Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ B ] / Bir şeyin yok ya

Bir şeyin yok ya перевод на испанский

249 параллельный перевод
Eddie. Bir şeyin yok ya hayatım?
Ay, Eddie. ¿ Te lastimaron, cielo?
Bir şeyin yok ya?
¿ Se encuentra bien?
- Bir şeyin yok ya?
¿ Cómo te sientes?
- Bir şeyin yok ya?
- ¿ Te has hecho daño?
İyimisin bir şeyin yok ya?
¿ Ya estás bien del todo? ¿ De verdad?
- Bir şeyin yok ya?
- ¿ Estás bien?
Kötü bir şeyin yok ya?
¿ Te ha hecho daño?
Bir şeyin yok ya Yura?
¿ Te ha pasado algo, Yuri?
Bir şeyin yok ya?
Estás herido?
- Bir şeyin yok ya?
- ¿ Seguro que estás bien?
Bayan Piggy, bir şeyin yok ya?
Miss Peggy, ¿ te encuentras bien? Sí.
- J. J., bir şeyin yok ya?
¡ J.J! ¿ Estás bien?
Bir şeyin yok ya?
- ¿ Estás bien?
- Bir şeyin yok ya?
- ¿ Se encuentra bien?
Bir şeyin yok ya?
- Andy. - ¿ Estás bien?
Bir şeyin yok ya?
¿ Está todo bien?
Bir şeyin yok ya.
No es nada.
Bir şeyin yok ya?
¿ Estas bien?
Roz, Roz. Bir şeyin yok ya?
Roz, ¿ estás bien?
- Bir şeyin yok ya, baba?
¿ Estás bien, papá? Creo que sí.
- Bir şeyin yok ya? - Yok, iyiyim.
No pasa nada.
Bir şeyin yok ya?
¿ Estás herido?
Bir şeyin yok ya?
Estas bien?
- Bir şeyin yok ya?
- ¿ No tomas nada?
Bir şeyin yok ya?
¿ Te encuentras bien?
Palomino, bir şeyin yok ya?
Palomino. estás bien?
Bir şeyin yok ya?
¿ Estás bien?
İşte. Bir şeyin yok canım.
Ya ha pasado todo, nena.
Bugün yapacak bir şeyin yok, yarın biri ikram ediyor olur.
Ya... con todo lo que hay por hacer.
Peki ya sen, söyleyecek bir şeyin yok mu?
¿ No tienes nada que decir?
Yok bir şeyin, Abbas.
¡ Abbas! . ¡ Ya está, Abbas! .
Ya sen Pascal? Söyleyecek bir şeyin yok mu?
¿ Y tú Pascal, no dices nada?
Onun tohumlardan elde ettiği şeyin, senin için çok fazla bir anlamı yok. Bu seni pek etkilemeyecek geçmişe ait bir anı gibi.
Lo que puedes entender de las semillas ya no tiene significado para ti, como un lejano recuerdo que ya no te atañe
Bunun mantıklı bir açıklaması yok... ama içimde insan ruhuna olan kesin inancım... ve birinin ya da bir şeyin bize göz kulak olduğuna dair inancım var.
No hay una explicación racional pero lo que sí tenemos es una fe absoluta en la fuerza del espíritu humano y la creencia de que alguien o algo nos cuida.
Hadi, yok bir şeyin.
De nada, ya sabes.
Ya sen, anlatacak bir şeyin yok mu?
Y tú, ¿ tienes algún recuerdo de ella?
- Bİr şeyin yok ya, Ka-kui?
¿ - Estás bien, Ka-kui?
Bir ömür boyu çalışıp, kazandığım her şeyin yok olup gitmesine izin veremezdim ya?
Tras una vida de duro trabajo, un hombre no deja que todo se hunda.
Son zamanlarda biraz tuhaf davranıyorsun, Bobby. Bir şeyin yok, ya?
Bobby, has estado un poco raro últimamente. ¿ Te encuentras bien?
Hiçbir şeyin bir önemi yok artık.
Ya nada importa.
Chicki öldüğünden beri, artık hiç bir şeyin anlamı yok.
Desde que Chickie murió, ya no tiene sentido.
Artık arkadaşın için yapacak bir şeyin yok.
Ahora ya no puedes hacer nada por tu amigo.
İyi misiniz hanımefendi? Bir şeyin yok ya canım?
Pase por aquí, por favor.
Söyleyecek daha iyi bir şeyin yok mu?
- Ya lo sé. - ¿ No tienes nada mejor que decir?
Bir şeyin yok.
Ya pasó.
Peki, tamam, düşünürüz. Bir şeyin yok.
Ya se me ocurrirá algo.
Hiç bir şeyin anlamı yok artık.
Ya nada tiene sentido.
Başka hiç bir şeyin önemi yok.
Ya nada importa.
Nebari'leri selamlamaya hazırlan Durka, çünkü Yıldız patlaması yapabilecek hiç bir şeyin yok.
Alístate para enfrentarte a los Nebari, Durka, ya que no hay nada que puedas hacer para que inicies un Portal.
Yani hiçbir şeyin sözünü vermiyorum ya da herhangi bir beklentim yok.
O sea, no prometo nada ni tengo expectativas.
Lisa, Tanrıya şükür bir şeyin yok.
Lisa, gracias a Dios que estás bien.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]