Ama bunlar перевод на английский
9,307 параллельный перевод
Ama bunların dışında kal bir süre.
But other than that... stay a while.
- Evet ama bunlar koruyucu olarak.
You know that. Yeah, but it's prophylactic.
Ama bunların hiçbiri sonsuza kadar sürmeyecek.
But none of it ever lasts.
Ama bunların hiçbir ilgisi yok.
But this isn't about that.
Kimseyi suçlamak istemiyorum ama bunlar Danny'nin fikriydi.
All right, look, I don't want to point any fingers, but this was all Danny's idea.
Yani diyorsun ki Versace öldürüldü ama bunları yapanlara kimse dokunmamış mı?
So you're telling me, Versace got murdered, but no one's taken out whoever made these?
Sana o küçük kalbinin arzu ettiği her şeyi verirsem... Zenginliği, refahı bu oteli... Ama bunların hiçbiri seni etkilemedi.
I thought if I gave you everything your little heart desired- - riches, comfort... this hotel- - but none of it moved you.
Ama bunlar üç hafta önceydi.
But that was three weeks ago.
Ben de her zaman dua ederim ama bunlar bana hiç olmadı.
I pray all the time and that never happens to me.
Ama bunları aşabiliriz, değil mi?
But, I mean, we can get past that, right?
Tabii ki bir sürü özel şey paylaştık... ama bunların hiçbirinin Kathie ile ilgisi yoktu.
Well, we had lots of private things, but none of it had anything to do with Kathie.
Ama bunlar sadece peri masalı, değil mi?
But that's just the stuff of fairy tales, is it not?
- Ama bunlar üçümüzle ilgili.
- But it's about these three.
Dinleyin, kusura bakmayın ama bunlar öğrenci. Bize biraz taze kan lazım.
Listen, with all due respect, these are students- - we need some fresh blood.
- Üzgünüm ama bunlar yazılım kontrollü malzeme değil mi?
I'm sorry, but isn't this software-controlled material?
Ama bunlar doğru değil.
But it's not true.
Evet, ama bunlar olayın çok dışında.
- Yes, but that's all beside the point.
Ama bunları bulduk.
But we found these.
Ama bunlar hassas konular ve böyle bir durumda riske atamayız.
But we work with sensitive information, and we cannot risk a summons.
Bütün bunlar çok ilginç ve kesinlikle rahatsız edici ama bunların hiçbiri bir şeyi kanıtlamaz.
This is all very interesting and definitely disturbing, but... none of this proves anything.
Bir şeylerin reklamını yapıyorsun ama bunlar bizim keklerimiz degil.
You're advertising something, but it's not our cupcakes.
Sorunlarım olabilir ama bunlar beni anca güçlü kılar.
Well, I may have my issues, but they only make me stronger.
Ama bunları yanlış kıza söylüyorsun Jack.
It's just, you're saying it to the wrong girl, Jack.
Ama bunlar işe yaramıyor, araştırmam başarısız oldu.
My research is a failure.
Bunları konuşmak için daha çok erken ama yine de düşüncen için teşekkür ederim.
A little too soon for that kind of talk, But i appreciate the thought.
Tamam ama şunu söyleyeyim olayı kendi açısından anlatacak, bütün bunlar için bir açıklaması olacaktır.
Good. Because you know what? He'll tell his side of the story.
Ama bunlar var.
But I have these.
Evet ama bunların hepsi olurken burada bile değildim.
Yeah, but I wasn't even here when all this started.
Ama muhtemelen tüm bunlar için beni suçluyor....... ve bana vurmak istiyorsundur.
But I'm thinking you're probably blaming me for all of this, and that you might actually hit me.
Ama bütün bunlar değişmek üzereydi.
Castle : But that was all about to change.
Ama sonunda, bunların hiçbiri fark yaratmadı.
But in the end, it didn't matter.
Duymak istediklerin bu değilse üzgünüm, ama gerçekler bunlar.
Look, I'm sorry if that's not what you wanted to hear, but that's the truth.
Maria'yı öldürürken bunları giydiğini düşünüyor ama bedeni yanlış. Ayrıca kan izleri katilin bıçak kullandığını işaret ediyor.
