Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ R ] / Really cool

Really cool перевод на турецкий

2,472 параллельный перевод
- That was really cool.
- Gerçekten güzeldi.
I don't know... But it is a really cool story.
Bilemiyorum... ama gerçekten harika bir hikaye.
Well, drill team is really cool.
Burgu takımı gerçekten havalıdır.
She was just really cool.
Çok hoş biriydi.
She was just really cool to everybody.
Herkese karşı çok hoş biriydi.
That's really cool.
İyiymiş.
I got the idea from this really cool documentary called Marwencol.
Bunun havalı bir belgesel olacağı fikri aklıma geldi ismi de "Marwencol" olacak.
- That's really cool.
- Bu çok iyi. - Teşekkürler.
You're looking really cool.
Gerçekten harika görünüyorsun.
That was really cool, though, that dance.
O dans olayı harikaydı ama.
If tobacco were banned tomorrow, and the DEA was going to come after you for smoking, the first thing it would do is it would make it really cool to kids.
Eğer tütün yarın yasak olsaydı ve DEA sigara için peşinizden gelseydi yapacağı ilk şey, çocuklara iyi göstermek olurdu.
- This place is really cool.
Burası şahane bir yermiş.
You know, that's a really cool jacket.
Biliyor musun, o gerçekten hoş bir ceket.
This is really cool. lt's like...
Çok iyiymiş. Sanki...
- You're a really cool girl.
- Çok sağlam kızsın.
I think it's really cool to do it with your best friend for the first time.
İlk seferinde en iyi arkadaşınla yapmanın harika olacağını düşünüyorum.
It was really cool of your mom and dad to clean it out and wash it for you.
Annenler iyi ki temizleyip yıkamışlar.
I think it's really cool if we do that.
Bence bunu yaparsak harika olacak.
So, Wren, listen, I think it's really cool that you don't feel the need to dress sexy on Halloween, like some other girls.
Wren, bu arada Cadılar Bayramı'nda bazı kızlar gibi seksi giyinmeye ihtiyaç duymaman bence harika bir şey.
- That's really cool.
- Ne güzel.
- This is really cool.
- Bu gerçekten havalı.
I'm old enough to be your fath your really cool uncle.
Senin baban... gerçekten klas amcan olacak... kadar yaşlıyım ben.
It would be really cool.
Harika olur.
I mean, he's been really cool these last few weeks.
Son bir kaç haftadır baya iyiydi.
NICK : Thank you, that was really cool, man. BEN :
Sevgiye ve üzerine titremeye ihtiyacı olduğunu.
He thinks this is really cool!
Bunun harika olduğunu düşünüyor!
After the park, I took Stella to this really cool store off Scottsdale where I used to go because I would get- -
Parktan sonra Stella'yı eskiden sürekli gittiğim Scottsdale'deki güzel mağazaya götürdüm çünkü ben de oradan...
But this is crazy, right? It's really cool.
Ama ortam fena, değil mi?
Oh, that's really cool.
İyiymiş bak.
It's like really cool, the food here is so fresh.
Gerçekten çok hoş bir yer, yiyecekleri falan taptaze.
Wow! These are really cool favelas.
Gecekondular harika görünüyor.
You were... You were really cool today.
Bugün çok havalıydın.
This is really cool right here, huh?
Burası çok güzel, değil mi?
Really cool.
Cidden havalı.
It's really cool.
Gerçekten güzelmiş.
It's really cool
- Bu gerçekten havalı.
I met this really cool guy, and he took me to this great party,
Şu karizmatik herifle buluştum ve beni harika bir partiye götürdü.
Hey, you wanna see something really cool? Yes.
- Hey, harika bir şey görmek ister misin?
We'd like bitch out those smokers so that we could have the really cool stall at the end.
Sigara içen kaltaklar gibiydik en sondaki kabine giriyorduk.
This is really cool.
Çok güzelmiş.
Our house did look really cool.
Evimiz gerçekten çok havalı gözüküyordu.
Well, they're really cool.
- Gerçekten süper, bak göstereyim.
They're actually a really exciting age because they're learning to do some cool stuff.
Gerçekten ilginç bir yaştalar çünkü havalı şeyleri yapmayı öğreniyorlar.
- He's really too cool!
O. Doğru.
I always thought she was cool headed. But she must have been really lonely.
Annemin her zaman soğuk bir insan olduğunu düşündüm, ama çok yalnız olmalı.
Not really. lt's not that cool. lt's all right.
Pek değil. Yani o kadar iyi değil. İdare eder.
What you did was really not cool.
Yaptığın şey hiç doğru değil.
Just because you do not know anything about Steph. This type and cool it is really interesting!
Bildiğin gibi değil, Steph... ve bu adam çok hoş ve ilgi çekici bir tip!
I got up three more times and convinced myself that here, three meters from me, there really was something invisible, smooth and cool blocking my path.
Üç kez daha denedikten sonra, önümde duranın üç metrelik görünmez, pürüzsüz, soğuk bir şey olduğuna kendimi inandırdım.
This is really very cool.
Bu çok güzel.
- The thing is, Jack, it's really not cool to shoot people any more. - No.
- Hayır!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]