Benim de yok перевод на английский
1,557 параллельный перевод
Evet, benim de yok.
Yeah. Me, neither.
- Peki, benim de yok.
- Well, neither do I.
Benim de yok.
Neither do I.
Evet, benim de yok.
No, me neither.
Özür dilerim, benim de yok.
Sorry, I don't either.
Benim de yok.
Neither do I. Get to work.
Benim de yok.
Me neither.
Ve kesinlikle benim de ona yok...
And I certainly don't need him.
Özel aşçı tutacak gücüm yok benim. 3 saatlik yoga dersi vaktim de yok Çalışıyorum ben.
I don't have time to take a three-hour yoga class.
Ne istiyorsanız yapıyorum sizce benim de yaşamaya hakkım yok mu?
I do what you guys want, don't I deserve some kind of life?
Doktor'un öyle bir niyeti yok. Dolayısıyla benim de olamaz.
The Doctor never will, so I can't.
Benim de ailem yok.
I don't have parents, either.
Öte yandan, benim kız arkadaşımın benim kim olduğum hakkında bir fikri olmadığı gibi, bunu öğrenme gibi bir isteği de yok.
... damn little desire to find out... ... and is only interested in riding me like a mustang...
Benim de korku filmi izleyecek halim yok.
Yeah, I can't really watch scary movies anyway.
Endişelenmelerini gerektirecek birşey yok. Bu durumda benim de endişelenmeme gerek yok.
They don't need to worry about me an'I ain't need to worry about them.
Niçin benim de bir cep telefonu dinleyicim yok?
"Why don't I have a cellphone interceptor?"
Benim de bir bacağım yok Ji-hwan.
I'm missing a leg like you, Ji-hwan.
Yok canım, benim de hoşuma gitti.
Oh, I was happy to. He seemed...
Bana sadece beş borçlusunuz ve benim de bozuğum yok. Üstüne ihtiyacım yok, Jane! Sen de biliyorsun!
You're going to prevail upon this miserable family to find you a new situation.
- İyi de benim kızım yok ki.
I don't have a daughter.
Benim de öyle. Ama belediye başkanı önceden herkese olaylar arasında bağlantı yok dediği için- -
I have an opinion, but since the Mayor went ahead and told everybody that he didn't thinkthere was a connection...
Kabul edilme töreni cuma olmasına rağmen Dr. Hunter şimdiden oraya gidebileceğimi söyledi bu iyi oldu, bir daha düşününce benim de gidecek yerim yok.
Even though initiation isn't until Friday, Dr. Hunter said I can move in right away, which is nice, considering I don't have a place to live, either.
Bırak bir şeyler söyleyeyim sana, benim seni dinlediğim kadar sen de beni bi dinle, çünkü senin de bazen kulak vermen gerekiyor, çünkü ebeveynler, ne yaptıklarını her zaman bilecekler diye bir şey yok.
Let me tell you, just as much as I'm supposed to listen to you, you need to listen sometimes too, because parents don't always know what they doing.
Hangileri olduğunu sana sayacak vaktim de yok benim. O nedenle kurcalama onları.
And I don't have time to tell you which one, so let's just leave them all out, ok?
Ve ne Nathan'ın ne de benim senin teşekkürlerine ihtiyacımız yok.
And Nathan doesn't need your thanks. Neither do I.
Benim yapabileceğim bir şey yok, şüphelilerin arasında ben de varım.
Can't help it. I am a suspect myself.
Benim de kalmaya niyetim yok.
The feeling is mutual.
Artık dedem de yok bütün mal, mülk, para benim.
Now that he's out of the picture, everything's all mine.
Benim de bilmeye hakkım yok muydu yani?
DOn, t you think I, ve got a right to know?
Benim de birlikte gidebileceğim kimse yok, onun için...
I'm down for a plus one and right now there's no one, so...
Tartışılacak hiç bişey yok Gerçekten de benim hatamdı
It was a nothing argument. My fault really.
Benim için de bir sakıncası yok.
I'm cool with it.
Benim de kimsem yok.
- I haven't got anyone else, either.
Olmaz. Benim yoksa, senin de yok.
I CAN'T HAVE ONE, YOU CAN'T HAVE ONE.
Ne senin ne de benim hiçbir isteğimiz yok!
You and I, we both have no wish of our own.
Neler olduğu hakkında benim de hiçbir fikrim yok.
I don't understand any of this, either.
Benim de çok fazla arkadaşım yok.
I don't have many friends either.
Benim de param yok. Benim kızıma da okul parası lazım.
I've got no money either.My daughter needs tuition too.
Benim de Asyalılarla seks yok kuralım vardı.
I had my "no sex with Asians" rule.
Benim de seninkiyle yok.
Nor I yours.
-... ve benim de bir kolum yok.
- and I don't have an arm.
Her defasında reddedilmek sizin için sorun olmazsa benim için de sorun yok.
As long as you're okay with being shut down every time.
Hem benim de işim yemekler. Bu da işimin bir parçası. Gerçi konuyla pek alakası yok ama...
Besides, I'm tagging along with you as a cook, so taking care of food is my job to begin with although the meaning here is pretty different...
Benim üç çocuğum ve de ailem yok.
Well, I don't have three strikes, and... I also don't have a family.
Bana ihtiyacın yok, benim de sana ihtiyacım yok.
You don't need me, and I don't need you.
Hayır, hayır, 50 milyon dolarlık biyonik kadını göz göre göre harcamak benim kitabımda yok. Gidip Stevens ve flaş diski bulmam gerek. Flaş disk de sende değil, Jaime de.
no, no, no, willingly surrendering a $ 50 million bionic woman is not in my play book.
Benim de neye cevabım yok, biliyor musun?
You know what I don't have an answer for?
Ben de "Evet, senin fikrindi ama benim için söylemiştin." dedim. Sanki doğruyla yanlışı ayırt etme kabiliyeti yok gibi.
It's like the guy has no sense of-of right and wrong.
Yok, evet. Benim de planlarım var.
No, yeah, I've got plans also.
Olay üzücü dostum, ama benim de hala bir evim yok.
I'm sorry about that man, but I still don't have a house.
Benim bilmeyip de senin bana anlatabileceğin bir şey yok.
There's not a lot you can tell me that I don't know.
benim de 449
benim de var 55
benim değil 350
benim de öyle 78
benim demek istediğim 24
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
benim de var 55
benim değil 350
benim de öyle 78
benim demek istediğim 24
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yoktu 131
yoksa ne 75
yok musun 43
yok et 47
yok yahu 26
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yoktu 131
yoksa ne 75
yok musun 43
yok et 47
yok yahu 26