He thought you were wearing them when you killed her, but the sizes are wrong, and the bloodstain pattern suggests it was worn by someone who committed a stabbing murder.
Gerçekten kabul etmek istemiyorum ama gerçekler bunlar.
I am loathe to admit it. Nevertheless, it is the truth.
Güncel takip etmeyi seviyorum ama adam bunları zulalıyor.
I like to stay current, but he hoards them.
Ama sonunda bunlar ağzından döküldü...
And after all that's come out of your mouth,
Şehre kayıtlı olanlar bunlar ama otelin asıl planları bunlar değil.
Well, they're the ones that are registered with the city, but they're not the plans for this hotel.
Basamakların üzerine düşmekle olmuş. Ama maktulün evindeki oval basamaklar değil bunlar dört köşe basamaklarmış.
They were caused by falling against steps, but not the rounded steps at the victim's house.
Eminim bunları önceden de görmüşsünüzdür ama umarım bana inanırsınız.
I'm sure you've seen all this before but I hope you do believe me.
Bunlar çok hoş ama cidden bana uymaz.
This is lovely, but it's just not me, really.
Hapisten değişmiş bir adam olarak çıkmıştı, bunları duymak istemediğini biliyorum ama öyleydi.
He came out of prison a changed man, I know you don't want to hear it but he did.
Evet ben de bazı sonuçları olacağını biliyorum ama ne sen ne de Dean kimse bana bunların ne olacağını söylemiyor.
And, yes, I know there will be consequences. But not you, not Dean, not anybody, can tell me what those consequences are.
Charlie şifreyi çözmüş olabilir ama ben gidersem bunları kim okuyacak?
Charlie may have cracked the Codex, but who's going to read it if I'm gone?
Süper kahramanlık kısmını unutabilirim artık ama. Mümkün olabilir mi bunlar?
I can forget that superhero part now, though?
Ama çok yakında hepiniz de, bunların, testlerin gereksiz olduğunu anlayacaksınız.
But you'll all realize soon enough that this, the tests, it's unnecessary.
Ama güven bana, polisin bunları görmesini istemez.
Fine. But trust me, he doesn't want the police to see these.
Kediler fazla sosyal hayvanlar olmadığı için fazla birlikte görünmezler ama bazen bunlar olabilir. Mitch, burada yanlış bir şeyler var.
Now, cats aren't all that social, so you don't see it too often, but... often enough they gave it a name.
Fotoğrafların çoğunun ne olduğunu anlamadım ama kedigiller, etobur hayvanlar falan bunlar büyük kedi ailesinden.
Well, I don't have a clue what's going on in most of these pictures, but... this, Felidae, Carnivora, that's Big Cat taxonomy.
Tamam ama tüm bunların benim kiralık arabanın aküsünü almamla ne ilgisi var?
Okay, but what does this have to do with me pulling the battery out of the rental car?
Bunu söylediğim için kendimden iğreniyorum ama Sally, feminizm bazında First Lady'i savunan bir kadın olduğunu ve bunları söylediğini duysa kanalı değiştirir.
I threw up in my mouth a little bit for saying that, but we both know if Sally's audience hears a woman defending the first lady on the basis of feminism, well, they'll just turn the channel.
Ben gitmeden bunları iade et ama istersen önce seni böyle sersemleştiren şeyi hallet.
Return these before I leave but after you deal with whatever it is that's making you act like an ass.
bunları 71
bunlar 630
bunlar nedir 69
bunlar kim 49
bunlar harika 40
bunlara 19
bunlar ne 151
bunlar onlar 52
bunlar benim 43
bunlar da ne 95
bunlar 630
bunlar nedir 69
bunlar kim 49
bunlar harika 40
bunlara 19
bunlar ne 151
bunlar onlar 52
bunlar benim 43
bunlar da ne 95
bunlar senin mi 36
bunları nereden aldın 21
bunlar senin 30
bunlar sahte 19
bunlar çok güzel 39
bunların 20
bunlar senin için 38
bunların hepsi 36
bunlar kimin 18
bunlar da kim 47
bunları nereden aldın 21
bunlar senin 30
bunlar sahte 19
bunlar çok güzel 39
bunların 20
bunlar senin için 38
bunların hepsi 36
bunlar kimin 18
bunlar da kim 47