Sorry for the trouble перевод на турецкий
167 параллельный перевод
And you can never be sorry for the trouble you took to learn them.
Ve bunları öğrendiğin için, hiçbir zaman pişman olmayacaksın.
I'm sorry for the trouble I've caused.
Yaşattığım sorunlar için üzgünüm.
I'm sorry for the trouble.
Sorunlarım için özür dilerim.
I'm sorry for the trouble we've caused.
Sorun çıkardığımız için özür dilerim.
" I'm sorry for the trouble I've caused and endlessly grateful for all your kindness.
" Yarattığım sorunlar için üzgünüm ve nezaketin için teşekkürler.
Sorry for the trouble.
Sizden af diliyorum sıkıntı verdiğim için.
I am sorry for the trouble I've brought to your ship.
Olanlardan özür dilerim.
Sorry for the trouble
Rahatsızlık için üzgünüm!
Everyone, I'm sorry for the trouble.
Millet, sıkıntı için özür dilerim.
Brother, sorry for the trouble No problem, chief
Kardeşlerim, vaktinizi alacağım önemli değil, şef
Tell him we're sorry for the trouble and he can keep the car.
Ona, sıkıntı verdiğimiz için üzgün olduğumuzu ve arabayı alabileceğini söyle.
You may not believe it but I am sorry for the trouble I caused you.
İnanmayabilirsin ama başına açtığım dert için üzgünüm.
I'm sorry for the trouble.
Olanlar için üzgünüm.
- I'm sorry for the trouble.
Telaş için üzgünüm. Efendim.
Sorry for the trouble.
Başına iş açtığım için gerçekten üzgünüm.
Sorry for the trouble.
Karışıklık için üzgünüm.
- Sorry for the trouble.
- Sorun için özür dilerim.
- Sorry for the trouble.
- Başına bela açtığım için üzgünüm.
Lieutenant, I'm sorry for the trouble.
Teğmen! Verdiğimiz sıkıntı için özür dilerim.
Sorry for the trouble.
Rahatsızlık için özür dilerim.
- Sorry for the trouble.
- Rahatsızlık için özür dilerim.
- Sorry for the trouble.
- Zahmet olacak.
- Sorry for the trouble
- Başına bu belayı sardığım için üzgünüm.
I'm sorry for the trouble I've caused you and your crew.
Sizin ve mürettebatınızın başına açtığım sorunlar için üzgünüm..
Madam, if it's about the guests, sorry for the trouble.
Sizin fikrinizdi. Oyuna başlayın.
- Thanks, George, sorry for the trouble.
- Teşekkürler, George, sorun için özür dilerim.
Sorry for the trouble last time.
Geçen günkü sorun için özür dilerim.
Brother John, I've come down from town... to tell you that I'm very sorry... for all the trouble I have given you... and that I fully intend... to lead a better life in the future.
Kardeşim John, kasabaya sana yaşattığım tüm sorunlar için üzgün olduğumu söylemeye geldim. Gelecekte daha iyi bir yaşam sürme konusunda niyetim gerçekten ciddi.
I can make a joke that this whole sorry business... is worth it for the trouble I've caused you.
Sana çektirdiğim onca çile için özür dilesem şaka gibi gelecektir kulağa.
Sorry for the trouble.
Hayır, Komiser, Sahip olduğum bir tane yok.
I'd also like to say sorry, too, for the police For putting them to so much trouble- -
Ayrıca, onca zahmete soktuğum için polislerden de özür dilerim.
I'm sorry for the old man, but since you started this story you've had nothing but trouble.
İhtiyar adam için üzgünüm, ama bu hikaye çıktığından beri... başın beladan kurtulmuyor.
I'm sorry for all the trouble.
Verdiğim sıkıntı için özür dilerim.
Thank you all. I'm sorry for all the trouble.
Bütün o sıkıntılar için özür dilerim.
Sorry for all the trouble I've caused.
Sebep olduğum tüm sorunlar için üzgünüm.
Sorry to trouble you, but we have information... that you were seen at the emergency hospital yesterday... talking to people that Col. Decker's looking for.
Rahatsız ettiğimiz için üzgünüz ama dün hastanenin acil servisinde Albay Decker'ın aradığı bazı insanlarla konuştuğunuzu duyduk.
I'm sorry... for all the trouble you've been through.
Üzgün olduğumu söylemek istedim. Yaşadığınız onca zor anlardan sonra.
I'm sorry for all the trouble, really.
Tüm bunlar için üzgünüm.
I'm sorry for all the trouble I've caused you.
Başına açtığım sorunlar için üzgünüm.
I'm sorry for all the trouble I've caused you, Krusty... but you know, my mom says... God never closes a door without opening a window.
Başına açtığım bütün problemlerden dolayı özür dilerim, Krusty fakat anneminde dediği gibi Tanrı yeni bir pencere açmadan hiçbir kapıyı kapamaz.
I'm sorry for all the trouble.
Tüm sorunlar için üzgünüm.
Sorry for the delay, captain, but we had some trouble on Mars.
Geciktiğimiz için üzgünüz kaptan. Mars dolaylarında bazı sorunlarla karşılaştık.
- Sorry to trouble you... but I'm goir in for surgery tomorrow... and I wondered if I could rub the angel with my foot for good luck.
- Rahatsız ettiğim için üzgünüm. Ama yarın ameliyata gireceğim. Uğur getirsin diye meleğe ayağımı sürtebilir miyim?
Again, sorry for all the trouble.
Rahatsızlıktan dolayı üzgünüz.
I'm so sorry for all the trouble.
Başınızı beleya soktum çok özür dilerim.
That was 150 for the rental, 200 you said for my trouble 25 for the mask. Sorry....
Kira için 150 dolar, bana çıkardığınız zorluklar için 200 dolar maske için 25 dolar, üzgünüm.
Sorry for all the trouble.
Bütün sorun için üzgünüm.
I'm sorry for all the trouble.
Her şey için özür dilerim.
Brother John, I've come from town to tell you that I'm sorry for all the trouble I've given you.
Kardeşim John,... kasabaya sana yaşattığım tüm sorunlar için üzgün olduğumu söylemeye geldim.
I'm sorry for all the trouble I caused.
Size verdiğim sıkıntılar için özür dilerim.
I'm so sorry for all the trouble.
Tüm sorunlardan dolayı özür dilerim.
sorry for what 82
sorry for the inconvenience 51
sorry for your loss 95
sorry for the wait 54
sorry for the delay 59
sorry for the intrusion 22
sorry for the mess 20
sorry for interrupting 25
sorry for the interruption 35
the trouble is 136
sorry for the inconvenience 51
sorry for your loss 95
sorry for the wait 54
sorry for the delay 59
sorry for the intrusion 22
sorry for the mess 20
sorry for interrupting 25
sorry for the interruption 35
the trouble is 136
the troubles 21
sorry 58639
sorry to bother you 488
sorry about that 1692
sorry to interrupt 698
sorry about the mess 94
sorry i'm late 1510
sorry we're late 195
sorry to hear that 198
sorry to disturb you 153
sorry 58639
sorry to bother you 488
sorry about that 1692
sorry to interrupt 698
sorry about the mess 94
sorry i'm late 1510
sorry we're late 195
sorry to hear that 198
sorry to disturb you 153