh...
"Neymiş bu bakalım" diye düşündüm.
Perhaps it was not so wild a dream as I thought. Or as foolish.
Belki de düşündüğüm kadar uzak ya da aptalca bir hayal değildir.
So, I had, from the time I was... 12 or 14 or something, thought entirely in terms of images and pictures and movement.
Yani ben 12-14 yaşlarındayken bütün her şeyin görüntülerden, sahnelerden, hareketlerden ibaret olduğunu düşünürdüm.
Yeah, well, see, I did that, and I haven't been able to get him, so I thought maybe you'd know an alternate number, or what have you.
- Ara onları. Aslında bunu yaptım. Ancak onlara ulaşamadım.
So I thought, "It's a mouse or a possum."
"Ya bir faredir ya da porsuk."
Or I thought so, till today
Ya da bugüne kadar öyle sanıyordum.
And I did grow up to be her, or so I thought.
- Aa, hızlı olmuş.
My mom stormed out and I thought my father was going after her, so I charged in like I was gonna save her or something.
Annem hızla odadan çıktı ve babam da onun arkasından gitti. Annemi kurtarmak için koştum.
Wanda and them are still out, so I thought I'd stop by and see if you wanted coffee or something?
Wanda ve bizimkiler hala dışarda, bir ihtiyacınız diye sormağa geldim. Kahve yada başka birşey?
I thought it best not to think about anything or so I told myself.
Kendimi hiçbir şey düşünmemeye zorladım.
She made it look so real, I thought she was gonna shoot me once or twice.
O yaptı gerçek göründü, düşündüm O bana iki kere vurdu.
Well, your daddy asked me to run some errands for him, so I thought I'd just kinda stop by and see if you was ovulating'. Well, I don't know if I am or not.
Ben de uğrayıp yumurtlayıp yumurtlamadığına bir bakayım dedim.
It's either the car or the house, so I thought...
Ya arabayı alacaklardı ya da evi alacaklardı. Ben de düşündüm ki...
And I don't know, I thought he came back here because he liked me or something, and I kissed him and he kissed me back, and now he's over there and I feel so stupid and...
Benden hoşlandığı için döndüğünü sanmıştım. Onu öptüm. O da beni öptü.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]