Seni görmek istedim перевод на английский
833 параллельный перевод
Yalnızca seni görmek istedim.
I just wanted to see you.
İIk seni görmek istedim.
I wanted to see you first.
Seni görmek istedim.
I wanted to see you.
- Seni görmek istedim.
I wanted to look at you.
Gemiye binmiştim ama geri geldim çünkü seni görmek istedim.
I had already boarded, but I got back off because I wanted to see you.
Kasabayı terkediyorum. Gitmeden önce seni görmek istedim.
I'm leaving town, and I wanted to see you before I left.
Seni görmek istedim.
I want to see you a minute.
Dürüstçe söylemek gerekirse, ben yalnızca seni görmek istedim..
I just wanted to see you. Honest I did.
Kendisini sana tanıtmadan önce seni görmek istedim.
I wanted to see you before he made himself known to you.
Bu yüzden seni görmek istedim.
That's why I wanted see you.
- Seni görmek istedim.
- I wanted to see you.
Önce seni görmek istedim.
I wanted to see you first.
Gitmeden önce seni görmek istedim.
I wanted to see you before i left.
Seni görmek istedim.
I wanted to look at you.
Seni görmek istedim.
I asked to see you.
Bana bahsettiğinde yeniden seni görmek istedim.
My associate here said you'd taken up dresses, so I had to see for myself.
- Seni görmek istedim.
- I wanted to see you off.
- Bu yüzden seni görmek istedim.
- That's why I've sent for you.
Seni görmek istedim, bu yüzden arabayla geldim.
I wanted to see you, so I came by cab.
Seni görmek istedim.
I wanted to see you
Sadece seni görmek istedim.
I just wanted to see you.
Beni görmek istediğini söylemiştin. Ben de seni görmek istedim.
You said you wanted to see me, and I wanted to see you.
Seni görmek istedim Alex Amca....... ama yazmaya başladığını görünce rahatsız etmek istemedim.
I wanted to see you, Uncle Alex... but I didn't want to interrupt once you'd got started writing.
Sadece seni görmek istedim.Nasılsın Francois?
I just want to see you. How are you Francois?
Seni aramalıydım, ama seni görmek istedim, yanında olmak istedim.
I should have phoned, but I wanted to see you, be with you.
Ama ben, seni görmek istedim ve çok özlem duydum ; hiç annem olmadı.
But I wanted to see you, and I miss not having a mother.
Bu düşüncelerle Senato'ya gitmeden önce seni görmek istedim.
And that you intend to come before the Senate with these ideas?
Seni görmek istedim.
I just wanted to see you.
Seni görmek istedim.
I wished to see you
Bir kez daha seni görmek istedim.
I wished to see you just once more
Son bir kez daha... seni görmek istedim.
I wanted to see you... just once more.
Seni görmek istediğim için Joon Suk'tan seni getirmesini istedim.
I've asked Joon Suk to bring you here so that I could see you.
Seni sadece biraz görmek istedim.
I just... I'd just like to see you for a second.
- Seni hemen görmek istedim.
- l couldn't wait to see you.
Seni görmek ve hoşçakal demek istedim.
I wanted to see you and say good-bye.
Seni bunun için görmek istedim.
That's why i hurried here to see you.
Biriyle tanışmanı istedim. Seni görmek için eyalet başkentinden gelen biri.
I wanted you to meet a fella... that came all the way up from the state capital to meet you.
Hayır. Seni tekrar görmek istedim.
No, I wanted to see you again.
Buralardayken seni de görmek istedim.
Thought I'd drop around, see how you are.
Emin olmak için seni bir kez daha görmek istedim.
I wanted to see you once more to be sure.
Seni tavsiyeni almak üzere görmek istedim.
I wanted to see you to ask your advice.
Profesörden seni tekrar görmek için izin istedim.
I asked the Professor if I could see you again.
Seni tekrar görmek istedim, yeniden seni görmek hoşuma gidecek mi diye merak ediyordum.
I wanted to see if I'd be glad to see you again.
Sadece seni bir kez daha görmek istedim. Eski anılardan laflayıp, biraz güleriz dedim.
I only wanted to see you once more, kick around some old memories, maybe have a few laughs.
Sana iki küçük şey getirdim. Seni görmek, sana dokunmak istedim.
I just wanted to see you, to kiss you, to touch you.
Buraya geldim çünkü seni bir daha görmek istedim.
I came here because I wanted to see you again.
Seni son bir kez görmek istedim pişman değil.
I wanted to see you one last time, not to have regrets.
- Seni tekrar görmek istedim.
- I wanted to see you again.
Yalnızca, seni bir kez daha görmek istedim.
I just wanted to see you again.
Seni tekrar görmek istedim, fakat...
I wanted to see you again, but...
Seni o an görmek istedim
I wanted to see you right away.
seni görmek istiyorum 81
seni görmek çok güzel 160
seni görmek ne güzel 239
seni görmek güzel 378
seni görmek için 16
seni görmek harika 36
seni görmek istemiyorum 42
seni görmek 19
seni görmek de güzel 24
seni görmek istiyor 82
seni görmek çok güzel 160
seni görmek ne güzel 239
seni görmek güzel 378
seni görmek için 16
seni görmek harika 36
seni görmek istemiyorum 42
seni görmek 19
seni görmek de güzel 24
seni görmek istiyor 82
seni görmek güzeldi 76
seni görmek istemiyor 23
seni görmek ne hoş 23
seni görmek isteyen biri var 42
istedim 74
istedim ki 16
seni çok seviyorum 321
seni seviyorum 4697
seni çok özledim 187
seni istiyorum 270
seni görmek istemiyor 23
seni görmek ne hoş 23
seni görmek isteyen biri var 42
istedim 74
istedim ki 16
seni çok seviyorum 321
seni seviyorum 4697
seni çok özledim 187
seni istiyorum 270
seni anlamıyorum 181
seni seviyorum baba 42
seni gördüğüme sevindim 550
seni seviyorum anne 35
seni çok özlüyorum 22
seni bekliyorum 106
seni özledim 350
seni seviyorum bebeğim 22
seni hep seveceğim 33
seni çok merak ettim 17
seni seviyorum baba 42
seni gördüğüme sevindim 550
seni seviyorum anne 35
seni çok özlüyorum 22
seni bekliyorum 106
seni özledim 350
seni seviyorum bebeğim 22
seni hep seveceğim 33
seni çok merak ettim 17