Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ I ] / Iyi gelir

Iyi gelir перевод на испанский

2,832 параллельный перевод
- Akşamdan kalma halinize iyi gelir.
Te ayudará con tu resaca.
Bazen yabancı biriyle konuşmak iyi gelir.
A veces ayuda hablarle a un extraño.
Bazen bir yabancıyla konuşmak iyi gelir.
A veces ayuda hablarle a un extraño ¿ sabe?
Yaşadıklarından sonra bir içki ve arkadaşınla konuşmak iyi gelir.
Cualquiera necesitaría una copa y un amigo con quien hablar después de lo que has estado pasando.
Ayrıca temiz hava ona iyi gelir.
Además, el aire fresco le vendrá bien.
- Belki mekan değişikliği iyi gelir.
Tal vez con un cambio...
"Omega-3" göz kapağı iltihabına iyi gelir unutma.
Recuerda que el Omega 3 para la blefaritis ayuda con todo.
Belki de bu yolculuk sana iyi gelir.
- Sí. Bueno, quizás este viaje te haga bien.
Tur çok iyi gelir.
La gira sería genial.
Ona iyi gelir diyorum. Temiz bir sayfa açmayı hak ettiniz ikiniz de. Kocamdan bir türlü kurtulamamıştım.
Creo que seo le haría muy bien ambos se merecen un nuevo comienzo nunca me logré escapar de mi esposo.
Ayrıca o adamın üstüne atladıktan sonra bir masaj iyi gelir.
Y de verdad me vendría bien un masaje luego de derribar a aquel tipo.
Kamera ve canavar makyajıyla koşturmayan çocuklarla vakit geçirmek sana iyi gelir.
Te vendrá bien andar con chicos sin cámaras y maquillaje de monstruos.
Biraz koşmak sana iyi gelir.
Ve a correr, te sentará bien.
- Ne iyi gelir, biliyor musunuz? - Hayır.
- ¿ Sabe qué le vendría bien?
Bana iyi gelir.
Eso va a hacer que me sienta mejor.
Sağlığına iyi gelir.
Son buenas para recuperarte.
Tart her şeye iyi gelir.
La tarta hace que todo parezca mejor.
Biraz egzersiz iyi gelir.
Puedo hacer ejercicio.
Biraz yürüyüş iyi gelir.
Con el paseo puedes enfriarte.
Belki biraz dinlenmek iyi gelir.
Tal vez puedas descansar.
Bu antrenman kalbine iyi gelir.
Es ejercicio, le hace bien a tu corazón.
Evet, çok da virajlı değil, arkadaşına iyi gelir.
Sí y no sería mareado, sería bueno para tu amigo allá.
- Kola iyi gelir midenize.
Necesitas un poco de coca.
Kola bulantiya iyi gelir mi ki?
¿ La coca es buena para eso?
ishale iyi gelir diye biliyorum ben.
Es más para la diarrea, ¿ no?
Hem biraz uzaklaşmak iyi gelir.
Y también es bueno que me escape un momento.
- Çikolata ruha iyi gelir.
El chocolate es bueno para el alma.
Biraz gevşemen için soğuk bir bira iyi gelir diye düşündüm.
Pensé que te gustaría una cerveza fría para calmarte.
Evet, tabii ki. Oturmak iyi gelir.
- Claro, ¿ por qué no?
Buna ne iyi gelir biliyor musun?
¿ Sabes qué es bueno para eso?
Burda ufak oyunlar iyi gelir
Nada de violación de la ley. ¡ Deano, déjame salir de aquí, coño!
Değişiklik sana da iyi gelir.
Un cambio te hará bien.
Anlayacağın, biraz uzaklaşmak, yalnız kalmak iyi gelir diye düşündüm.
Pensé oportuno tener un período sabático. Un tiempo en soledad.
Ağrına iyi gelir.
Tome las siguientes para el dolor.
Cilde iyi gelir.
Bueno para la piel.
Yolculuk sana iyi gelir.
- Viajar te sentaría bien.
Birer birer iç, sinirlerine iyi gelir.
Toma uno cada una para tranquilizarte.
İyi şeyler beklemesini bilenlerin başına gelir.
Las cosas buenas llegan para aquellos que esperan.
İyi gelir.
Estarás bien.
Tina'ya da iyi gelir.
Es bueno para Tina.
Tutkuyu iyi bilirim Gelir ve gider
Conozco la pasión. Igual que viene, se va.
Biraz yardım iyi gelir.
Necesito algo de ayuda.
Başarı iyi bir muhakemeden gelir, iyi muhakemeler tecrübeden tecrübeler de kötü muhakemeden.
Como, "El éxito procede del buen juicio, el buen juicio procede de la experiencia, la experiencia procede del mal juicio."
Onun ellerinde kızın iyi yerlere gelir.
Y, en sus manos, llegaría a algún lado.
Herhangi bir iyilik veya cömertlik varsa iyi bir yemekten sonra gelir ya da iyi bir seksten sonra ya da New York borsa merkezindeki tüm kerizler gibi yok olmadığınızı bilirlerse.
y cualquier tipo de bondad o generosidad se convierte en buena comida o tener buen sexo preocupados por borrar a otros apestosos del Wall Street.
Kısaca Calysonia'lar mızmızdırlar. Nitrojen seviyesini çok iyi ayarlamalısın yoksa kökleri hidroksik hale gelir.
Así que, básicamente, calysonias es muy delicado, así que tienes que mantener el nivel de nitrógeno justamente así, de lo contrario la raíces se hidrolizan.
Bu pek de iyi bir fikir sayılmaz çünkü karınları doyduğunda çok uykuları gelir ve horladıkları zaman çok gürültü çıkarırlar.
Probablemente, no es una buena idea porque cuando se quedan tan llenos, les entra mucho sueño y los dinosaurios hacen un montón de ruido cuando roncan.
Her zaman daha iyi hale getirilebilecek bir şey varmış gibi gelir.
Siempre parece que podrías mejorar alguna cosita.
Eğer Satılmış En İyi Film için tanıtım müziği yaparsak, bu "tanıtım müziği yapmış en iyi rock grubu" olduğumuz anlamına gelir mi?
Si hacemos el tema para La Mejor Película Jamás Vendida, ¿ significa que somos la mejor banda de rock que haya compuesto un tema?
Çoğu zaman iyi bir ebeveyn olmak doğal olarak gelir.
Habitualmente ser un buen familiar es algo natural.
Beslenmene iyi gelir.
¡ Toma tu fibra!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]