Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ B ] / Beklemeliyiz

Beklemeliyiz перевод на португальский

818 параллельный перевод
Boşluk beklemeliyiz.
Temos de esperar por uma aberta.
- Beklemeliyiz.
Devemos esperar.
# O sözü beklemeliyiz #
Precisamos esperar A palavra
Karanlığı beklemeliyiz.
Devemos esperar até que escureça.
Beklemeliyiz.
Devemos esperar.
Okulun bitmesini beklemeliyiz.
espere que termine a escola.
Waldorf Astoria'ya varana kadar beklemeliyiz derim.
Que tal esperar até chegarmos ao Waldorf Astoria?
En iyisi duygularımızın sakinleşmesini beklemeliyiz. daha sonra sakince düşünemez miyiz?
Mas não penses que será melhor de qualquer modo esperar até estarmos menos irritados... e então tentarmos encontrar uma maneira de resolver isto calmamente?
Bizi kum setinin üzerine taşıması için, öğleden sonraki gelgiti beklemeliyiz.
Temos de esperar que a maré da tarde nos leve até a doca.
Nikolai'ı daha ne kadar beklemeliyiz?
Vamos esperar pelo Nicholas?
- Ne kadar beklemeliyiz, Lew?
Quanto mais temos de esperar, Lew?
Beklemeliyiz.
Devíamos esperar.
Beklemeliyiz.
Temos de esperar.
Ama şu an sadece beklemeliyiz.
Mas nós temos de esperar para vermos o que se trata.
Kazıklar için yarına kadar beklemeliyiz.
Então temos que ficar á espera das estacas... A custa de ficar aqui a noite toda...
- Biraz beklemeliyiz.
- Há que esperar um pouco.
Sadece tek bir atış şansımız var. Iskalayamayacağımız kadar yakınımıza gelene kadar beklemeliyiz.
Podemos ter apenas uma oportunidade, esperemos para ser um tiro certeiro.
İyice yaklaşmalarını beklemeliyiz.
- Só se dispara quando vierem.
Tabii ki bir süreliğine tartışmalarını beklemeliyiz.
Claro que vão reclamar por algum tempo.
Ama beklemeliyiz.
Mas temos que esperar.
- Beklemeliyiz.
- Temos de esperar.
- Avukatı duymadın mı? Beklemeliyiz.
Pai, quando sai a mãe?
- Bir hafta beklemeliyiz.
Temos de esperar uma semana. Só daqui a uma semana. O quê?
- Bence Rolfe'u beklemeliyiz.
- Devíamos esperar pelo Rolfe.
- Tekrarlıyorum, beklemeliyiz.
- Repito que devemos esperar.
Beklemeliyiz.
- Tem de ser.
- Onları burada beklemeliyiz.
Vamos ter de lutar aqui mesmo.
Eğer verirlerse beklemeliyiz.
Diga isto aos nossos soldados.
Doğru zamana kadar beklemeliyiz.
Vamos ter que esperar. Pelo momento certo.
Tapınağa ateş etmeden önce Carolyn'ın dönmesini beklemeliyiz.
Temos de esperar que a Carolyn volte, antes de dispararmos contra o templo.
Belki de gün batımına kadar beklemeliyiz, ne dersin? Bu doğru.
Talvez seja melhor esperar até ao por do sol, não achas?
Ayrıca babamın gelmesini beklemeliyiz.
E temos de esperar que o meu pai volte.
Şimdilik beklemeliyiz.
Temos que esperar por enquanto.
Johnny'yi, Johnny'yi beklemeliyiz.
Temos de esperar pelo Johnny.
- Dohlman'ın gelmesini beklemeliyiz.
- Temos de esperar pela Dohlman.
Bu azalma oranında, yörüngeye girmeye teşebbüs etmeden önce 17 saat beklemeliyiz.
Se a redução continuar a este ritmo, teremos de esperar 17 horas até tentarmos entrar em órbita.
Üçüncü ameliyatın sonucunu beklemeliyiz.
É preciso esperar pelo resultado da operação.
Yüksek danışman yalnız kalana veya ayrılabilene kadar beklemeliyiz.
Até que o Conselheiro esteja sozinho ou possa ser isolado, o Capitão esperará.
Önce gecenin karanlığını beklemeliyiz.
Primeiro, esperamos pela calada da noite.
- Tamam. Kapatıp beklemeliyiz...
- Fechamo-lo e ficamos à espera...
Tren en hızlı yol. Beklemeliyiz.
Temos de esperar o trem.
Onu beklemeliyiz.
Devemos esperar por ele.
Belki de gün batımına kadar beklemeliyiz, ne dersin?
Talvez seja melhor esperar até ao por do sol, não achas?
Ke-Ni-Tay'ı beklemeliyiz.
Devíamos esperar por Ke-Ni-Tay.
Yani, Mandemus, sabırlı olmalı... ve beklemeliyiz.
E assim, Mandemus, temos de ter paciência e esperar.
Hepsi bilgisayarlara yüklenene kadar beklemeliyiz.
Vamos ter que esperar até que esteja tudo no computador.
Dağılmasını beklemeliyiz.
Esperar que fique bom.
Hangara dönmek için gece olmasını beklemeliyiz.
Devemos esperar até anoitecer para regressar ao hangar.
- Bence biraz beklemeliyiz, efendim?
- Esperar? Por quê?
- Son oyu beklemeliyiz.
Vou anunciá-lo!
Beklemeliyiz.
Tyree, supõe que tinhas de lutar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]