Quite a bit перевод на турецкий
1,491 параллельный перевод
Gave the Ministry quite a bit of grief a few years ago.
Birkaç yıl önce Bakanlığa büyük üzüntü vermişti.
I know of many places where everybody got quite a bit less than 6 ounces and where they began to eat dirt
Herkesin hakkına düşenin, 180 gramdan çok daha az olduğu ve bu yüzden toprak yemek zorunda kaldıkları birçok yer bilirim.
Quite a bit.
Oldukça mahsurlu.
He will be altered quite a bit
"O bir parçacık değişmekte"
Those shares are worth quite a bit of money.
O hisseler çok değerli.
It's gonna brighten it up quite a bit.
Bu içeriyi biraz daha aydınlık yapacak.
In the afternoon, it brightens the place up quite a bit.
Öğleden sonraları içeriyi oldukça aydınlatır.
I've done quite a bit of theater.
Bir parça tiyatro deneyimim olmuştu.
- Quite a bit. I have a vacuum cleaner business on the side.
Diğer yandan da süpürge satıyorum.
- lt's quite a bit!
- Az değil!
Well, Mr. Willie... I've thought about this quite a bit.
Şey, Bay Willie ben de bunu çok düşündüm.
Well, your neighbor tells me he saw you and Mr. McCoy fight quite a bit.
Komşunuz, sizi ve Bay McCoy'u sürekli kavga ederken gördüğünü söylüyor.
The problem's continuity because we've already shot quite a bit with these shoes.
Sorunumuz devamlılık, çünkü... Bu ayakkabılarla bir sürü sahne çektik.
As my résumé states, I studied two and half years of Medicine so I know quite a bit.
Özgeçmişimde de belirttiğim gibi, İki buçuk yıl Tıp eğitimi aldım. Yani biraz anlıyorum.
That was quite a bit of falling you did just now.
Az önce fena düştün.
That's quite a bit of falling you did just now.
Az önce fena düştün.
All that focus on sports - that must impact your grades quite a bit.
Onca spor notlarını düşürüyordur.
Between the cold air and the giant mosquitoes, I had missed them quite a bit, but then I saw something I had missed even more.
Soğuk havanın ve dev sivrisineklerin arasında..... onları biraz özlemiştim sonra onlardan daha çok özlediğim bir şey gördüm.
I make quite a bit
Epey bir miktar yapıyorum.
I make quite a bit too
Ben de epey bir miktar kazanıyorum.
Richard's going to be travelling quite a bit.
Richard bir süre seyehat halinde olacak.
While I know that would be enjoyable for both of us, I should warn you, I have quite a bit of stamina.
İkimiz için de zevkli olacağını bilsem de, seni uyarayım oldukça dayanıklıyımdır.
Miss Woolfbeak, although it costs quite a bit to put in a ramp for you, we got approval.
Bayan Wolfbeak, biraz zor olmuş olsa da onayı aldık.
Quite a bit.
Pek çok seye.
That seems to be happening quite a bit.
Bu sanki biraz sık olmaya başladı.
I understand you spent quite a bit of time outside the country.
Anladığım kadarıyla yurt dışında epey zaman geçiriyor gibisin.
Jesse, you stood to gain quite a bit with Primero out of the way, right?
Jesse. Primero'nun yolundan çekilmesi sana epey şey kazandırmış, değil mi? Öyle mi?
Your company owns quite a bit of real estate, particularly a building at 1312 Surf Street.
Şirketin gayrı menkulü var. Özellikle de Surf Caddesi 1312 Numara'daki binada.
That doesn't matter, because your friend over there is doing quite a bit of talking, Chris.
Çünkü oradaki arkadaşın epey konuştu Chris.
I used to date a lovely young lady who shed quite a bit.
Saçları çok fazla dökülen genç bir bayanla çıkmıştım.
A friend of mine is in quite a bit of trouble.
Bir arkadaşımın başı dertte.
I think after reading the article, you'll find that your little sister got praised quite a bit.
Eğer bir kız kardeşi biraz övdü var olduğunu göreceksiniz Ben makaleyi okuduktan sonra, düşünüyorum.
According to his cell phone records, you talked to him quite a bit, had some nice, long chats.
- Bu cep telefonu kayıtlarına göre epeyce konuşmuşsunuz. Hayli lakırdı etmişsiniz.
But as every housewife knows, bad news moves quite a bit faster.
Fakat tüm ev hanımlarının bildiği üzere, kötü haberler biraz daha hızlı ilerler.
I did actually manage to learn quite a bit of latin, though.
Ama biraz da olsa Latince öğrenebildim.
Oh, my, that's quite a bit of luggage for three days.
Tanrım. Üç gün için ne kadar büyük bir valiz.
- So, we have quite a bit to catch up on.
- Konuşacak çok şeyimiz var.
When Mariel and I were married, we hung out quite a bit.
Mariel ile evliyken onlarla takılırdık.
Our Mr. Hall spends quite a bit of time on the Internet.
Bizim Bay Hall internette oldukça çok zaman geçiriyor.
Quite a bit of capital invested here, darlin'.
Burada epeyce büyük yatırım yapılmış, hayatım.
Actually, we know quite a bit about you, Hector.
Aslında, hakkında az biraz bilgimiz var, Hector.
You know quite a bit about my son.
Oğlumu bayağı iyi tanıyorsunuz.
- Yeah, well, I did, quite a bit, actually.
- Evet, aslında, ben düşündüm, biraz aslında.
I did the youth beauty pageant circuit and I enjoyed that quite a bit.
Gençlik ve güzellik yürüyüşünü düzenledim ve kendim de bundan çok keyif aldım.
Coz you've been coming around quite a bit, Karen.
Çünkü bu aralar etrafımda çok dolaşıyorsun, Karen.
This is your 80 per cent, quite amounts to a tidy bit too, as you can see
Bu, size ait olan yüzde seksenlik payınız. Hiç de fena bir miktar değil, gördüğünüz gibi.
You can search all you want, but you'll never find a common thread... because I have chosen you quite randomly for who you are... but a little bit more carefully for what you are.
İstediğiniz her şeyi araştırın, ama asla geçerli bir neden bulamazsınız. Çünkü sizi kim olduğunuza göre tamamen rastgele seçtim ancak ne olduğunuz konusunda biraz daha dikkatli davrandım.
Your friend here kicked up quite a bit of Imperial interest.
Heryerde devriyeler var.
"Blimey, it's a bit like the bloody restaurant she took me to! " It's really quite good! "
Restorandaki gibi.
Oh! " Is that funny? It is quite funny when you do it, but keep it down a little bit.
- Sen yaptığında evet.
Poor old lot... could have a bit more than he bargained for, and I can't promise you anything like that but it should be quite a laugh.
Zavallı ihtiyar umduğundan biraz daha fazlasını kazanabilirdi,... sana böyle bir söz veremiyorum, ama çok gırgır olacak.
quite a few 36
quite a lot 58
quite a while 18
quite a sight 16
quite all right 51
a bitch 33
a bit more 98
a bit 477
a bit higher 16
a bit of everything 17
quite a lot 58
quite a while 18
quite a sight 16
quite all right 51
a bitch 33
a bit more 98
a bit 477
a bit higher 16
a bit of everything 17
biter 23
bitten 34
bitchy 28
bite me 232
bitty 22
biting 27
bite your tongue 31
bite it 35
bite down 19
bite to eat 23
bitten 34
bitchy 28
bite me 232
bitty 22
biting 27
bite your tongue 31
bite it 35
bite down 19
bite to eat 23