Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ B ] / Buraya geldi

Buraya geldi перевод на французский

2,862 параллельный перевод
Ana ve ben hemen buraya geldik. Ve sonra da polis geldi.
Ana et moi sommes venus directement, puis la police est arrivée.
Sloan buraya geldi mi?
Le Dr Sloan est passé par ici?
Anneniz de buraya geldi.
- Votre mère est avec nous.
- Ama hayır. - Söylüyorum. On günlüğüne buraya geldi ama altı hafta oldu.
Elle est partie à Washington pour 10 jours et ça fait 6 semaines.
Birkaç gün önce başka bir kardinal buraya geldi.
... tu as refusé d'être honteuse. Un autre cardinal est venu, l'autre jour.
Kafam çarptı sersemledim gözlerim buraya geldi ve korneamı çizdi.
Je me cogne, suis désorienté, et mes yeux arrivent là, et ça me griffe la cornée.
Biri buraya geldi ve onu öldürdü mü?
Quelqu'un s'est introduit ici et l'a tué?
Nucky Commodore'un sayesinde buraya geldi.
Nucky a tété au sein du Commodore.
180 yıl önce genç bir adam teknesiyle buraya geldi.
Il y a 180 ans, un jeune homme est arrivé ici.
Buraya geldi mi?
Il est venu ici?
Neden buraya geldi?
Pourquoi est-il venu ici?
Bu adamlar buraya geldi mi hiç?
Ils sont venus ici?
Her zaman yaptığını yapmak için buraya geldi donanmaya hizmet.
Il est venu faire ce qu'il fait toujours... Servir la Marine.
Sen gittikten bir kaç hafta sonra, bir adam buraya geldi.
Après votre départ, un homme est venu.
Bir adam buraya geldi.
Un homme est venu ici.
Falco'nun alarmı devre dışı bırakmasını bekledi ve galadan geçip buraya geldi.
Elle attend que Falco ait désactivé l'alarme et elle arrive du gala.
Ama Hayes güvenlik konusunda paranoyaklaşmıştı o yüzden kontrol etmek için buraya geldi.
Mais Hayes est obsédé par la sécurité, il vient donc vérifier l'installation.
Ayrılıkçı Büyükelçi, Quarren'ları kışkırtmak için buraya geldi ve aynen öyle de yaptı.
L'ambassadeur séparatiste devait attiser la haine des Quarren, et c'est exactement ce qu'il a fait.
Bugün buraya çalışan kalpte KABG uygulaması için geldi.
Ici ce matin pour un PAC sans pompe.
Yani Reggie, güvenlik ekibini kurmak için buraya Cannon'dan bir gün önce geldi. Ama oğlu ve eşini görmek için bir kaçamak yapmak istedi.
Reggie est venu un jour avant Cannon pour régler la sécurité, mais en fait, il voulait faire une petite pause avec sa femme et son fils.
Sonrada buraya mı geldi?
- Et il débarque?
Buraya nasıl geldi bilmiyorum ama neler olduğunu bilmiyorum.
Je sais pas comment on en est arrivés là, je comprends pas ce qui arrive.
Asuna buraya kendi isteğiyle geldi!
Asuna est ici de sa propre volonté.
Buraya muhtemelen ölmek için geldi.
Il est peut-être venu mourir.
Larry buraya bizi dolandırmaya geldi.
Larry veut nous escroquer.
Geçen sene buraya beş kere geldi.
- Sévices sur personne âgée. Il est venu cinq fois en un an.
Ve ben onu daha geğirtemiyorum bile. Bir kısmımız buraya bir grup olarak geldi.
Ils mangent, ils dorment, Elle ne fait même pas son rot.
Buraya grup olarak geldi.
On est venu en groupe.
Buraya getirildin çünkü zamanın kapısını zorla açarak bizim zamanımızla senin zamanın arasında gidip geldi.
Tu as été amené ici parce qu'il a forcé la porte du temps et a fait des allers et retours entre cette époque et la tienne.
Kız kardeşim buraya onu aramaya geldi.
Ma sœur est venue pour le trouver.
- Anne, Sandy buraya üniversitede yoga semineri vermeye geldi.
Sandy est ici pour une formation intensive de yoga.
Çin'den buraya 2 haftalık öğrenci değişimiyle geldi.
Elle vient de de Chine pour un échange d'étudiants de 2 semaines.
Niye geldi buraya?
Mais qu'est-ce qu'il est donc venu faire ici?
Dört atlı kurbanının adlı tıp raporu geldi şimdi. - Tahmin edin ne yazıyor? - Buraya pat diye girmeni gerektirecek kadar önemli bir şey olmalı.
Devinez ce que dit le rapport du légiste.
- O buraya mı geldi?
- Elle est venue ici?
Sonra o buraya senin gibi dildolarla kariyer yapmak için geldi, bense yollarda çalıştım gerçek komedyenler gibi uyuşturucu parası için bok çukurlarında çalıştım.
Puis il est venu ici, travailler avec des idiots comme toi et j'ai taillé la route. Je bossais pour me droguer, comme un vrai comique.
Buraya mı geldi?
Elle est venue ici?
Buraya yaklaşık bir dakika önce geldi.
Il est arrivé il y a une minute.
Hadi ama, kız buraya daha yeni geldi.
Elle vient d'arriver. Sérieux.
Buraya yeşil kart çıkartıp, güvenlik firmasından iş almak için geldi.
Il a obtenu une carte verte et un poste à la sécurité.
Gabby buraya 20 dakika önce geldi.
Elle est venue y a 20 minutes.
Yani diyorsun ki buraya sadece çocuğa yakın olmak için geldi.
Donc, elle est venue ici pour se rapprocher de l'enfant.
Bugün geçici olarak burada çalışmaya başladı ve buraya Avustralya'dan geldi.
Elle va travailler en intérim ici, elle vient d'arriver d'Australie.
Buraya Portland'dan geldi.
Il vient de Portland.
Buraya ailesini öldürmeye gelmedi. Bir şey almaya geldi.
Il est pas venu pour tuer ses parents, mais pour prendre un truc.
O buraya koruma elde etmek için geldi çünkü çetesi ona ateş ediyordu.
Il a débarqué, cherchant une protection parce que son gang voulait le tuer.
İnanışa göre, gemi buraya korsanların saldırmasından kalan hasarı gidermeye geldi.
Le galion serait venu ici pour réparations après l'attaque.
Peki, demek Garcia buraya, evliliği konusunda kafasını boşaltmaya mı geldi? Bazen, insanlardan uzaklaşmalı kendine gelmeli, başı şeyleri enine boyuna düşünmelisin.
Garcia vient ici pour penser à la fin de son mariage? réfléchir.
Yoksa o nasıl buraya geldi ki?
Ou comment ont-ils réussi à l'attirer ici?
Buraya nasıl geldi? Otel odasının önünde bir bekçi vardı.
Il y avait un garde juste devant sa porte d'hotel.
Her hâlükârda, buraya nasıl geldi peki?
Quoiqu'il en soit, comment est-il arrivé ici?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]