Kural bu перевод на английский
2,159 параллельный перевод
Ne biçim bir kural bu böyle?
What kind of rule is that?
Film koleksiyonunuzdaki birçok aktör tarafından da uygulanan bir kural bu.
A rule clearly followed by many of the actors in your film collection.
Kural bu değil mi?
Isn't that the rule?
Kural bu. - Ne düşünüyorsun peki?
That's the rule.
Kural bu değil miydi?
Isn't that the rule?
Altın kural bu.
That's the golden rule.
Kural bu.
Yeah, that's the policy.
Başkanın yönetimden uzak durması gerekir, artık bu kuralı da çiğniyorum.
Chairmen have to stay out of management now I broke that rule.
Hayır. Bu görgü kuralı.
It's, er... manners.
Kulübün kuralı bu.
The are the rules at the club.
Evet bu kural o kadar önemli işte.
Yes, it's that important.
Bu temel kural.
That is basic.
Bu çapkın olmanın ilk kuralıdır, itmek ve kendine çekmek.
That's the first amendment of the guide to being a player, pushing and pulling.
Stevie, ilk olarak benim söylediğimi söyleme, bu birinci kural.
Stevie, first of all don't ever fucking second-guess me, all right? Rule number one.
Bu kural dışı değil mi?
Isn't this illegal?
Bütün bu heyecanın arasında, otobüs yolcuğunun ilk kuralını unutmuştuk :
'But in all the excitement, we'd forgotten the first rule of coach travel
Bu işi kuralına uygun yapmalıyız.
We got to play this by the book.
Şu aptal iş ilişkisi kuralının bir kişiyle sınırlı olmamasını ve bu hakkını da aptalca harcamamanı isterdim.
I wish you didn't have your stupid one-office-affair rule and that you hadn't used your one office affair so stupidly.
Bir kural ile evlenmelisin. Ufak kurallı çocuklarınız olurdu ve sonra da bu kurallarla örülmüş bir ev inşa ederdiniz.
You should marry a rule and have little rule children, then build a house made of rules.
Bu nasıl? Yeni bir kural.
How about this?
Bu bir numaralı kural.
This is rule number one.
Bu bir kural, benim okul günlerimden.
It's a rule, from my engineering college days.
Bu sene yeni bir kural var.
And there's a new rule this year.
Oyunun ana kuralı bu, beyler.
Now, that is the key to this play, gentlemen.
Haklı sebepleri olan bir şube kuralı bu.
It's department policy for good reason.
Sanırım 3 saat kuralı geçtiğinde meydana gelen şey bu.
I guess that's what happens when the 3-hour rule passes up here.
Bu, Shiro'nun sonradan yazdığı meşhur "Dokuz Kural" değil mi?
Isn't this the Nine Rules, Shiro wrote back then?
Bu Magnus'un kuralı.
It's Magnus'rule.
Bu, annemle koyduğumuz bir kural gibiydi.
It was like a code between my mother and me.
Bu işin temel kuralı bu.
That's a basic rule of business.
Tek kural... Bu meseleyi kimseye anlatma.
One rule... you don't tell anybody about this.
Ama e-postanın kuralı bu.
But that's the rule, of the email.
Savaşın kuralıdır bu.
That's part of the battle.
Özellikle, sayfa 4, paragraf 2'deki bahçelerin sulanması ile ilgili kural ki bu da su tasarrufu için bahçelerin sadece gece sulanacağıdır.
Specifically, page four, paragraph two, regarding the watering of lawns, which is only allowed at night in an effort to save water.
Gerçek bir ninja böyle yapmıyorsa o zaman ben de bu kuralı yıkıp geçeceğim!
, If that means I'm not real Benninja ! If I smash that idea
Ve bu "bilinmesi gerekenler" kuralıdır.
And let's keep this on a'need to know'basis.
Bu gezegenin kural koyucusu benim!
I am the law!
Denizcileri sevmem, bir kuralım bu.
One of them is I don't like sailors.
Bu benim kuralım.
It's my rule.
Bu benim kuralım.
That's my rule.
Bu şirketin bir kuralıdır.
call a gemologist certificate because'dia look at the stones. Business rules.
Yaşamın kuralı bu.
It's in the order of things.
Kuralın bir parçasıdır bu!
That's part of the code!
Bu kural...
It is law.
Çünkü bu benim kuralım.
That is because it is a rule.
Donner ve Shaw bu kuralı biliyorlar çünkü bunun ne demek olduğunu biliyorlar.
Now, Donner and Shaw are standing behind me today because they have learned this lesson.
Belki Dewitt de bu kural değiştireceklerinden korkmuştur.
Maybe Dewitt's afraid they'll change the rule.
Ahlak kuralı bu, Tom!
It's the principle of the thing, Tom!
Bu bir üçlü kuralı araması mı?
- Is this a "rule of threes" call?
Bu bir üçlü kuralı şeyi mi?
Is this a "rule of threes" thing?
Daha bu kadar basit bir kuralı bile takip edemiyorsan Daha ciddi şeyler olsaydı ne yapacaktın?
If you can't even follow a simple rule, I mean, what if something serious would've happened?