Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ S ] / Söylemek istediğim

Söylemek istediğim перевод на французский

2,776 параллельный перевод
Şaka bir yana, sana söylemek istediğim bir şey var.
Sérieusement.
- Söylemek istediğim bir şey daha var.
- Et autre chose.
Bak Peter, tüm söylemek istediğim o adamlar babamla yıllardır çalışıyordu.
Écoute Peter, ces gens ont travaillé avec papa durant des années.
Sana bir şey söylemek istediğim zaman kendi başıma söylerim.
Quand je voudrais te dire quelque chose, je te le dirais moi même.
Burada söylemek istediğim bu bir enkaz da olabilirdi.
Ce que je veux dire, c'est que ça aurait dû être atroce à regarder.
Afedersiniz. Söylemek istediğim şey, bu Billie'nin vücudu. İnsanların ona, bu şekilde davranması çok yanlış.
Et tout ce que j'ai à dire c'est que c'est le corps de Billie, et c'est honteux la façon dont les gens la traite.
Söylemek istediğim senin aptal makinen hatalı.
Ta stupide machine se trompe, c'est tout.
Söylemek istediğim şey şu ki seni seviyorum, B.
Ce que je veux dire... C'est que je t'aime.
Onunlayız. Söylemek istediğim başka bir şey daha var.
Et je voudrais dire autre chose.
Söylemek istediğim şeyi kaçırıyorsun.
Vous ne comprenez pas.
Söylemek istediğim seni hedefe ulaştıracağım.
Tout ce que tu dois savoir, c'est que je t'emmenerai à ta destination.
Söylemek istediğim bir şey var.
Ya quelque chose que j'aimerais vous dire.
Söylemek istediğim...
Et je voulais te dire...
Söylemek istediğim... Söylemek istediğim şu ki, o uçak kazası bana ayrılığımızı düşündürdü.
Ce que je veux dire... c'est que ce crash m'a fait repenser à notre rupture.
Sana söylemek istediğim birşey var
Je voulais te dire...
Tek söylemek istediğim buydu,
C'est tout ce que je voulais dire.
Söylemek istediğim bir kere yaşamadığımız.
Je veux dire qu'on ne vit pas qu'une fois.
Bunun için özür dilerim, ama sana söylemek istediğim anlıyorum.
Je suis vraiment désolé, mais je suis ici pour te dire que... je comprends.
Söylemek istediğim Roma'daki o geceden sonra...
Je voulais juste vous dire que depuis cette nuit à Rome...
Nick, sana söylemek istediğim bir şey var. Bu geceden sonra bir önemi kalmayacak olsa bile.
Nick, il faut que je te dise quelque chose, même si après ce soir, ça ne voudra plus rien dire.
Sana söylemek istediğim bir şey var.
Il faut que je te dise...
- Söylemek istediğim şeyler var ve söyleyeceğim de. - Jack.
- Écoutez ce que j'ai à dire.
Söylemek istediğim Tony'i seviyor musun?
Est ce que tu aimes Tony? J'aime son argent.
- Sana söylemek istediğim...
- Il y a un truc...
Sana söylemek istediğim şey...
Je voulais juste te dire, je... Je...
- Sana söylemek istediğim...
- Je... Je veux dire...
Çünkü sana söylemek istediğim bir şey var.
Parce que j'avais quelque chose à te dire.
Benim de sana söylemek istediğim bir şey var.
Très bien, moi aussi je voulais te dire quelque chose.
Söylemek istediğim binlerce şey var
J'ai des millions de choses qu'il faut que je te dise
Söylemek istediğim, çok sağlam bir maddi gücü yok.
Il a dà " prendre un congà ©. Ce n'est pas facile.
Söylemek istediğim o, bunlara binlerce dolar verdi ve denemediği son diyet yani sıvı perhizi
Elle a testà © toutes les pilules coupe-faim qui existent, toutes les solutions miracles qu'on propose à la tà © là ©.
Söylemek istediğim bunu yapabilirsin, bir hafta içinde kendini detoks yapabilirsin.
Et je craquerais sà " rement. Tu n'es pas obligà © de tenir aussi longtemps.
Ethan, kendimi çok kötü hissetmeme sebep olan ve sana söylemek istediğim bir şey var.
Y a un truc que je voulais te dire. Un truc dont je suis pas fier.
Söylemek istediğim, Vietnam ve Afganistan derken şimdiyse Green Springs Huzur Evi mi?
Non, c'est vrai, le Vietnam, l'Afghanistan. Maison de repos de Green Springs?
Tüm söylemek istediğim bu. Senin iyiliğini düşünüyorum.
Ce que j'en dis, c'est pour votre bien.
Uzun zamandır sana söylemek istediğim bir şey var.
Il y a quelque chose que je voulais te dire depuis longtemps.
Çünkü daha önce de söylemek istediğim şey buydu.
Ce que je voulais te dire avant, c'est ça.
Söylemek istediğim, bir çok Afrika-Amerika düğün geleneğimiz var. Oldukça önemliler, onları incelemeliyiz.
On a beaucoup de traditions nuptiales afro-américaines qui sont très bien et qu'iI vaut la peine d'explorer.
Lord Harrington, size söylemek istediğim...
Lord Harrington, je voulais juste...
Söylemek istediğim, pek çok kilise sıkıcıdır.
Tellement d'églises sont ennuyeuses.
Kızarmış tavuk tarifini albayın Jubalai isimli köleden çaldığını herkes biliyor, söylemek istediğim buydu.
Le colonel de KFC a volé la recette du poulet frit à un esclave, Jubalai.
Hayır, söylemek istediğim bu... bu değil.
- Non, j'ai pas dit ça.
Evet, Bay Bestyrer'a söylemek istediğim bir şey var.
Oui, je voudrais dire une chose à M. le Directeur.
Sana söylemek istediğim o kadar çok şey var ki.
J'ai tellement à te dire!
Size söylemek istediğim bir şey var.
Très peu de gens le savent.
Söylemek istediğim...
Je voudrais te dire...
Söylemek istediğim, son haftalarda seninle takılmak ki, köpek yılıyla bana aylar gibi geldi, sanki hayatımda ilk defa kendimi bir yere ait hissediyorum.
Je voudrais te dire... qu'en vous fréquentant, ces dernières semaines, donc des mois en années chiens, pour la première fois, je me suis senti à ma place.
Demek istediğim, Marcie isminizi söylediğinde sizi hatırladım ama ona söylemek istemedim.
Dès que Marcie a dit votre nom, j'ai su, mais je n'ai rien dit.
Ama gerçeği söylemek gerekirse kadeh kaldırmak istediğim kişi biz değiliz...
Mais, à vrai dire, mon toast ne va pas à nous seuls...
Sanki yemek yememek daha mantıklı gibi. Söylemek istediğim "günde üç öğün" nereden gelmiş?
STEAK AU FROMAGE
Anjuta, uzun zamandır sana söylemek istediğim...
Anya, depuis longtemps, je voulais te dire...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]