Insanlar bekliyor перевод на английский
261 параллельный перевод
Lütfen, insanlar bekliyor.
I have people waiting.
Haydi, siz, gelin, insanlar bekliyor.
Come on, you. Let's go, you. People waiting.
İnsanlar seni bekliyor.
People are waiting for you.
O sular münasebetsiz yerlerde insanları boğmak için bekliyor.
It just stands about waiting for people to drown in it.
- Şimdi gidin lütfen, başka insanlar da bekliyor.
- Please go, there are other people waiting.
- İnsanlar bekliyor.
- People are waiting.
- İnsanlar teknede bizi bekliyor.
But people are waiting for us back on the boat.
İnsanlar, gemiler ve uçaklar gerili yay gibi üzerimize salınacakları anı bekliyor.
A coiled spring of men, ships and planes... ... straining to be released against us.
İnsanlar bekliyor, hatta bir de ekselans.
People are waiting, even an Excellency.
Ve sonra, bir yıl geçiyor. İnsanlar sıraya girerek bir uzay aracının kalkmasını bekliyor. Uzayda 100 milyar kilometre öteye gidebilmek için.
And then, one year later, they stand in line waiting to take off in a spaceship to go 100 billion miles off into space and they act and react as if this were a weekend picnic in the country.
# İnsanlar bekliyor.
People waiting.
İnsanlar neyi bekliyor ki?
I mean, really, what are people waiting for?
İnsanlar, toplu cinayet salgınından korunabilmek, ve bir sığınak bulabilmek için, hükümetten yardım bekliyor.
Late reports reaching this newsroom tell of frightened people seeking refuge in churches, schools and government buildings.
İnsanlar sıraya girip bekliyor. Ama daha uzun süre.
Line up and wait, only longer.
Bu insanlar Aziz Juan de Cheguez bayramını kutlamayı bekliyor.
These people are counting on celebrating the Feast Day of San Juan de Cheguez.
Başka insanlar da bekliyor!
Come on! There's other people waiting.
Birader Ling! İnsanlar sabırsızlanmaya başladı... Kuanti Tapınağı ve Tachiang güvenlik birliği seni bekliyor!
The people are getting impatient at Kuanti Temple and Tachiang Security Bureau
O insanlar bizleri bekliyor!
Those people are waiting for us!
Nehir kenarındaki, rıhtım boyundaki Clichy Meydanı'nın yağmurda ıslanan kaldırımlarındaki binlerce ve binlerce sessiz nöbetçi okyanus hayallerine dalarak deniz serpintisini, setleri aşan dalgaları deniz kuşlarının tiz çığlıklarını bekliyor, fani insanlar.
They are thousands upon thousands, posted like silent sentinels by the river, along the embankments, all over the rain-washed pavements of Place Clichy, mortal men fixed in ocean reveries, waiting for the sea-spray, for the breaking waves, for the raucous cries of the sea-birds.
İnsanlar tedirgin, herkes ayrılmayı bekliyor.
People are anxious, everyone wants to leave.
Dışarıdaki o insanlar, gitmemi bekliyor.
Those people outside are waiting for me to go.
Thackery, dışarıda aç insanlar bizi bekliyor.
Thackery, we've got hungry people waiting out there.
İnsanlar bekliyor.
We got people.
İnsanlar bekliyor.
People are waiting.
- İnsanlar beni bekliyor.
- People are waiting
- İnsanlar bekliyor.
- The people are waiting.
İnsanlar bekliyor, gidelim.
The crowd's a-waitin'.
İnsanlar bekliyor.
Hurry up. People are waiting.
Leydim, yerel insanlar, erkek ve bayan hizmetçiler sizin incelemenizi bekliyor.
Milady, the local people, the maids and servants, await your inspection.
İnsanlar sen ölsen de cenazene çiçek göndersek diye bekliyor.
A waiting list of people would like to send flowers to your funeral.
İnsanlar içki bekliyor.
Those people have been waiting for drinks. He's not at his station.
Hıristiyan alemindeki iyi insanlar bakışlarını bu kutsal duvarlara yöneltmiş şu tartışmalı konuya bulacağımız cevabı merakla bekliyor :
Good people throughout Christendom are directing their gaze at these venerable walls anxiously awaiting our answer
İnsanlar yiyecek almak için saatlerce sıra bekliyor.
People line up for hours to get food. Worse than...
İnsanlar seni bekliyor.
people will be waiting foryou.
Ama ismin Leroy Brown olunca, insanlar senin arıza bir herif olmanı bekliyor.
But if you have a name like Leroy Brown, people expect you to be bad.
Kâğıdım yok ve insanlar takside beni bekliyor.
I got no paper and people are waiting for me in the cab.
Diğer ilginç olan kısım ise tren durağa vardığında bazı insanların sizi bekliyor olacağı.
The other interesting item Is that when this train reaches its destination, Some people will be waiting for you.
İnsanlar bekliyor.
People are waiting
- İnsanlar boşta bekliyor.
People are standing idle up here, man.
İnsanlar çalışanlarımın fayda getirmesini bekliyor.
People expect my employees to do the courting.
İnsanlar bizi sette bekliyor.
We got people waitin'for us on the set.
İnsanlar bekliyor.
and people are waiting.
Tabelada Ike ve Tina Turner yazıyor dışarıda insanlar bizi bekliyor ve sen burada yatmış yorgunluktan bahsediyorsun.
Th-that marquee out there say "Ike and Tina Turner"... and the people out there are waitin'on me, and you layin'up here talkin'about you tired.
İnsanlar seni bekliyor.
The people are waiting for you.
Şimdi git ve hazırlan, insanlar seni bekliyor.
Now fix yourself up pretty because people are waiting.
Hayatım... buna mecbur olabiliriz. İnsanlar tanışmamı bekliyor.
Sweetie we may have to.
İnsanlar bekliyor.
I got people waiting.
Ve bu umutsuzluğa düşmüş insanlar, inancın o boşluğu doldurmasını bekliyor.
And those desperate with that feeling expect faith to fill the void.
İnsanlar bekliyor.
People are waiting for.
Hasta, yersiz-yurtsuz, veya yaralı insanlar yardımımızı bekliyor.
The sick, the displaced, the injured all need our help...
İnsanlar bizden bunu bekliyor.
It seemed to me a good type.
bekliyorum 444
bekliyoruz 129
bekliyor 109
bekliyordum 45
bekliyor olacağım 51
bekliyorlar 71
insan 293
insanları 60
insanın 25
insanlar 521
bekliyoruz 129
bekliyor 109
bekliyordum 45
bekliyor olacağım 51
bekliyorlar 71
insan 293
insanları 60
insanın 25
insanlar 521
insanların 77
insanlık 30
insanlar var 17
insanlara 46
insanoğlu 51
insan değil 37
insanlar değişir 33
insanlar ölüyor 21
insan mı 32
insanlar mı 19
insanlık 30
insanlar var 17
insanlara 46
insanoğlu 51
insan değil 37
insanlar değişir 33
insanlar ölüyor 21
insan mı 32
insanlar mı 19