Gerçekten öyle mi перевод на испанский
1,203 параллельный перевод
Gerçekten öyle mi?
¿ No me diga?
Gerçekten öyle mi düşünüyorsun?
¿ En serio?
Gerçekten öyle mi düşünüyorsun?
¿ Le gusta?
Gerçekten öyle mi düşünüyorsun?
¿ De verdad es lo que piensas?
Gün gibi ortada, peki gerçekten öyle mi? Belki doğru kişiyle tanıştım.
¿ Y si no es eso?
Gerçekten öyle mi düşünüyorsun?
- Eres dulce.
Gerçekten öyle mi oldum?
¿ Lo estoy de verdad?
- Gerçekten öyle mi demiş?
- ¿ De verdad ha dicho eso?
Gerçekten öyle mi düşünüyorsunuz?
¿ En serio lo crees?
Gerçekten öyle mi dedim?
- ¿ Yo he dicho eso?
- Gerçekten öyle mi düşünüyorsun?
- ¿ Un buen nacional Pinot Noir?
- Gerçekten öyle mi düşünüyorsun?
- ¿ Habla en serio?
Teşekkürler. Gerçekten öyle mi düşünüyorsun?
Gracias. ¿ En serio?
- Gerçekten öyle mi düşünüyorsun?
- ¿ Tú crees?
Gerçekten öyle mi yoksa'Kolejli kızlar nasıl tavlanır'kitabının 27. sayfası mı?
Es así siempre o sólo con las jóvenes universitarias?
- Senin kızlara iyi baktığını ve bayağı kazanç teklif ettiğini söyledi. Gerçekten öyle mi?
- Que toman en serio a las chicas... y que ofrecen algunos beneficios.
gerçekten öyle mi hissediyorsun ki?
Siempre te estás disculpando. ¿ Pero alguna vez te sientes culpable?
Gerçekten öyle mi bilmiyorum.
Pero no estoy seguro.
- Yastıklarınızda da öyle. - Gerçekten mi?
- Y los almohadones.
Evet. Gerçekten öyle, değil mi?
Si. ¿ No lo cree así?
Gerçekten mi? Sence gerçekten onunla ilgileniyor mu? Evet, bence öyle.
- ¿ Crees que le interese ella?
Demek, geçen bahar Petey, gerçekten öylece tuvalete düşmedi ; öyle mi?
Así que la otra vez... Petey no se cayó solo al inodoro, ¿ verdad?
Öyle mi? Gerçekten güzeldi.
Actúan bien.
"Gerçekten mi? Vidalaması bowlinginden daha iyi galiba." Öyle, değil mi?
"Se friega pero por lo menos tiene pelotas."
- Usta öyle birisi mi gerçekten? - Kontrolünü yitirdi.
- ¿ Es de ese tipo de hombres?
Öyle mi gerçekten? Yardım etmek için orada değiller mi?
No están ahí para ayudar, ¿ no es así?
Yani bize gerçekten yardım edeceksin, öyle mi?
Dime, ¿ de verdad vas a ayudarnos?
Gerçekten de bırakmayı düşünüyorsun, öyle mi? - Böyle yaşamayı mı?
¿ A la vida del crimen?
Maskelerimiz gerçekten başımıza iş açıyor, öyle değil mi?
Nuestras mascaras nos provocan muchos problemas.
- Gerçekten güzeldi, öyle değil mi?
Si, lo fue, ¿ verdad?
Yani gerçekten bilmiyordun öyle mi? Hayır.
Gracias por haber venido a rescatarme.
Gerçekten öyle, değil mi?
¿ Es cierto, no?
Demek gerçekten fazla çekmişim, öyle değil mi?
Así que le di muy duro, ¿ cierto?
Öyle mi gerçekten?
¿ Estás segura de eso?
- Gerçekten öyle mi düşünüyorsun?
- ¿ En serio lo crees?
Gerçekten mi.Kendine bir bak.Çok fazla kitap okumuşsun sen! Öyle mi?
- ¡ Tú lees demasiados libros!
Ama gerçekten öyle mi?
Pero, ¿ es cierto?
Gerçekten bir çocuk muyum? Beynim yok mu? Ve sen, sen çok zeki bir adamsın, öyle mi?
Bien, soy una niña, no tengo cerebro, ¿ y tú?
- Gerçekten öyle bir şeysin, değil mi?
- De veras te crees especial, ¿ no?
- Gerçekten öyle değil mi?
- Lo es realmente?
- Durmak mı? - Gerçekten bir motelde durmayacağız öyle değil mi?
No vamos a ir a un motel, ¿ o sí?
Gerçekten öyle karardı ki içim dünya, bu güzelim yapı çorak bir kayalığa dönüştü gözümde.
Y esto afecta tanto mi ánimo que este bello marco, la tierra me parece un estéril promontorio.
Öyle mi gerçekten? Peki ne öyleyse. Jamie'ye haftalar önce Turbo Man aldığını söylemiştin.
Dime qué es entonces... porque hace semanas le compraste a Jamie el mismo muñeco.
Gerçekten, oturup bizimler birlikte beklemeyi göz önünde bulundurmadın, öyle değil mi?
No pensó en sentarse y esperar aquí, ¿ verdad?
Bunu gerçekten yapamaz, öyle değil mi?
- No puede hacer eso, ¿ verdad?
- Gerçekten mi? - Evet öyle.
¿ En serio?
Bu çok zor bir şey, ama sizi bu yüzden Kaptan yaptılar, öyle değil mi? Gerçekten, zor bir şeyle başa çıkmak.
La nombraron capitán para tomar decisiones difíciles.
Gerçekten, sende en az benim kadar, bu işin bitmesini istiyorsun, öyle değil mi?
Deseas que esto acabe tanto como yo, ¿ verdad?
Öyle mi gerçekten?
¿ Es Chetnik?
Deniz kenarında olmak harika, değil mi? - Gerçekten öyle.
- Se está bien junto al mar, ¿ eh?
Gerçekten, öyle mi?
lo veo a como un cojudo. ¿ el juega video juegos haciendo millones de dolares, y dices que es cojudo?
gerçekten öyle mi düşünüyorsun 50
gerçekten öyleydi 26
gerçekten öylesin 24
gerçekten öyle 269
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle mi dersin 362
öyle mi diyorsun 87
öyle misin 81
öyle mi düşünüyorsun 363
gerçekten öyleydi 26
gerçekten öylesin 24
gerçekten öyle 269
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle mi dersin 362
öyle mi diyorsun 87
öyle misin 81
öyle mi düşünüyorsun 363